Devlet işinde çalışmayınca kimsenin memnun olmadığı bir memlekette yaşıyoruz…

Her ne kadar ‘göç yasası’ diye değerlendirilen yeni süreçte devlete yeni girenlerin hakları ciddi bir şekilde budansa da gençlerin birinci hedefi yine devlette istihdam edilmek oluyor!

Haklılar çünkü devletteki rahatlık ve güvence özel sektörde yok…

Devlette sağlanan tatil özelde yok!

Çalışma saatleri bile devlet çalışanı olmayı özendiriyor…

Devlete arka kapıdan alınanların haricinde Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından açılan münhallere de öyle çok sayıda gencimiz müracaat ediyor ki daha sınavlara girmeden önce bile umutsuz olduklarını her fırsatta dile getiriyorlar…

Bir de yazılı sınavı geçtikten sonra bazı aksaklıklar yaşanıyor!

Haksızlık yapıldığı iddiaları ortaya atılıyor..

İşte bugünkü yazı konusu da ‘mağdur’ olduklarını iddia eden bir grup gencin bize gönderdiği sitem dolu mektubunu yayınlama nedenimiz oldu.

Eminiz ki bu yayından sonra Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Kamil Kayral bu şikayetleri dikkate alıp gerekli açıklamayı yapacaktır:

“Merhaba Levent bey,

Ülkemizde pekçok problem var ancak, gençleri mağdur ederek

başarılı bir sonuca ulaşma imkanı yok sanırım. Siz bu konuda araştırma 

yaparak yardımcı olabilirsiniz. Şimdiden yardımlarınız için teşekkür ederim. 

Saygılarımla,

Kamu Hizmeti komisyonunun beceriksizliğinin son halkası;

KKTC Cumhuriyet Meclisinde ihtiyaç duyulan aşağıdaki kadrolar için Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı 10 Aralık 2015 – 4 Ocak 2016 tarihlerinde münhal ilan etmiştir.

III Derece Raportör 4 kişi

III Derece Yasama Uzman Yardımcısı 1 kişi

II Derece Basın ve Dışilişkiler Memuru 2 kişi

Uzun süren beklemeden sonra 22 Ekim 2016 tarihinde her üç kadronunda yazılı sınavları yapılmıştır. 

Aralık 2016 ayı içerisinde diğer iki kadro (Raportör ve Yasama Uzman Yardımcısı) sözlü sınavları yapılarak işe başlamışlardır.

 Basın ve Dışilişkiler Memurluğu için 2 münhal olduğundan sözlü sınava en yüksek not alan iki adayın çağrılacağı belirtilmiştir. Liste sıralamasında ikinci ve üçüncü kişilerin puanları eşit olduğundan, eşit puan durumunda tüzük çok net olarak kimin çağrılacağını açıklamaktadır. (Mezuniyeti eski olan, Yaşı büyük olan,)

 KHK Başkanlığı ise sözlü sınavı gerçekleştirip atama yapacağına, 3 (üç) kez Başsavcılığa ve 3 (üç) kez YÖDAK’a sorup kimin ikinci olarak sözlü sınava çağrılacağı konusunda görüş istiyor.

Bu kurumlardan görüşler alınmasına rağmen atama yapılabilmesi için hiçbir engel olmadığı halde KHK Başkanlığı yapması gereken sözlü sınavı ve atamayı yapmıyor.

KHK Başkanlığı 3 Mart 2017 ve 13 Nisan 2017 tarihlerinde bu münhal için sözlü sınav kararı alıp adaylara bildirmesine rağmen sınava 30 dakika kala sınavı tekrar ertelemeye gidiyor.

 Cumhuriyet Meclisimizin münhal ilan ettiği bahse konu bölüm memurlarına ihtiyacı var, Başsavcılık sözlü sınavı derhal yapınız diye görüş bildiriyor, çalışıp sınavı başaran ve iş isteyen gençler 7 aydır bekletiliyor ancak KHK Başkanlığı sanki bu sınavı sonuçlandırmamak için uğraşıyor.

 Neticede bu basiretsizliğin, bu haksızlığın, bekletmenin, adaletsiz uygulamanın cevabını kim verecek. Kurum görevini yapmıyorsa bu gençler kazandıkları haklarını mahkemelerde mi aramalılar, Devlete, kurumlarımıza, adalete inancımız, güvenimiz sarsılırsa nasıl bir gelecek beklentimiz olacak…”

(Mağdur gençler)

Proje özürlü olunca!

Narenciye üreticileri susuzluktan kırılıyor…

Bahçeler zaten kurumak üzere!

Ama su geldiği halde hala onlar için bir proje üretilmediyse, narenciyeci isyana devam ediyorsa artık aynaya bakma zamanı gelmiştir…

En acısı da narenciyeci aylardır bağırıp feryat ediyor, bunu muhatap alan bile yok!

Tek kuruş ödenmeden çok kaliteli ve içilebilir suyu ayağımıza kadar getirdiler ama biz hala günlük kısır çekişmeler içinde debelenip duruyoruz.

Su da denize akıyor!

Akaryakıt fiyatları!

Gördük ama böyle ters orantı hiç görmemiştik…

Bildiğimiz kadarıyla akaryakıta yapılan indirim ve bindirimler dünya petrol fiyatları ve dövizin durumuna göre ayarlanır!

