Girne Akçiçek Hastanesi Başhekimi Dr.Salih Beyoğlu’nu kutlamak gerek.
Prangalı mahkum gibi, hükümetin yanlış icraatına göz yummadığı için.
Kamuoyunun da büyük tepkisini alan vatandaş edilen ve sonra da hastanede istihdam edilen iki torpilli hostesi bünyesinde kabul etmediği için.
Bir çok bürokrat, bu tür etik dışı icraatlar karşısında makamları kaybetmemek için ses çıkarmazken, Salih bey mesleğinin de kendine verdiği etik kurallar çerçevesinde, rahatsızlığını dile getirmekten çekinmemiş, sonunda başarılı da olmuştur.
Umarız, şamar oğlanına dönen bütün bürokratlara güzel bir örnek teşkil eder.

Buraya kadar iyi de, şimdi bu hostes ne yapacak bilir misiniz?
Vergi memuru olarak yetiştirilecek!
Çünkü, torpilleri çok yüksek yerden olduğu için, ağabeyleri kendisine kıyamadı ve Maliye Bakanlığı’nda istihdam edilmesini sağladılar.
Ama, şimdi de hastanede yaşanan sancılı dönem Maliye’de yaşanmaya başladı ve bakanlık yöneticileri, hosteslerin kendi dairelerine verildiğini duyunca haklı olarak çileden çıktılar.
Hele de bir üst düzey bürokratın ‘ben bunlarla ne yapacağım’ dediğini, koridorlarda duymayan kalmamış.
Tabi ki bu değerli bürokratımız, bu hosteslerle pek ala ki önce bakanlığı, sonra da ülkeyi uçurabilir.

Hemen bir düzeltme yapmakta yarar var;
Biz de dahil bir çok yayın organında bu hosteslerin önce vatandaşlık sonra da istihdam edilmesinin gerisinde Bakan Çavuşoğlu olduğu yazılıp çizildi.
Meğerse Çavuşoğlu’nun bu konuda zerre kadar payı yokmuş.
Bu kararlar tamamen Turizm Bakanı Ünal Üstel’in ricası olup, Çavuşoğlu’nun sadece bu ricayı yerine getirdiği söyleniyor.
Ya da Üstel’in sağ kolu olduğu İrsen bey arayıp bu pek mühim ricanın yerine getirilmesini istedi.
Oğlunu, istihdam eden ama listelere koydurmayan, oğlunun kız arkadaşını ve şoförünün oğlunu da istihdam ettirmeyi başaran Üstel, çok ciddi ve ülke yararına bir icraatın daha altına imza atmıştır.

Sevgili okurlar;
Aşağıda size iki tane gazetemizin geçen hafta ki ön sayfa küpürünü hatırlayasınız diye koydum.
Bir tanesi Kıbrıslı Gazetesi’nin ön sayfa haberi. Burada 100’den fazla kişinin nasıl yasal olmayan yollardan, sorgusuz ve sualsiz istihdam edildiklerini görebilirsiniz.
Zaten her şey açıkça ortadadır, hangi örgüt başkanının hangi delegenin yakını oldukları bariz bir şekilde belirtilmiştir.
Diğer gazetemiz de UBP’nin yayın organı Güneş gazetesidir.
Başbakan İrsen Küçük ve Sağlık Bakanı Ertuğrul Hasipoğlu, Girne Akçiçek Hastanesi’nde iki çok modern servisin açılışını yapmışlar ve yatırımların devam edeceği açıklamasında bulunmuşlardır.
Maalesef ki, Anavatan Türkiye’nin 1 milyon 200 bin TL ödeyerek yapılan bu servisler, hemşire eksikliği nedeniyle kurdela kesildikten bir saat sonra kapatılmış ve kaderine terk edilmiştir.
Yani yapılan sadece şovdan öteye bir şey değildir!

