Başbakan sürekli bir seferberlik başlatılmasından söz ediyor…

Hala bu konuda kimse parmağını kıpırdatmıyor!

Maliye Bakanı kamu maliyesindeki yangının büyüklüğünden dem vuruyor…

Ama gereken neyse o yapılmıyor!

Hükümet artık ağlama duvarı haline gelmiştir…

Oysa bir kriz masası kurabilir, geniş yelpazedeki işin uzmanlarını burada görevlendirebilir, sonucu ne olursa olsun en azından kendine düşeni yapmayı yeğleyebilirdi!

Bu insanlar için belki de bir umut olurdu…

Hükümet halkına umut vermeyince, tünelin ucunda bir ışık göremeyince karanlık bir girdabın içinde kavrulup duruyor!

Umutsuz bir bekleyiş, ne olacağız korkusu ile…

Ankara’dan da hala randevu alınamadığına göre…

Hükümet önce kendi üzerine düşenleri yapacak!

Yapacakları acil önlemler var ama nedense yapmıyorlar…

Belli ki tek umutları Ankara kalmış!

Beklesinler bakalım daha ne kadar bekleyeceklerse artık…

Bakın size küçücük bir örnek;

Dün gazetelerde de vardı…

Eski Kıb-Tek genel müdürünün geçmiş dönemde şoförlüğünü yapan kişinin haksız yere aldığı ek mesailer konusu!

Denetleme sonucunda 60 kusur bin TL’lik uyduruk rakamlar ortaya çıkmış…

Bu sadece tek bir dairede tek bir çalışanın marifeti!

Bunun gibi o kadar çok örnek var ki…

Bize okuyuculardan fazlasıyla ihbarlar geliyor ek mesai konularında…

Zira artık bu işi çete işine döndürüldü!

Listelere bakıyorsunuz adama ek mesai yazıldığı tarih ve saatte sosyal medyada balık tutarken paylaşmış resimlerini…

Başkası elini sallıyor uçağa binerken, bilmem nerede gezmeye gideceğini ilan ediyor, ama listelerde aynı tarih ve saatlerde ek mesai yaptığı yazıyor!

Evinin bahçesinde düzenleme yaparken bunu ilan edenler aynı gün ve saatte listelere ‘ek mesai yaptı’ olarak geçiyor…

Devlet elbette angarya çalıştırmaz, bütün bu ek mesailer kuruşuna kadar ödeniyor!

Ama aksine devlette çalışmadan, vergisini ödeyen vatandaşın ensesinden!

Daha geçenlerde açıklanmıştı…

Bu devlet sadece geçen yıl çalışanına 120 Milyon TL ek mesai ödedi!

Hak edenleri bir yana koyuyoruz…

Ama hak etmediği halde devletin ensesinden ter dökmeden ek mesai alan o kadar çok kişi var ki!

İşin garip olan kısmı da ne biliyor musunuz?

Haksız yere ek mesai alanların büyük bir çoğu üst düzey yöneticilerin yakınında çalışanlar…

Sekreterler, odacılar, şoförler, bahçede çalışanlar ve tabi ki parti rozeti olanlar!

Ne yazık ki geçmiş hükümet döneminde olan yanlış şeyler bu hükümet döneminde de olmaya başladı…

Dairelerin yöneticileri ek mesai yapmadıkları halde o listeye eklenenleri nasıl imzalıyorlar ve aslında suça da ortak oluyorlar, bu cesareti nereden alıyorlar anlamak mümkün değildir!

Başta da dediğimiz gibi bu hükümetin yaşanan ve ger geçen boyutunu büyülten ekonomik kriz nedeniyle yapacakları vardır ama gelin görün ki ilk adımı atmaktan imtina etmektedirler!

Tamam bu tür krizler genelde piyasaya para pompalayarak rahatlatılabilir ama işte ortada ne yara veren vardır ne de randevu…

Seferberlik yapacaksanız, kamu maliyesindeki boyumuzu aşan alevi söndürecekseniz ek mesailerden başlayabilirsiniz!