Ama dikkatimizi çeken bir tuhaflık var;

Bizde akaryakıtta indirim olurken Türkiye’de zamlanıyor…

Türkiye’de indirim olurken bizde zam yiyor!

Dünya petrol fiyatları aynı, para birimi ayrı ama indirim ve bindirimler ayrı…

Buyur buradan yak dedirten bir olay…

Pi Analitik neden kapandı!

Oysa açıldığı günden itibaren büyük sükse yapmıştı…

En iyi hocalar orada, en kaliteli eğitim yine orada veriliyordu!

Bir çok dershaneyi de geride bıraktığını biliyoruz…

Gazetede ansızın bir haber;

Pi Analitik dershanesi kapatıldı!

Ekonomik koşullar, rekabete ayak uyduramama gibi bir açıklama…

Durum gerçekten böyle mi!

Bu kapatma kararının ardında başka bir şeyler yok mu

Bir bit yeniği olduğu kesin ama hadi neyse artık!

MESAJ KUTUSU

Sayın İsmet ESENYEL, Kumarcılar Hanı’nın elektrik faturası ödenmediği için dün bu tarihi mekanda elektrikler kesildi ve buradaki esnaf zor anlar yaşadı. Bu gibi basit konuları artık ir sisteme koymak gerekiyor ve bir zahmet b sorumluluğu da siz üstlenin olur mu!

Sayın Altay FIRAT, daha iki ay önce ülke genelindeki tüm çam ağaçları hem de 4 Milyon TL gibi bir rakam harcanarak nasıl olur da hala çam kese böceği türer burada biraz tuhaflık yok mu! Vatandaşın ensesinden harcanan bu paralara yazık değil mi!

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, zeytin üreticilerine bir çağrı yaparak ilaçlama konusunda uyarılarda bulundunuz ama üretici de diyor ki bu ilaçları bakanlık sağlasın ve bilinçli bir ilaçlama yapılsın. Haksız da değiller yani değil mi!

Sayın Ali TİLKİ, İzmirli bir iş kadını dün arayarak hakkınızda bazı şikayetlerde bulundu. Yakında bu dosyayı açacağız şimdiden haberiniz olsun istedik. Çok yakında elindeki belgeleri bize ulaştıracağını söyledi çünkü!

Sayın Şaban EMRE, ormanlardaki çam ağaçlarını ilaçlanma ihalesinde size göre de bazı tuhaflıklar yok mu! Bir ara konuyu gündeme getirdiniz ama nedense pek de işi ileriye götürmediniz. Nasıl pes ettiniz biz de şaşırdık doğrusu!

Sayın Ahmet SENNAROĞLU, son günlerde Girne gecelerinde fazlaca boy gösterdiğiniz yönünde haberler geliyor. Yani kavgasız gürültüsüz bakir yerleri bırakıp gürültünün ve trafik sorunlarının olduğu bir kentte ne bulursunuz ki!

Sayın Kutlu EVREN, adada büyük yatırımlar yapan, elmam piyasasını alt üst eden ve sonra kimsenin ruhu bile duymadan ülkeden kaçan Veysel Şahin konusunu masaya yatırıp özellikle nasıl kaçtığı yönünde soruşturma başlatmanız bekleniyor!

Sayın Özay ANDIÇ, emeklilikten çok sıkılmış olsanız gerekir ki aktif sendikacılık hayatına yeniden geri dönüş yapacağınız konuşulmaya başlandı. Hele de bazı yerlerde ‘dönüşüm muhteşem’ olacak diyormuşsunuz. Gazanız mübarek olsun o zaman!

Sayın Ersan SANER, Türkiye ile yapılacak olan işgücü anlaşmasında sanırız kendinizi kamuoyuna yeteri kadar anlatamadınız ve doğal olarak da eleştiriler gereğinden daha fazla yapıldı. Bu konudaki eksikliğinizi gidermezseniz başınız daha çok ağrıyacağa benziyor!

Sayın Raif ÖZYANIK, işletmenize alarm sistemi kurarak doğru bir icraat yaptığınız kanıtlandı ve hırsızlar bu kez cepleri boş döndüler! Yine de büyük geçmiş olsun diyoruz, bu sıralar sağlam basmakta yarar var!

Sayın Mehmet İNANCI, dön sabah itibarıyla KKTC’ye giriş yaptığınız ve sabahın köründe dostlarınızı uyandırdığınızı duyduk. Yani daha horozlar bile ötmeden bu aceleniz neydi! Şaka bir yana memlekete hoş geldiniz…

Sayın Olcay KIRAÇ, göreve geldikten sonra bayağı hızlı başladınız ve birlik üyelerine bir üniversitede burs imkanı sağlayarak epey göze girdiniz. Bu arada üyelerden bazıları sağlık alanında da bir takım kolaylık sağlanmasını istiyor bilesiniz!

Sayın Mustafa GÖKMEN, İskele ve yöresinde aktif siyasete yeniden döneceğinizi konuşmaya başladılar. Özellikle uşaklar sizi meclis sıralarında görmek için sabırsızlanıyorlarmış onun için siyasi kulislere şimdiden başlamakta yarar var…

Sayın Gökhan ALTINER, yurt dışı gezileri öyle yoğunlaştık ki bazı meslektaşlarınız maraz etmeye başladı! Bu arada son ziyarette nikah töreni için de araştırma yaptığınız iddia ediliyor. Venedik’te gondolun üstünde yüzükleri takmaya ne dersiniz!