İlgili sendika tam bir senedir acil olarak 72 hemşire alınması talebinde bulunurken, hükümet sırf kurultay uğruna, İrsen bey sırf koltuğu koruma iç güdüsüyle bu istihdamları yapmayıp, tamamen delegeleri kendisine yönlendirmek için bir yılda yapılması gereken istihdamı 15 güne sığdırmış ve bunu yaparken de eline yüzüne bulaştırmıştır.
Sahte imza olayına karışanlar ve el öpenler Maliye’de görev almıştır.
Hiç hakları yokken vatandaş yapılanlar, bu da yetmezmiş gibi istihdam edilenler, hastanede istenmeyince Maliye’ye gönderilmiştir.
Maliye Bakanlığı’nın çok acil yetiştirilmek üzere 40 kadar vergi memuruna ihtiyacı varken, bakanlık partizanlık hurdalığına çevrilmiş, devlet ciddiyeti ve etik kuralar bir kez daha ayaklar altına alınmıştır.
Ve hala bu ülkede bir istikrardan, bir başarıdan söz ediliyorsa, halkın feryatlarına kulaklar tıkanmışsa, parti yetkililerin çocukları ve yakınları yangından mal kaçırırcasına devlet dairelerine tıkıştırılıyorsa, yazıktır, günahtır ve ayıptır…
Bu rezilliklere göz yuman bazı bakan ve bürokratların konusunu başka bir gün kaleme alacağız.




Kaşif, ihraç edilir mi?



Başbakan Küçük akşam saatlerinde belki de en sert açıklamalarından birini yaptı ve Kaşif’i geçmişi çabuk unutmakla suçladı.
Hatta, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun kızı Resmiye Eroğlu’na nasıl seçim kaybettirdiğini de hatırlattı.
Ama bu açıklamada benim en fazla dikkatimi çeken şu cümle oldu;
“Eroğlu ile birbirlerini nasıl tariflediklerini UBPliler yanında tüm ülke çok iyi bilmektedir.
Sayın Kaşif bu talihsiz ifadelerinden dolayı muhalefet partilerinin takdirini hak etmiş olabilir, ancak, UBP yetkili kurullarının sorumluluğunu da unutmamalıdır…

Burada adı geçen ‘UBP yetkililerinin sorumluluğu’ acaba ne olabilir diye düşündüm.
Kaşif, hükümeti yıpratıcı açıklamalarından dolayı partiden ihraç edilir mi diye de düşünmeden edemedim.
Mahkeme bugün son kararını verecek ve bundan sonrası da çok şeye gebe…
Ankara’nın tam desteğini arkasına alan Küçük, kolay kolay koltuğu boşaltacağa benzemiyor.

GÜNÜN FOTOĞRAFI


MESAJ KUTUSU


Sayın Dr. Salih BEYOĞLU, bir çoğunun gösteremediği cesareti gösterip başhekimi olduğunuz hastaneye gönderilen iki hostesi sonunda göndermeyi başardınız. Tebrik eder başarılarınızın devamını dileriz.

Sayın Ünal ÜSTEL, iki hostesin vatandaş yapılması ve istihdamında da sizin parmağınızın olduğunu öğrendik. Şimdi yeni marifetlerinizi bekliyoruz. Hem de merak ve heyecanla.Bakan olduktan sonra maşallah ilklere imza atıyorsunuz.

Sayın Serkan ÇAKIR
, dernek başkanınızı televizyonda eleştirdiniz diye anında ihraç edilmişsiniz. Bu ülkede artık şehit aileleri de birbirine düşmüşse, vay halimize değil mi? Büyük geçmiş olsun.

Sayın Ahmet KAŞİF
, Beşir Atalay’ın son açıklamalarından sonra yayınladığınız basın bildirisinde resmen Ankara’ya hodri meydan çektiniz. Bu arada bazı dosyalar da poşetten çıkarıldı diye duyduk, artık hakkınızda hayırlısı.

Sayın İrsen KÜÇÜK
, bir partiliniz mesaj göndermiş, gerekirse camileri yıkmanızı ama adaleti yıkmamanızı söylüyor. İstihdamlar konusunda büyük günah işlediniz. Allah sizi affetsin inşallah…

Sayın Oğuz KÖSE, 8 yaşındaki oğlunuzun istihdam edilmesini talep etmişsiniz. Biraz daha aileler çocuk yapmadan istihdam isteyecekler. Tabi ki eğer delegeyseniz. Değilseniz Hristofyas’a mesaj göndermeniz gerekiyor…

Sayın Mehmet MENTEŞ, bu sıralar okuldan pek ayrılmamaya bakın bakanlık şikayetleri değerlendirmek üzere sıkı bir denetim başlatma kararı aldı. Bu arada hem okul müdürü hem de otobüs işletmecisi olmanız elbette sakıncalı değil. Madem ki şirket eşinizin üzerine, sorun yok.

