Ülkemizin tanınmış iş insanlarından Salih Boyacıçok uzun bir süredir sessiz ve sedasızdı…
Özellikle de bankalar krizinden sonra kabuğun içine çekilmişülkede yaşananları yine sessiz
bir şekilde takip ediyordu
Ama belli ki şu sıralar yaşanan müzakere sürecinden rahatsız olmuş ki bu konuda ciddi
uyarılar yapma ihtiyacı hissetmiş…
Eski Ticaret Odası Başkanlarından da olan Salih Boyacı, yine aynı odanın üyelerinden Asım
Dedezadeye bir mektup göndererek odayı uyarma ihtiyacı hissetmiş…
İşte o uyarı yazısı:
Sn.Asım Dedezade
KTTO Meclis Üyesi.
Sn.Asım Dedezade
Ben Avrupa Birliğiparlatma söylemlerinin halkımızın kırk bir yıllık kazanımlarını
elinden almak için uydurulmuş bir tuzak olduğunu düşünüyorum.Bizim Avrupa
birliğine ihtiyacımız olabilir ancak bu stratejik adaya bütün dünyanın olağanüstü
ilgisi ve ihtiyacı, Türklere ait güneydeki gayrimenkullerinin,kuzeydeki Rum
gayrimenkullerinden
çok daha değerli olduğunu da göz önünde bulundurursak muhtemel bir çözüm için bizim
kazanımlarımızdan vazgeçme bir yana,ancak yeni kazanımlar elde etmemiz ve özellikle
Rum tarafının bize bir daha“ŞamişariyesSkubares
diyemiyeceği bir ekonomik yapıyı
gerçekleştiremezsek, varılacak çözüm ancak çok kısa bir süre sonra yeni ve daha kanlı
savaşların tetikçisi olacaktır.
Sayın üye Siz farklı düşünebilirsiniz,ama
lütfen uyanık olalım ve geçmişimizi unutmayalım.
Son olarak iki soruyu sizin ve odanın gündemine getirmek istiyorum:
1Yabancı
acenteliklerin federal devletin her iki kanadında da direk temsil hakkı.
2Tamamı
Türk vakıf arazisi olan Rum tarafınca talep edilen bölgelerle takası.
Not:19771979
doruk anlaşmaları topraklarınverimlilikkriterini esas almaktadır.
Şayet biz bu toprakları Ruma verirsek Yeşilırmaklı bir çobanımızın dediği gibi
Dağlarda keçi çobanlığımı yapacağız? sorusu gündeme gelecektir.
Saygılarımla…”
(Salih Boyacı)
 
 
Evlatların yerini bürokratlar aldı!
 
“Levent Bey,
UBP paramparça. Millet Eroğlu’nu gönderdi şimdi onu arar oldu herkes. 5 tane aday
demokrasi mi? Değil. Herkes makam peşinde. Bir de yeni bir moda türedi. Eskiden evlatlar
siyasetçinin arkasındaydı şimdi bürokratlar. Artık ortalıkta aileler yok. En güçlü iki aday
Hüseyin Özgürgün’ün arkasında Durali Güçlüsoy, Ünal Üstel’in arkasında Derviş Gezer.
Bu iki bürokrat eskisi iki adayın da her şeyi. Bütün stratejileri bu ikisi yapıyor.
Hangisi kazanırsa yazıyorum buraya önce müsteşar, gelen seçimde milletvekili hatta bakan yapılacak.
Bu bürokratlar hala maaş almıyor mu? Herkes bu konuda şikayet ederken bu iki bürokrat
geleceğin Başbakanlarının arkasındaki adamlar. Evlatların desteklediği siyasetçilerden sonra
bürokratların desteklediği siyasetçi devri başladı. Ama devlet memurlarının bu kadar siyasetin
içinde olmaları yanlış…”
(R.C)
 
 
Akıncı’ya niye sahip çıkalım?
"Halkımızın 1963 den gelen tazminat hakkınıısrarla masaya getirmeyen KKTC tapu
sahiplerini kullanıcı duruma düşüren toplu katliam katillerinin ve Türklere saldıranların derhal
tutuklanıp yargılanmasını talep etmeyen toplu katliam şehitlerini anmaya bile gitmeyen,
müzakere heyetini ve teknik komiteleri BDH li teslimiyetçilerden oluşturan devleti
savunanları dışlayan Akıncı’ya niye sahip çıkalım.."
 
(Sabahattin İSMAİL)
 
Değirmenlik Belediyesi’nden şikayet!
 
Doğrusu hiç alışık değildik;
Özellikle Osman Işısal döneminde neredeyse hiç bölgeden şikayet almadık.
Dün bir kadın okurumuz arayıp da elimize bir de fotoğraf çekip gönderince kaleme alma ihtiyacı hissettik.
Şikayet zaten resimde de görülüyor…
Bu yıl çevre temizliği en son Mart ayında yapılmış hepsi o kadar.
Temizlik bekleyen arsalar, budanma bekleyen trafiği etkiler hale gelen yol kenarlarındaki araçlar…
Okurumuz olası bir yangında büyük tehlikeler yaşanabileceğine işaret etmiş.
Bir de 60 TL’si temizlik gideri olan toplam 200 TL’lik su faturası gelince çileden çıkmış.
Söylediğine göre Işısal’ın bu dönem son defa başkanlık yapıyormuş ve işleri biraz boşlamış.
Başkan rehavete mi girdi acaba?
 
