Kıbrıs Türk medyası kendine özgü yapısı ve özellikleriyle derinlemesine araştırılması gereken bir düzene sahiptir. Nüfusuna göre en fazla günlük gazeteye sahip olan basını ile dikkat çeken Kıbrıslı Türkler, fikri olanın gazete veya benzeri kitle iletişim araçlarını kullanarak kamuoyu oluşturduğu bir ortama sahiptirler. Söz konusu medya alanında bir şeyler başarmak göründüğü ve zannedildiği kadar kolay durumlar değildir. Ekonomik şartların, kalifiye elaman eksikliğinin ve siyasi baskıların olduğu bir ortamda, gazetecilik mesleğini icra etmek kolay olmuyor.  
 
Online medyaya yatırım sürüyor 
Son yıllarda sektör içerisindeki ekonomik zorluklardan daha az etkilenmek ve çağın gereği ihtiyaçlara cevap verebilmek için bireylerin online medyaya yatırım yaptığını görüyoruz. Buna da ülkede her geçen gün artan haber sitelerini örnek olarak gösterebiliriz. Haber siteleri yayın hayatına başlarken, ya mevcut sitelerden daha iyi bir site içeriği ve yenilikler ile yola çıkmalı ya da mevcudu daha iyi hale getirmeli. Ne yazık ki haber siteleri bir birine benzer içerik, tasarım ve Türk Ajansı Kıbrıs’a bağımlı habercilikleriyle aynı çizgide faaliyet gösteriyorlar. Bunu kırmaya çalışan siteleri ayrı tutarak bu tespiti yapıyorum. Zira ülkede bazı basılı gazetelerden daha fazla takipçisi ve okuyucusu olan haber siteleri bulunuyor. 
 
Uydurma haberler sitesi 
Bu noktadan hareketle ülkede habercilik ile mizahı birleştiren ve online medyaya farklılık katan bir siteden bahsetmek istiyorum. http://www.mandiratimes.com/ isimli site geçtiğimiz günlerde yayın hayatına başladı. Kıbrıs’ta ve dünyada yaşanan olaylara karşı mizahi bir yaklaşımla uydurma haberler yapan site yetkilileri, sosyal ağlarda kısa sürede popüler olmayı başardı. Site hakkında daha fazla bilgi alabilmek için sitenin kurucularından gazeteci Ulaş Barış ile Facebook üzerinden bir röportaj gerçekleştirdim. 2 çocuk babası olan Ulaş Barış, kendini “memleketini çok seven birisi” olarak tanımlıyor.  
 
Benim de çok batırdığım espriler oldu 
Mandıra Times’ın hikayesini bizlerle paylaşan Ulaş Barış, mizahi dilde uydurma haberler ve mesajlar yayımlamaya Realist Gazetesi’nde yaptığı sayfa ile başladığını vurguluyor. Barış, şöyle devam ediyor: “İsim babası ise Mahmut Anayasa. Realist’te iken gazete içinde gazete gibi, tek sayfalık, kara mizah yapmaya çalıştığım bir olaydı. Kara mizah yapmak kolay iş değildir. Mizah işi de kolay iş değildir. Dangalaklık yapmak ile mizah yapmak arasındaki çizgi çok incedir, dikkat etmek lazım. Tabii bunları söylememin sebebi, ‘aman efendim ben yaparım da olur’ değil. Benim de çok batırdığım espriler oldu. Dayak yiyeyiye öğreniyorsun bir anlamda mizah işini...İşte, bu minvalde, Realist kapanınca, ben ve benimle ayni anlarda Mahmut Abi ayni şeyleri düşünmüş...Yani böyle bir sayfa yapmayı. Sonra Yonca Şenyiğit bu fikirle çıka geldi, ‘hade’ dedi, ‘güçlerimizi birleştirelim’. ‘Bana uyar’ dedim ve başladık. Sanırım Mahmut Abi’yle bana kalsaydı daha çok ertelerdik...Yahu rahat adamlarıknapsan... 
 
