Annemiz Hacıdır, 5 vakit de namaz kılar…
Her ne kadar biz şahıs olarak dini vecibelerimizi yerine getirmesek de inancımız tamdır.
İnanana da saygı gösterir, inanmayana da gösteririz.
Maneviyat işlerinin Allah ile kul arasında olduğuna olan inancımızdan dolay da, bu konularda yazarken çok hassas davranmaya çalışırız.
Hele de din adamları konusunda!
Yazıyorsak, mutlaka kaynak yine din adamlarıdır ve enine boyuna araştırmadan da kamuoyu ile paylaşmayız!
Dünkü ‘Sen nasıl imamsın’ başlıklı köşe yazımız da uzun bir araştırma ve ilgili kişilerle yüz yüze konuşulduktan sonra kaleme alınmıştır.
Bu yazıda amacımız bazı din adamlarını asla kötülemek değil., bilakis camiadaki çürük elmaların temizlenmesine olanak sağlamaktır.
Dünkü yazıdan sonra belki de şimdiye kadar almadığımız miktarda telefon ve mesaj aldık.
Tek bir kişi bile, ‘yazdıklarınız yanlıştır’ demedi, mutlu olduk…
Hatta, isim vermeden konu ettiğimiz bu ahlaksız din adamı hakkında çok daha değişik bilgiler verildi bize…
Bunların bir çoğunu meslek etik kuralarına bağlılığımız açısından belgeli bile olsa burada telaffuz edemeyiz.
Bu da insanların özel hayatına saygımızdan ileri gelir, kimse birinden korktuğumuzu filan sanmasın, bu konularda bizi zaten bilen bilir…

Olayı bir başka konuyu görüştüğümüz Din İşleri Dairesi Başkanı Talip Atalay ile de görüştük telefonda, bu konu hakkında yayın yapacağımızı, olayın bilgileri dahilinde olduğunu ve niçin müdahale etmediklerini sorduk…
Talip bey gerçekten çok kibar ve entelektüel bir kişi, kendine de makamına da saygımız tamdır.
Kendi hakkında da geçmişte bir çok yayın yaptık, belki de çok defa kendini üzdük.
Ama yazdıklarımız hiçbir zaman yalanlanmadı!
Örneğin iyi hatırlarız, bir yazımızda daireye Türkiye’den iki adet araç hediye edildiğinde bunun kaynağını sorduk, söyleyemeyeceğini ifade etti.
Bunu hiçbir zaman anlayamadık.
Bu konu hala aklımızda soru işareti olarak durmaktadır…
Yine dünkü görüşmemizde geçtiğimiz yıl içinde bir din adamına yaptığımız suçlayıcı yayınlardan sonra bundan faydalandıklarını ve o kişiyi anında görevden aldıklarını açıkladı bize, hatta teşekkür ederek bazı gerçeklerin su yüzüne çıkması için işbirliğine hazır olduğunu söyledi, sevindik…

