Rumların KKTC’deki eski köyleri için “seçtikleri muhtarların” oluşturduğu birlik, Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvuruların artması konusunda “tehlike çanlarını çalarak” başvuranları “vatanı satmakla” suçladı. “İşgal Altındaki Köyler Birliği” isimli örgüt “tedbir alınmazsa Kıbrıs sorunu bir tazminatlar meselesi haline gelecek” uyarısında bulundu.

Simerini haberi “Vatan Satılıyor... Kriz Göçmenleri ‘Komisyon’a Yönlendiriyor... İşgal Altındaki Köyler İşgal Bölgelerindeki Tazminat Komisyonu’na Başvuruların Durması İçin Göçmenleri Güçlendirecek Tedbirler İlan Edilmesini Talep Ediyor” başlık ve spotlarıyla aktardı.

Gazete adı geçen birlik tarafından dün düzenlenen basın toplantısında Rum Yönetimi ve Rum başkan adaylarının, “göçmenlerin” ödeme gücünü düzeltmek için tedbir ilan etmeye çağrıldığını ve KKTC’de eskiden malı bulunan Rumların her yıl, mallarını kullanamamadan uğradıkları zararın tazmin edilmesi önerisinde bulunulduğunu belirtti.

“YANLIŞ OLDUĞUNU PEKÂLÂ BİLİYORUZ, AMA...”

Habere göre “birlik başkanı Yerani (Turnalar) Muhtarı” Andreas Petru derhal, göçmenlik politikasıyla ilgili, ekonomistlerin, hukukçuların ve teknokratların katılacağı yeni bir inceleme yapılmaması halinde Rumların mallarını satmak için Komisyon’a kitleler halinde başvuracaklarını söyledi.

“Yanlış olduğunu pekâlâ biliyoruz. Böyle bir ihtimal Kıbrıs sorununun çözümü açısından felaket olur çünkü dışarıya verilecek görüntü Kıbrıs sorununu bir istila ve işgal sorunundan, tazminatlar sorununa dönüşecek” diyen Petru uyarılarına şöyle devam etti:

“KIBRIS SORUNUNUN ÇÖZÜM POLİTİKASININ TEMELİ GÜÇ KAYBEDECEK”

“Müzakere yapılamayacak, geri dönüş meselesinin var olması kolay olmayacak ve dışa verilecek mesaj,  artık Kıbrıs’tan gitmesi için Türkiye’ye baskı yapılması gerektiği mesajı olmayacak. Günün sonunda bu, Türkiye’nin Kıbrıs’ta kalması anlamına da gelecek. Her halükârda Kıbrıs sorununun çözüm politikası temelinin güç kaybedeceğine inanıyoruz.”

Rum göçmenlerin Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvurma sebeplerinin sadece ekonomik mi olduğu sorusuna karşılık Petru, başvuruların krizden önce yoğun olmadığını, Zararın Eşit Paylaşılması Kurumu’ndan eğitim, konut, v.b. kredisi alan ancak işsizlik nedeniyle taksitlerini ödeyemeyen ve avukatlardan ödeme uyarısı alan aileler bulunduğuna işaret etti.  Petru ailelerin bu kredileri almak için Rum tarafında tuttukları mülklerini ipotek ettirdiklerini de belirtti.

Yıllardan beridir haksızlığa uğrayan Rum göçmenlerin artık Rum yönetiminden ve siyasi liderliğinden bu konuyu görmelerini istediklerini anlatan Petru şunları dile getirdi: “Çünkü satılmakta olan vatandır. Ve bu fenomen şu anda yaygın durumdadır. Kullanamadıkları mülkü olan ve yeni kredilere giren göçmenlere bu kadar baskı yapılması yazıktır.  Bu insanları Komisyon’a başvurmaktan caydıracak bir yöntem bulunmasını istiyor ve mülklerin kullanım kaybının tazmin edilmesini istiyoruz.

“HER YIL KULLANIM KAYIPLARINI TAZMİN EDECEK BİR FON KURULSUN”

Toplumlararası karışıklıktan sonra 1964’te yürürlüğe konulan erişilemez malları için mal sahiplerine,  kullanım kaybı için her yıl tazminat ödenmesini öneriyoruz. Böyle bir fonun derhal yürürlüğe sokulabilmesi için tasarruflarında Kıbrıs Türk malı bulunduranların bu mallar için kira ödemesini öneriyoruz. İşgal bölgelerinde malları olmamasına karşın tasarrufunda yasadışı olarak Kıbrıs Türk malı bulunduranlar da var ve onlar da işgal bölgelerindeki malları için tazminat alacak. Bu malları (Kıbrıs Türk)  malları tasarruflarında tutmaya devam etmek istiyorlarsa kira ödesinler.”

RUM BAŞSAVCI SEÇİMLERDEN SONRA GENİŞ KATILIMLI TOPLANTI ÇAĞIRACAK

Alithia “Kıbrıs Sorununun ‘En Önemli Yönü’... Petros Kliridis: Seçimlerden Sonra İşgal Bölgelerindeki Kıbrıs Rum Mallarının Satılmasını Göğüslemek İçin Toplantı Çağıracağım” başlıklı haberinde, Rumların KKTC’deki eski mallarını satmalarını “oldukça büyük bir mesele” olarak nitelediğini yazdı.

Gazete Rum Başsavcı Petros Kliridis’in Rum Belediyeler Birliği Başkanı Aleksis Galanos’un; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuruda bulunulması ve Rumların KKTC’deki eski mallarını satmalarına son verilmesi için geniş katılımlı bir toplantı çağırması talebine karşılık bu meselenin Rum başkanlık seçimlerinden sonra çağrılacak bir toplantıda görüşüleceğini söylediğini kaydetti.

Editör: TE Bilisim