Gelir elde etmek fena olmaz 
“En büyük amacımız bu garabet düzenden bıkan insanlarımızı birazcık güldürmektir” diyerek yola çıkan Ulaş Barış ve arkadaşları siteden para kazanmak istediklerini ancak sitenin kâr amacı güden bir yapıyla oluşturulmadığını söylüyor ve devam ediyor: “Sayfanın sahipleri hiç de öyle ‘Bodozagi’nin torunu’, yani zengin olmadığı için elbette ki gelir elde etmek fena olmaz. Sonuçta zaman harcıyoruz, sürekli kafa patlatıyoruz. Aslında bir site için küçük bir ekip ile çalışmalara devam ediliyor. Siteyi yöneten Doğukan Tüfekçi ve sayfa sahipleri Mahmut Anayasa, Ulaş Barış ve Yonca Şenyiğit olmak üzere dört kişilik ekip, her gün bir birinden komik ve eleştirel mizah haberlerine imza atıyor. 
 
45 binden fazla tık 
Haberciliklerini ve sitenin ortaya çıkışını şu sözlerle ifade ediyor Ulaş Barış: “Mizah haberciliği kavramı aslında olmayan bir kavram. Ama Türkiye’de oldukça popüler olan Zaytung ve diğer siteler sayesinde böyle bir anlayış gelişmiş. Özellikle Gezi Parkı zamanlarında patlayan ‘orantısız zeka’ sonrası oldukça da popüler hale geldi. Biz aslında sosyal medyada bunu bir yerlere kadar kendi sayfalarımızdan yaptık. Şimdi Mandıra Times’ı markalaştırmak için yola çıktık, bakalım. Başarılı olursak ne mutlu bize. İlgi büyük oldu aslında. İlk haftadan 45.000’den fazla tik almak güzel bir motivasyon oldu bizim için. İleride ne olur göreceğiz. 
 
Kıbrıs şivesini kullanmak önceliklerimiz arasında 
Mandıra Times’ın bir gazete gibi tasarlayan arkadaşlar, bu şekilde haber bölümleri de oluşturmuşlar. Sitede dünya haberleri, iç-dış haberler, dedi kodu, spor gibi günlük gazete ve haber sitelerinde olan bölümler bulunuyor. Barış, ayrıca haber dilinde Kıbrıs şivesini özellikle tercih ettiklerini ifade ediyor. Bu kısmı Ulaş Barış anlatsın: “Biz bu bölümlerin Kıbrıs öz şivesiyle olmasını tercih ettik. Sonuçta Kıbrıs’ta yaşıyor ve gündelik lisanda bunları kullanıyoruz. Kültür dediğimiz şey, dili de kapsar sonuç olarak. Şimdi illa da öyle bir misyon yüklendik demiyoruz, ama Kıbrıs şivesini kullanmak önceliklerimiz arasında. Öte yandan gerçekten çok komik lafları, deyişleri olan bir şivemiz var. Çocuklarımız güzel Türkçe ile birlikte bu şiveyi de unutmasın istiyoruz. 
 
“Etik dışı davranışlara kesinlikle prim vermeyiz” 
Mizah unsuru içeren olayların habercilik dili ile harmanlanmasının göründüğü kadar kolay olmadığını biliyoruz. Bu noktada bazı etik ihlaller yaşayabilirsiniz. Bir başka ifadeyle, insanları güldüreyim derken kendinizi ırkçılık veya nefret söylemi yapan bir noktada da kolayca bulabilirsiniz. Dolayısıyla bu tür sitelerde yapılacak olan haberlerde kullanılan dile ayrıca dikkat edilmesi gerekiyor. Ulaş Barış bu konuya dikkat ettiklerini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Daha önce de belirttiğim gibi mizah ile birilerini kırmak arasında ince bir çizgi var. Biz de burada ayrımcılık, ırkçılık, belli bir kesimi aşağılama, dalga geçme, bel altı espriler gibi etik dışı davranışlara kesinlikle prim vermeyiz. Elbette bunun en büyük belirleyicisi takipçiler olacaktır.  Takipçilerimizin olumlu olumsuz eleştirilerini dikkate alıyoruz. Kimsenin canını sıkmak amacında değiliz, bilakis, bizim amacımız insanlarımızı güldürmek. Hoş, çevremizde olan olaylara bakınca memleketin Mandıra Times’ın bile yetişemediği saçmalıklar, garipliklerle dolu olduğunu görüyoruz.” 
 