 
 -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Ersan SANER, UBP Genel Başkan adaylığını açıklama tarihi olarak Pazartesi gününü hedeflemişsiniz. Bu da demektir artık manifesto hazır. Bu arada diğer başkan adayları ile birleşip MYK’yı adil davranmaya davet edecekmişsiniz. Çok kolay olmayacak ama…
Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, UBP’nin yeni tüzüğünün sizin eski parti DGP’in tüzüğü ile tıpa tıp olduğu mesajları gelmeye başladı. Acaba diyoruz biraz aceleye getirilip kes yapıştır sistemi mi uygulandı? Büyük kolaycılık değil mi?
Sayın Mehmet CANGİL, UBP’li bir bakan talimat vermiş ve partililerin sizin mekandan alışveriş yapmasını engellemek istemiş. Mübarek kurultay değil genel seçimleri bile geçti değil mi? Allah’a havale edin gitsin!
Sayın Önal DORAK, yeniden Berlin Turizm Temsilciliği görevi için atamanız yapılmış diye duyduk. Hayırlı olsun ama siyasetçilerin her değiştiğinde yapılan atamalar da artık can sıkmaya başladı. Bari turizm gibi önemli konularda artık devlet politikaları belirlense fena ı olur yani?
Sayın Sibel SİBER, hani şu sizin geçici hükümet döneminde Başbakan iken gündeme gelen 52 yolsuzluk dosyasını Meclis açıldıktan sonra bir gündeme getirseniz diyoruz. Her nedense vatandaşın yine aklına geldi ve artık kelle istiyor.
Sayın Ergun SERDAROĞLU, 1 Ekim tarihinden hemen sonra Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcılığı görevine getirileceğiniz konuşulmaya başlandı. Böylelikle bir taammül sona erecek ve bu makam DP’ye bırakılmayacak desenize…Hadi hayırlısı…
Sayın Orhan ÜÇOK, YDH kurucusu Erhan Arıklı’yı kıramayıp aktif siyasete dönmek için bir kez daha kollarınızı sıvadığınızı duyduk. Biz gençlerden icraat beklerken iş yine tecrübeli isimlere düştü değil mi? Hayırlara vesile olsun…
Sayın Dicle GÜÇLÜSOY, geçen sene TDP’den belediye meclis üyeliğine aday olurken şimdi de UBP’den kurultay üyesi yapılmanız biraz garip değil mi? Bu konudan haberiniz var mı yoksa bilginiz dışında mı oldu?
Sayın Atilla DEVA, kurultay üyesi yapılmadığınız yönündeki belgeli şikayetinize cevap hiç gecikmedi ve delegeliğinizin 2005 yılına kadar geçerli olduğu yönünde genel merkezden açıklama geldi. Bir açıklamanız olacak mı?
Sayın Suat GÜNSEL, 2012 yılında yapılan UBP kurultayına epey müdahil olmuş ve ayrıca Sayın Eroğlu’nu okkalı bir yazı postalamıştınız. Bu kez de ortalık fena karıyacak gibi görülüyor. Acaba diyoruz yeni bir mektup gündemde de yoksa artık siz de mi pes ettiniz?
Sayın Mustafa KORUCU, LTB müdürlüğüne vekaleten olsa da epey verimli çalıştığınız gözlemleniyormuş. Mesai arkadaşlarınız bir hayli memnun ve mesut görülüyorlar. İşleyen demir ışıldar sözünü boşuna söylememişler desenize, tebrik ederiz…
Sayın Ayşe SADIKOĞLU, UBP üye listesinde sizin adınızı da gören dostlarınız memnuniyetlerini gösteren mesajlar göndermeye başladı. Destekleyeceğiniz adayı belirlediniz mi yoksa daha çok erken mi diyorsunuz?
Sayın Hasan UZUN, Girne’de her zaman olduğu gibi nem oranı bir hayli yüksek olunca güneş çarpması nedeniyle kısa bir tedavi gördüğünüzü öğrendik. Büyük geçmiş olsun, hele durun bakalım aktif siyasete girince daha ne güneşler çarpacak!
Sayın Mehmet AVCI, 60’ncı yaş gününüze özel olarak bu akşam evinizde yakın dostlarınıza minik bir kutlama partisi vereceğinizi öğrendik. En çok da bir dostunuzun getireceği pastanın içinden ne çıkacak onu merak ediyoruz. Sağlık ve mutluluk dolu nice yıllar dileriz…
Sayın Alihan PEHLİVAN, Bakan Sunat Atun ile fuar için gittiğiniz İzmir’de midye dolmayı biraz fazla kaçırınca mide fesadına uğradığınızı duyduk. Acaba diyoruz hangi İzmirli arkadaşınızın nazarına geldiniz. Büyük geçmiş olsun…