Sayın Hüseyin BARBET, örgüt üyelerinden başkan dahil 10 kişinin olumsuz oy kullanmasına rağmen kızınız dün Posta Dairesi’nde işe başlamış ve köy bir kez daha karışmış. Şimdi İrsen beye bir özür borçlu olduğunuz düşünülüyor.

Sayın Halil İbrahim AKÇA, TC’nin yardımlarıyla hizmete açılan ama personel noksanlığı nedeniyle bir saat sonra kapanan iki hastane servisi konusunda nasıl bir yorum yapacağınız merak konusu olmuş.

Sayın Ertuğrul HASİPOĞLU, Girneliler hastanelerine 24 saat tahlil yapan laboratuar kazandırmanızı istiyorlar. Bir çoğu gece geç saatlerde Lefkoşa’ya gelmek zorunda kalıyormuş.

Sayın Oktay KAYALP
, Mağusa’dan sayısız mesajınız var, lağım suları konusunda başlatacağınız her türlü eyleme yoğun katılımla destek vereceklerini ifade ediyorlar. Hatta bir çoğu tutuklanmayı bile göze almış.

Sayın Savaş BOZAT, çalışanlar arasında bir huzursuzluk başladı, çok sayıda personelin işten durdurulması hazırlığı yapıldığını duymuşlar. Maaşlar ödendi ama inşallah son maaşları değildir. Bir açıklama yapmakta yarar var.

Sayın Necla BARBET
, istihdam edilir edilmez Dikmen’e nakil yaptırmayı da ihmal etmeyip büyük başarının altına imza atmışsınız. Hem postacılık hem de hayvancılık ikisi birden ağır gelmeyecek mi? Yine de hayırlı olsun.

Sayın Ersan SANER, Dipkarpaz’daki yol genişletme çalışmaları bölge halkı tarafından merak konusu oldu. Yolun genişletilmesinden sonra ne gibi yatırımlar olacağını soruyorlar. Bu arada yüzlerce ağaç da katlediliyormuş.

Sayın Ahmet KAPTAN
, belediye başkanlığı konusunda çok gerilerde kaldınız. Bu göreve talip olduğunuzu biliyoruz. Ama belki de en iyisini yaptınız, bir sene sonrası için çok sayıda proje üretmelisiniz.

Sayın Ömer KALYONCU, elektronik sigaraya başladınız ama aynı anda sigarayı da arttırdığınız söyleniyor. İkisinden birine veda etmek zorundasınız. Çifte nikotin zarar verebilir…

Sayın Sami ÖZUSLU, Kanal SİM izleyicisi programlarda daha fazla telefon bağlantısı istiyor. Özellikle CTP’li katılımcılara soracak çok soruları varmış. Bizden iletmesi…

Sayın Mete TÜMERKAN, Havadis’in Ankara ofisi konusunda en büyük emeğin sizde olduğu söyleniyor. Aylar süren yoğun trafikten sonra derin bir almışsınızdır değil mi? Emeğinize sağlık…

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU,
5 istihdam kontenjanı konusunda birileri size öyle kötü bir şaka yapmış ki telefonlarınız susmuyormuş. Merak etmeyin Turgay bey de sizden farklı değil. Hatta parti değişince küsme huyu geri geldi diyorlar.




Günün Fıkrası

Sorun ne?


Bir profesör 3 kız öğrencisinin “durum değerlendirmesi” yeteneklerini sınamak istemiş... Durumu anlatmış üçüne de.
- “Denizde bir salın üzerinde yarı çıplak ve yapayalnızsınız. Birden içi erkek dolu bir teknenin size doğru geldiğini görüyorsunuz. Hallerinden belli, bu balıkçı teknesi aylardır denizde ve hiçbiri aylardır kadın yüzü görmemiş. Hepsi aç kurt gibi size bakıyor. Sorunu çözmek için ne yaparsınız. ?”
Kumral kız yanıt vermiş...
- “Salın yönünü akıntıya doğru çevirir, kaçmaya çalışırım...”
Esmer olan daha kabadayı çıkmış...
- “Yanımda bir Rambo bıçağı var. Ona sıkı sıkı sarılır, bakalım sala atlayacak erkek kimmiş beklerim...”
Sarışın başını iki yana sallamış...
- “Durumu anladık hocam da, sorun ne?”