Che Guevara köprüsü 
İnternet dünyasında mizahı uydurma haberle buluşturan benzer siteler de bulunuyor. Bunların başında Türkiye’de son yıllarda önemli bir çıkış yapmış olan “Zaytung” ve Amerika’daki “TheOnion” siteleri gösterilebilir. Ulaş Barış, bu siteleri mantık olarak örnek aldıklarını belirterek, birebir taklit gibi bir eğilimlerinin olmadığına dikkat çekiyor. Sonrasında ise yaptıkları mizah unsuru içeren haberlerin insanlar tarafından nasıl “gerçek” olarak kabul edildiğini anlatıyor: “Realist Gazetesi’nde çalışırken, her gün yaptığım haberlerle ilgili onlarca telefon alıyordum. Arayanlar ‘be gardaş, bu haber doğru mu yahu?’ ‘Değil’ deyince bile inanmayanlar oluyordu. Şöyle bir örnek vereyim; ayni gazetede çalışan bir akademisyen dostum bana bir gün dedi ki; “yahu Ulaş eve gittim, baktım annemle babam senin sayfa önlerinde tartışılar. Haber de şu: ‘Kanlı Dere’ye yeni köprü adı ne olacak? Hükümet ortakları gerildi: CTP ‘Che Guevara köprüsü olsun derken, DP ‘2.Selim Köprüsü olsun diyor.’ Akademisyen arkadaşım dedi ki ‘1 saat haberin yalan olduğuna inandıramadım annemle babamı, zor başardım.’ Bir keresinde de Pergama (Beyarmudu) ile Gondea (Türkmenköy) savaşa girişti diye yazmıştım, Türkmenköy’den birisi aradı: “Gardaş, yaktın bizi, Rum tarafına gideceyikgeçemiyorukPergama’dan, yolu kesti köylüler da bizi bırakmaz.” Çok âlem adamlar var yahu anlayacağınız.  
 
Uydurma haber yapmak 
Mandıra Times’ın yayın hayatına başladığı günlerde sosyal ağlardan sitenin uydurma haber yaptığını duyurmasına rağmen birçok kişinin buna inanmadığını söyleyen Barış, bir gazeteci olarak uydurma haber yapmasının ileride kendisine olan güveni zedeleyebileceğini düşünmüyor. Bu kısmı Ulaş Barış’tan dinleyelim: “Sonuç olarak, bir gazeteci bu kadar uydurma haber yazarsa, doğru yazdığı haberlere kim inanır ikilemi ortaya çıkar elbet. Ama ben rahatım bu konuda. Kamuoyu üzerinde, sosyal medya ortamlarında güvenilen bir tip olduğumu düşünüyorum. Bu da beni çok mutlu ediyor. Herkes neyi uydurduğuma, neyi uydurmadığıma alıştı. İlla da şüphe duyanlar zaten özelden mesaj atıyor. “Be gardaş doğrudur ya yazdığın?” E doğrudur yahu merak etme diyorum, tabii ki doğru çıkıyor. Sonuç olarak bu tehlikenin farkındayım ama. Hele hele böyle tetikçi gazeteci dolu bir memlekette insanlar elbette ki herşeye şüphe ile yaklaşırlar. Normalidir de. 
 
Acaba? 
Ulaş Barış’a ve Mandıra Times sitesine katkı koyan herkese teşekkür ediyoruz. Medyanın içinde bulunduğu koşulları düşündüğümüzde ve özel haberlerin bile para kazandırmadığı bir ortamda uydurma mizah haberleri yapmak kolay bir iş değildir. Belli ki Mandıra Times medyanın işlevleri arasından eğlendirme, kamuoyu oluşturma ve eleştirmeyi öne çıkarıyor. Haberler her ne kadar da uydurma olsa bile, sonuçta insanda “acaba?” sorusunu sordurtuyor. Dolayısıyla olaylara farklı pencereden bakabilmeyi geliştirmesi açısından yapılan ilginç ve takdire değer.