Yunanistan’a kaçan 8 askerin Türkiye’ye iade işlemlerini Yargıtay kararıyla durdurulması üzerine Türk-Yunan ilişkilerinin aniden kötüleşmesinden dolayı Rum yönetimini “donup kaldığı” haber verildi.

Alithia haberi “Lefkoşa, Türkiye-Yunanistan İlişkilerinde Patlak Veren Krizden Dondu Kaldı” başlığıyla manşete çekti.

Gazete Ankara’nın, “tezlerini daha da sertleştirerek veya görüşmeleri dondurarak” Kıbrıs sorununu da “tepki paketine” koyacağına dair henüz bir işaret veya gelişme olmamasına karşın Rum Yönetimi’nin Türk-Yunan ilişkilerinin kötüleşmesinin Kıbrıs sorununu doğrudan veya dolaylı etkilemesini kaçınılmaz görerek kaygılandığını yazdı. 

Rum Yönetimi’nin şimdilik gelişmeleri izlemekle yetindiğini belirten gazete “Kıbrıs hükümeti konuyla ilgili görüş belirtmedi. Görüş belirtmek niyetinde de değil çünkü tamamen Türk-Yunan meselesi olan bir konuda çatışmaya taraf olmak istemiyor” ifadesini kullandı. 

GÜNEY’DEKİ YABANCI DİPLOMATLAR HAREKETLENDİ

Filelertheros, Rum tarafında görev yapan, özellikle Kıbrıs sorununa müdahil ve ilgili ülkelerin büyükelçilerinin Cenevre görüşmelerinin hemen ardından hareketlendiğini, yabancı büyükelçilerin Rum siyasi partilerinin Kıbrıs sorununda şekillenen duruma bakış açılarını öğrenmeye çalıştığını yazdı.

Gazeteye göre, Rum siyasi partilerin ‘evet’ veya ‘hayır’larının hangi noktaya kadar varabileceğini not etmek isteyen yabancı diplomatların bu keşif çabası önümüzdeki günlerde nabız yoklamalarıyla devam edecek.

ABD’nin Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisi Kathleen Doherty geçen hafta Rum tarafındaki 2 büyük parti DİSİ ve AKEL’in liderleriyle (Averof Neofitu ve Andros Kiprianu) Kıbrıs sorunundaki son gelişmeleri görüştü. 

Fransa’nın Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisi Rene Troccaz ise sadece iki büyük parti ile görüşen Doherty’nin aksine bütün Rum siyasi partileriyle temas ederek, daha kapsamlı bir görüntü elde etmeye çalıştı. 

Rusya’nın Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisi Stanislav Osadchiy de siyasi parti başkanlarıyla temas ediyor. Osadchiy dün AKEL’in Kıbrıs sorunu sorumlusu Tumazos Çelebis ile Kıbrıs sorunundaki gelişmeleri görüştü.Gazete, büyükelçilerin bu temaslarında, müzakereler ve prosedür dışında, Güvenlik Konseyi’nin müzakere prosedürüne daha aktif katılımı konusunda nabız da yokladıklarını belirtti.

HRİSTODULİDİS, EİDE’NİN AÇIKLAMALARINI DEĞERLENDİRDİ

Güvenlik Konseyi üyelerinin rolü ve Kıbrıs sorununa müdahiliyet derecelerinin Rum Yönetimi ile BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide arasında yeni anlaşmazlıklara neden olduğunu belirten gazete, Kıbrıs ile ilgili bir sonraki konferansın toplanma zamanı konusunda da anlaşmazlık olduğunu vurguladı.

Habere göre, Rum Yönetimi Sözcüsü Nikos Hristodulidis, Eide’nin prosedürün önümüzdeki haftalarda devam edeceği açıklamasını yorumlarken “önümüzdeki haftalar” ile “önümüzdeki aylar” arasında fark var” dedi. 