Ancak son olarak yazdığımız Mağusalı imam konusunda sorduğumuz sorulara verdiği cevaplarda tatmin olmadık…
Konu her ne kadar bir din adamı ile bölge insanı arasında bazı bel altı konuları içeriyorsa da bu iddiaların çok ciddi bir şekilde araştırılması gerektiğini düşünüyoruz.
Bundaki amacımız, son yıllarda din adamlarının yaşanmaması gereken olaylara sıkça bulaştıkları içindir…
Talip bey son olayda da bilgi sahibi olduğunu söyledi bize, memnun olduk…
Ancak nasıl kanaat getirdi bilemiyoruz, bizim bazı iddia sahipleri ile görüşüp kaleme aldığımız suçlamaları bir türlü kendisi kabul etmedi ve bunda ısrarlı oluşu dikkatimizi çekti…
Sanki de söz konusu imamı koruyor gibi geldi bize, yanlış anlamasın ama bunu saddece böyle hissettiğimiz için söylüyoruz…
Sonuç olarak;
Biz dünkü yazıyı kaleme alırken, şikayetçi insanlarla bire bir yüz yüzse konuşarak saygamıza aktardık…
Taciz gören bir kadın, eşinin imam tarafından kandırıldığını iddia eden bir koca ve yanlarında iki tane de başka din adamından dinledik…
Talip beye de söyledik bunları bize ve belki de kendince haklı olarak ‘delil getirin baana’ dedi..
Şunu hatırlatalım kendisine, biz ne polisiz ne de dedektif, sadece bize yapılan ihbarları kimseyi rencide etmeden kamuoyuyla paylaşırız…
Bunun için zaten dünkü yayınımızda isimlere de yer vermedik…
Bu konuyu enine boyuna araştırmak ise Din İşleri Dairesi’ne düşer, bir de bağlı olduğu Vakıflar İdaresi’ne…
Bir komisyon kurup olaya ciddi bir şekilde eğileceklerse, bizim görüştüğümüz kişiler hiç korkmadan konuşmaya hazırdırlar…
Bizden bu kadar, gerisi size kalmış Talip bey…

NOT: Dün bu yazıyı kaleme alırken, Vakıflar İdaresi yönetim kurulu toplantısı sırasında bizi aradılar konuyla ilgili bilgileri olmadıklarını açıkladılar. Bu da olayın ört bas edilmek için bir çaba sarf edildiğini göstermektedir. Konuyu takip etmeye devam edeceğiz.

GÜNÜN FOTOĞRAFI


MESAJ KUTUSU


Sayın Ersin TATAR,
RHA araçlarını tarla kenarında park etmiş olarak gören vatandaşlar sürücülerinin ayrelli topladığını görünce çılgına dönüyorlar. RHA’ların kullanımı konusunda ciddi bir disiplin sağlanmanız bekleniyor.

Sayın Halil ORUN, Serkan Özkan adlı işçinizi görevi olmayan vinçte çalıştırınca iş kazası geçirip hastanelik olmuş. Konuyu araştırmanız ve bu görevlendirmeyi kimin yaptığını ortaya çıkarmanız bekleniyor…Yazıktır ve günahtır bu insanlara…

Sayın Turgay KONTİ, Mağusa’daki imam olayı konusunda yönetim kurulunun bilgi olmaması biraz manidar değil mi? Oysa biz konunun masaya konulduğunu biliyorduk. Acaba birileri imam arkadaşı kanatları altına mı aldı dersiniz?

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU,
küçük belediyelere verilecek katkı paylarından CTP’li vekillerle işbirliği yaptığınız ve istifanın eşiğine gelen başkanların beyinlerine kan sıçradığını duyduk. Bu konuda bir açıklama yapmanız bekleniyor…

Sayın Kıvanç BUHARA, Başbakanlığa gönderilen 8 imzalı istifa mektubunun Geçitkale Belediyesi’nin fakslandığını öğrendik. Zaten sizin belediye kurultay sürecinde de bir üs olarak kullanılıyordu değil mi?

Sayın Mehmet DEMİRCİ
, dün gün boyunca telefonlarınızı kapatınca istifaların ilk kokusu sizin bölgeden çıkmış. İstifa konusunda en kararlı belediye başkanı olduğunuz söyleniyor. Bakalım kaç fire vereceksiniz?

Sayın Arif Salih KIRDAĞ, KADEM’in anketörleri yaptıkları son ankette sizi tercih edeceklere ‘emin misiniz’ sorusunu yöneltiyorlarmış. Bildiğimiz şu ki bu seçimde büyük bir oy patlaması yapacaksınız. Tepki oylarının hepsi size akacak…

Sayın Yılmaz BORA, TMT Mücahitler Derneği ile ilgili söylentiler artık çığırından çıktı. Elimize ulaştırılan görüntüleri izleyince neredeyse küçük dilimizi yutuyorduk. Bu iş mahkemede sonuçlanacak gibi görülüyor bilesiniz…

Sayın Şemsi KAZIM, bankanızın dünkü gazete ilanlarını gören özel sektör çalışanları müthiş sitem mesajları gönderdiler. Kredilerin kendilerine de açık olmasını istiyorlar.

