Bence bu ayın olay ismi Hasan Sertoğlu’dur.

Sertoğlu, adam gibi durmuş ve hiçbir baskıya boyun eğmemiştir. Kendi partisinin gazetesi her gün hakaretlere varan yazılarla Sertoğlu’nu KOP sürecinde aldığı kararlar yüzünden eleştirmiş ve manşetlere taşıyarak yıpratmak istemiştir. İşte tüm bu olaylar yaşanırken yine duruşundan taviz vermeyen Sertoğlu’nu tebrik etmeden geçemeyeceğim. Sözün bitti yerde adaylıktan çekilerek, doğru olanı yaptı.

UBP kendi çıkardığı ve göğsünü gere gere açıkladığı adayının yanında duramadı. Sertoğlu’nun yanında olanlar kadar olmayanlar da vardı. UBP, en favori adayına sahip çıkamadı ve kapı eşiğinde bekleyen başka bir adayı çıkarmak adına Sertoğlu’nu harcandı.

Aslında beklide yürüttüğü görev ve üstlendiği misyon bakımından çok daha iyi konumda olan Sertoğlu için geri çekilmek akıllıca oldu. Sertoğlu’nun hangi makamda oturduğu ya da görev üstlendiği önemli değildir, önemli olan oturacağı makamda yapacakları ve üstleneceği görevlerdir.

Şimdi her şey çok daha da kolay olacak. Yani CTP bu yarışı başlamadan alacaktır.

Gerçi yiğidi öldür hakkını yeme derler. TDP’nin adayı Mehmet Harmancı’nın da bu yarışta çok ciddi oylar alacağını düşünüyorum. Belki de ipi göğüsleyecek tek isim bile olabilir.

Gelelim UBP adayı olan ve kapı ardında Sertoğlu’nun adaylıktan çekilmesini bekleyen Deniz Dana’ya. İki üç ay Lefkoşa Belediye Başkan vekilliği yaptı diye bu işi başaracağına inananlardan değilim. Tam aksine Lefkoşa’nın daha güçlü bir isme ihtiyacı vardı. Bugün kapı ardında bekleyerek bir anda ortaya çıkan Deniz Dana ismi UBP’ye çok şey kaybettirecektir. Hasan Sertoğlu gibi bir isimden sonra Deniz Dana isminin gündeme oturması hem Sertoğlu’nu sevenler hem de Lefkoşalı tarafından ne kadar benimsenecek orası da ayrı konu.

UBP kendi eli ile Lefkoşa’yı teslim etti. Belediye seçimlerindeki en kritik belediye olan Başken Lefkoşa Türk Belediyesi tüm partiler için en önemli belediyedir. LTB hem konum itibarı hem de uluslar arası tanınmışlık açısından oldukça artı yöndedir. Kaldı ki seçimden sonra toparlanma sürecine girecek olan LTB için öncelikli hedef, var olan yapının sürdürülebilmesi için gerekli çalışmaların yapılması yönündedir. Yani gemi şuan aldığı sulardan arınmaya başladı ve batmaktan kurtuldu.

Bu geminin denizde yeniden yüzdürülmesi şarttır. Bu da gemide hasar gören yerlerin yeniden gözden geçirilip, sağlamlaştırılması ile olabilecek bir iştir. Yani Kadri Fellahoğlu kısacık sürede geminin aldığı suları boşaltmak için çaba sarf etmiştir. Bu sular yavaş yavaş azalmakta ve gemi yüzdürülmeye hazır hale gelmektedir. İş seçimden sonra gelecek olan yeni başkanın gemiyi yeniden gözden geçirip, tamir etmesine bağlıdır. Seçimden sonra seçilen başkan adayı gemiyi yüzdürmeyi başarırsa gemi kıyıya ulaşarak kurtulur, eğer başaramazsa gemi içindekilerle denizin dibine vurarak batar. İşte olay bundan ibarettir.