Zira her geçen gün bir önceki günü aratır hale gelmiştir…

Cemal hoca artık konuşmalı!

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit en fazla konuşması gereken bu süreçte sessiz kalmayı yeğliyor, nedendir bilenmez…

Son iki gündür manşetler ve yorumlar Türkiye’nin eğitim alanında yaptığı yardımlarda azaltmaya gittiğini söylüyor!

Herkes kendi siyasi fikrine göre bir yorum yapıyor ama asıl konuşması gereken bakanlıktan tek kelimelik bir açıklama yok…

Böyle bir şey ya vardır ya da yoktur, üçüncü bir alternatifi yok!

Varsa da yoksa da kalkıp bunu açıklayacaksın…

Millet daha fazla yeterli bilgi olmadan birbirini yemeden!

Eğer varsa da konuyu Bakanlar Kuruluna götürerek bilgi vereceksin, önlemini bir şekilde alacaksın…

Bunun ayıbı günahı yok ki!

Sadece Merak İşte?

Zam ne kadar?

Elektrik faturaları geldikçe vatandaştan artan sesler de yükseliyor…

Çünkü milletin gözleri rakamları görünce fal taşı gibi açılıyor!

Genel kanı ise şu;

Kurumun açıkladığı elektrik zamları yüzde 30 filan değil!

Yüzde 50 diyen var, yüzde 100 diyen de…

Gelecek olan faturayı ben de şimdi merak etmeye başladım!

Bakalım benim çığlığım ne kadar olacak…

Hangi üniversiteler bunlar?

DAÜ-SEN’in önceki günkü açıklaması epey manidardı…

DAÜ’nün çalışanların maaşını gerçek  rakamlardan beyan ettiğini ifade ettiler!

Olması gereken de bu zaten…

Ama şimdi haliyle akla bir takım sorular da geliyor!

Sendikanın bu mesajı diğer hangi üniversitelereydi?

Çalışma Bakanlığı konuyu mutlaka gündemine taşımalıdır…

Ak koyun, kara koyun ortaya çıksın diye!

Uyuşturucuyu teşvik eden kim?

Medya Etik Kurulu belli ki kendisine malzeme bulamamış olacak ki uyuşturucu haberleri konusunda bir takım medyayı eleştirdi…

Suçlama da çok büyük!

Yapılan yayınlarla uyuşturucu teşvik ediliyormuş…

Ortaya bir laf atıp da geri çekilmek olmaz!

Bütün basın organlarını zanlı yerine koymak niye?

Çıkıp açıklayın bunların kim olduğunu ki millet iyiyle kötüyü ayırt etsin!

Hükümet bozulsa ne olacak?

Ülke yangın yeri haliyle tartışmalar da epey büyüdü…

Hükümet de elini biraz yavaş tutunca muhalefetin sesi daha yüksek duyulmaya başladı!

Artık ‘hükümet istifa’ sesleri daha fazla söylenir oldu…

Peki hükümet istifa ederse ne olacak?

UBP’li yeni hükümet kurulacak…

Peki çözüm gerçekten bu mu yani?

Biraz akıl ve mantık lütfen…

MESAJ KUTUSU

Sayın Erkut ŞAHALİ, dün de ifade etmeye çalıştığımız gibi çam kese böceği ilaçlaması konusunda çıkılan ihale son iki yılki gibi adrese teslim bir ihale oldu. İlgili firmalar şikayete hazırlanıyor bilesiniz! Bu firmanın ardındaki görünmez güç kim acaba?

Sayın Cemal ÖZYİĞİT, Türkiye’nin eğiti alanındaki katkılarının kesildiğine dair iddialara karşı halen yapmanız gereken açıklamayı yapmadınız! Böyle olunca da ülkenin iç barışı artık tehlikeli boyutlara taşınıyor, haberiniz olsun!