Hristodulidis, şöyle devam etti:

“Bu Eide’nin veya BM’nin karar vereceği bir konu değildir. Bu diyaloğa katılan taraflar vardır: Kıbrıs’taki iki toplum, Kıbrıs Cumhuriyeti, AB ve üç garantör güç. Siyasi düzeyde mi teknik düzeyde mi devam edileceği kararı onlara aittir. Başkan Anastasiadis’in ve Sayın Eide’nin açıklamaları arasında da fark var. Açıklamalara yaklaşımlarda fark veya değişiklik olmadığı izlenimi doğru değildir.”

“TÜRK VATANDAŞLARINA 4 ÖZGÜRLÜK TALEBİ KABUL EDİLEMEZ”

Hristodulidis, Rum Yönetimi’nin Avrupalı yetkililerle temaslarında, Türk vatandaşlarına Avrupalılar ile aynı hakların (4 özgürlük) tanınması talebini gündeme getirdiğini ve bu temaslarda “böyle bir şeyi kabul edilemeyeceği” sonucunun çıktığını söyledi.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile görüşmesi sırasında Türkiye’nin, AB’nin dört temel özgürlüğünün Türk vatandaşlarına da tanınması konusunun gündeme geldiğini ancak meselenin görüşülmüş addedilemeyeceğini anlatan Hristodulidis “Bu, müzakereler çerçevesinde ileri götürülebilecek bir mesele değildir” dedi.

Rum tarafındaki tüm partilerin tepkilerini kutlayıp not ettiklerini söyleyen Hristodulidis “Türkiye’nin talebinin uygulanması Kıbrıslı Türkler açısından da olumsuz olabilir” görüşünü ortaya koydu. 

AKEL’in diyaloğun yürütülme biçimine eleştirilerinin gerçekleri yansıtmadığını söyleyen Hristodulidis, “20 aylık görüşmelerden sonra, geriye kalan konular ‘küçük’ veya ‘önemsiz’ konular değildir. Bunlar çok önemli, belirleyici ve hassas konulardır. Bu nedenle görüşmek için daha çok zamana ihtiyaç vardır” dedi. 

ANASTASİADİS-CİPRAS GÖRÜŞMESİ

Alithia Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın AB Akdeniz devletleri zirvesi için gittikleri Lizbon’da bugün bir araya gelerek Kıbrıs sorunu ve Cenevre konferansının devamı konularını masaya yatıracağını yazdı.

Habere göre, Rum Sözcü Nikos Hristodulidis “Kıbrıs’la ilgili konferans (Cenevre) ya teknik veya politik düzeyde devam edecek ve bunun kararı müdahil taraflar arasında verilecek” dedi özetle şunları ekledi:

“Konferansın devamıyla ilgili herhangi bir ilke planı yoktur. Konferans Cenevre’de pazartesi sabahı da olabilir ve bütün tarafların katılacağından eminim. Önemli olan acele edilerek prosedürün tehlikeye sokulması değil, sonuç olabilmesi için hazırlık yapılmasıdır.”

Hristodulidis, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 1 Şubat’taki görüşmesinde anlaşmazlık bulunan başlıkların görüşülme tarihlerinin açıklanmasının beklendiğine işaret etti. 

Haravgi “Anlaşmazlıkların Somut Görüşme Tarihleriyle İlgili Karar 1 Şubat’ta… Başlıkları Kapatmak veya Anlaşma Yörüngesine Ulaşmak İki Lidere Bağlı” başlıklı haberinde Hristodulidis’in liderlerin anlaşmazlık bulunan başlıkların somut görüşme tarihlerine 1 Şubat’ta karar verilerek açıklanmasının beklendiğini kaydetti ve “ liderler görüşmeleri, iç başlıkları kapatacak, en azından anlaşma yörüngesine sokacak şekilde yürütmek niyetindedir” ifadesini kullandı. 

Editör: TE Bilisim