Sayın Kemal Deniz DANA
, TMT Mücahitler Derneği genel kuruluyla ilgili şikayet dilekçesiyle ilgili çok yavaş hareket ettiğiniz yönünde şikayette bulundular. Bir an önce resmi işlem başlatmanız bekleniyor…

Sayın Kadri FELLAHOĞLU, iyi bir golcü ilanınız dahice düşünülmüş bir slogandı. Sizin iyi bir golcü olduğunuzu biliriz bakalım Mustafa bey de eskiden olduğu gibi iyi kaleciliğini koruyor mu?

Sayın Mehmet TANCER
, bir şeyi 40 kere söylerseniz gerçekleşirmiş derler. Hastaneye dönmek için bu kadar hevesli olduğunuzu bilmiyorduk. Bari bir de bakanlık koltuğuna oturup tadına varsaydınız diyoruz, sizin neyiniz eksik?

Sayın Ahmet ZAİM
, dün Başbakanlığa giderek polis memurlarının yeni yazlık üniformalarını arz etmişsiniz. Polisteki değişim kıyafetlerden başlayacak desenize…Hayırlı uğurlu olsun diyoruz…

Sayın Nuri ANDAÇ, TDP’li belediye meclis üyeleri arasında kendisini gösterenler arasında yer alıyorsunuz. Suphi beyi hiç yalnız bırakmayarak kendisine büyük moral veriyormuşsunuz. Disiplinli çalışmanızda emekli bir polis olmanız etkili değil mi?

Sayın Ramazan ÖZÇELİK, yeni yaşınızı kutlar sağlıklı ve mutlu nice seneler dileriz ama soranlara kaç yaşına girdiğinizi söylememekte ısrarcı olduğunuzu görüyoruz. Biz kadınlara yaşı sorulmaz biliyorduk, yanılıyor muyuz?

Sayın Erhan ARIKLI
, Can Denktaş ile ilgili yazınız okunma rekorları kırarak bizim sitenin reytinglerini darma duman etmiş. Dün söz konusu bakan aradı biraz paniklemiş görülüyor. Ama siz açıklamazsanız biz hiç açıklamayız merak etmeyin…

Sayın Mustafa AROĞLU,
bir savcı kadının haksız yere kestiği 120 servi ağacınız için hukuksal süreci resim olarak başlattığınızı memnuniyetle öğrendik. Hukuk çevrelerinden bu konuda büyük destek var…

Sayın Nurçin ARIKBUKA
, dünkü açıklamanız elektronik sigara içicilerinde infialle karşılandı. Tam da sigara illetinden kurtulduklarını zannederken büyük hayal kırıklığı yaşadılar. Şimdi mesele şu, sigara mı daha zararlı yoksa elektronik olanı mı?

Sayın Memduh ERDAL, Can Denktaş için verilen başsağlığı ilanlarından en etkili olanı sizinki oldu…Ülkenin içinde bulunduğu ortamı iyi deşifre ettiniz. Tebrik ederiz…

Sayın Canan ONURER
, bir medya gurubundan transfer teklifi aldığınızı öğrendik. Ancak tüm ısrarlara rağmen kabul etmediğiniz ve şu anki işyerinizde mutlu olduğunuzu söylemişsiniz. Taş yerinde ağırdır değil mi?




Günün Fıkrası

Temel’in Şiiri


Temel bir kıza aşık olmuş.
Aşkından şiir yazmış;
-Sabahları yemek yiyemiyrum
-Çünkü seni düşüniyrum.
-Öğlenleri yemek yiyemiyrum
-Çünkü seni düşüniyrum.
-Akşamları yemek yiyemiyrum
-Çünkü seni düşüniyrum.
-Geceleri uyuyamiyrum
-Çünkü açım.