Sayın Derya KANBAY, bizim pısırık hükümet madem ki yapması gereken açıklamaları yapmaya cesaret edemiyor bari siz olsun eğitim konusunda perde gerisinde ne oluyor, ne bitiyor? Yapılan katkılarda bir tırpanlama söz konusu mu?

Sayın Ersan SANER, uzun bir aradan sonra nihayet siz de ses verip bir açıklama yaptınız ya epey özlemişiz. Bu arada açıklamalar başladığına göre acaba ufukta genel başkan adaylığı vır mı diyenlerin sayısı da bir hayli fazla bilesiniz. Hayırlara vesile olsun artık…

Sayın Ahmet HÜDAOĞLU, vatandaş faturaları gördükçe zammın yüzde 30’un çok üstünde olduğuna dair yorumlar yapıyor. Kurumun başı olara zam miktarını tüm detaylarıyla açıklayın ki millet ona göre yorum yapsın…

Sayın Halil İbrahim DOĞAN, görevden alma tarzınız vatandaşın da tepkisini bir halli çekti ama en fazla merak edilen de şu silahlar meselesi oldu. Bunlar mantar tabancası da olmadığına göre küçük bir açıklama lütfen!

Sayın Sıla Usar İNCİRLİ, sağlıkta eylemler ve karşılıklı suçlamalar başlamışken artık yaşanan sıkıntılar nedeniyle bir açıklama yapma zamanı gelmedi mi? Yoksa sınır kapılarında incelemeler yaparak vatandaş güneyde tedavi olsun mesajları mı veriyorsunuz acaba?

Sayın Mehmet EMİNOĞLU, elinizde halen karşılıksız çek olmadığa halde ortalığı bu kadar gürültüye vermeniz en azından iş dünyası adına çok da şık kaçmadı! İş insanları da birbirini yemeye başlarsa varın gerisini de siz düşünün artık!

Sayın Kubilay ÖZKIRAÇ, kurumda yaşanan sıkıntılar nedeniyle pek yakında ses getirecek ciddi eylemlere başlayacağınız konuşuluyor. Bu eylemlerde elektrik kesintileri olmaz değil mi? Zira olursa işte asıl isyan o zaman başlayacaktır!

Sayın Mustafa AKTUĞ, belediyede eski yönetim dönemine ait hesaplamalar bitti mi, bittiyse sonuçlar ne durumdadır? Bilirsiniz eski başkan hakkında seçim öncesi bir çok suçlamalar yapılmıştı, onu da zan altında bırakmamak gerek değil mi?

Sayın Fikri ATAOĞLU, ses kirliliği konusunda alınan son önlemler ve hazırlanan tüzük biraz geç de olsa yerinde oldu. Bu arada ilgi daireye de çok acil olarak personel alınması gerekmiş bakalım bunu da başarabilecek misiniz?

Sayın Candan AVUNDUK, sanki de Türkiye’de hellim üretimi yeni yapılmaya başlamış gibi bir kez daha gündeme gelmesini çok fazla anlayamadık! Dev firmalar bunu çoktan yapmaya başladılar bakalım onları engelleyebilecek misiniz?

Sayın Çelebi ILIK, oğlanın nişan hazırlıkları için bu sıcaklarda koşturup ter dökmek nasıl bir duyguymuş acaba? Bu arada bütün bunları yaparken devlet işlerini de boşlamamanız gözlerden kaçmıyormuş, bakalım madalyayı ne zaman takacaklar?

Sayın Sadık GARDİYANOĞLU, hükümete yapılan eleştirilerde vekilleri bile çok gerilerde bıraktınız. Hadi genel başkan adaylarını anlarız da bu sertlik niyeydi böyle! Bir hinlik var ya bu işte artık bekleyip birlikte göreceğiz değil mi?

Sayın Ahmet ARSLAN, bütün kaymakamlıklarda görev değişikliğine gidilirken size hala dokunmamış olmamaları epey tuhaf değil mi? Acaba yerinize birini mi bulamadılar yoksa sizin icraatlarınızı mı çok beğendiler dersiniz?