Sanayi devrimi hiç şüphesiz üretim anlamında bizlere çok şey kazandırdı. Bir anda çoğalan fabrikalar, aletler, insanların yerini alan makineler ve saymakla bitiremeyeceğimiz birçok avantaj getirdi beraberinde.
Peki ya bizden götürdükleri?
İnsanoğlunun bitip tükenmek bilmeyen istekleri değil mi aslında doğanın katledilmesine neden olan. Her yeni teknoloji insan yararına birçok fayda getirmenin yanında doğanın da zarar görmesine neden olmuştur.

Fabrikaların bacalarından atmosfere yayılan gazlara ne demeli. Birçok fabrikanın enerji ihtiyacı bugünün şartlarında dahi fosil yakıtlardan sağlanıyor. Tabii ki bu da bol bol karbondioksit üretimini beraberinde getiriyor. İlk başlarda bu durum bilimsel olarak ortaya konmadığından karbondioksit artışını engellemek adına pek de fazla kafa yorulmuyordu. Filtre sistemleri de yoktu. Bunun sonucunda ne zaman ki atmosferdeki gazların dengesi bozuldu ve beraberinde sıkıntılar yaşandı, insanoğlu bunlara dur demenin yollarını aramak için de kolları sıvadı. Ayrıca endüstriyel üretim amacıyla sürekli tahrip edilen ormanlar da bu duruma tuz biber ekmiştir. Ağaçlar besin üretimi olan fotosentez sırasında atmosferin karbondioksitini kullanmaktadırlar. Bunu kullanacak ağaç olmayınca da elbet atmosferdeki fazla karbondioksitin azalmasını bekleyemiyoruz.

Fosil yakıtlar yandığında açığa birçok gaz çıkmaktadır. Bu gazlardan; floroklorohidrokarbon, kükürt dioksitler, metan ve diğer iz gazlarla özellikle karbondioksit ,sera etkisine neden olan gazlardır. Bu gazların da atmosferde birikmesi sonucunda dünya ısınmaktadır. Prensip olarak; güneşten gelen ışık ışınları, dünya yüzeyine çarparak tekrar atmosfere geri dönmektedir fakat karbondioksit gazının artışı, güneşten dünyamıza gelen ışık ışınlarının atmosfere geri dönüşünü engellemekte ve bu ışık ışınlarının tekrar dünyaya dönmesine neden olmaktadır. Bu durum dünyanın bir sera gibi ısınmasına yani hava sıcaklıklarının yükselmesine neden olmaktadır. Peki; en basitinden bu durumun dünya açısından yaratabileceği olumsuz etiklere bakacak olursak, sıcaklığın artışına bağlı olarak buzullar eriyecek ve deniz su seviyesi buna bağlı artacaktır. Küresel ısınma ayrıca beraberinde küresel iklim değişikliklerini buna bağlı selleri, fırtınaları ve benzeri birçok olayı getirecektir…

Günümüzde yeşil enerji olarak kabul edilen yenilenebilir enerji kaynaklarının (güneş, rüzgar) fosil yakıtlar yerine daha çok tercih edilmesi doğa adına sevindirici olaylardan biridir. İnsanoğlu fosil yakıtların elbet tükeneceğinin farkında ve enerji ihtiyacını karşılamak adına sürekli bilimsel arayışlar içinde yenilikler bulma çabasında. Ülkemizde yenilebilir enerji kaynaklarının kullanımını destekleyen politikalar yeni yeni konuşulur ve de uygulanır olmaya başlamıştır. Umarım daha da iyi noktalara ulaşır. Malum Kıbrıs’ta güneş bol rüzgar alan yerler çok. Neden biz de bu yeniliklere ayak uydurmayalım? Tabii ki de uyduracağız ve daha güzel daha yeşil bir ada için hep birlikte çalışacağız.

Geçtiğimiz Çarşamba günü Yakın Doğu Koleji öğrenci ve öğretmenleri küresel ısınma konusunda farkındalık yaratmak için Küresel Isınma Farkındalık Günü düzenlediler. Etkinlik kapsamında bazı öğrenciler; küresel ısınma konusunda sunumlar hazırladılar ve etkinliği ziyarete gelen ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerini hazırladıkları konular hakkında bilgilendirdiler. Böylesine anlamlı etkinliklerin okullarda sürekli düzenlenmesini savunanlardanım. Bu yolla hem konuya dikkat çekilmiş oldu hem de öğrencilerin öğrencilerden öğrenmeleri sağlanmış oldu. Yenilenebilir enerji kaynaklarının da kurulması ve uygulanması konusunda ünlü Kıbrıs’lı fizikçi Osman Zorba da katkı koydu. Bunun yanında sosyal bilgiler başkanı Halil Selçuk ve müzik öğretmenleri Gümrah Alasya ve Ertaç Uçaner’in hazırladıkları küresel ısınma ve müzik köşesi oldukça ilgiyle izlenen sunumlar arasında yer aldı. Etkinlik kapsamında ayrıca benim yönetimimdeki Yakın Doğu Koleji Lise Fotoğrafçılık Kulübü de yakın zaman önce kaybettiğimiz eğitimci ve doğa fotoğrafçısı Süleyman Oğuz’un doğa fotoğraflarından oluşan bir sergi açtı. YDK Lise Fotoğrafçılık Kulübü küresel ısınma devam ederse bu güzellikler yok olacak dedi. Umuyorum ki çevre adına bu tarz etkinlikler devamlılık kazanır ve öğrencilerin bu yolla bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesine katkı sağlar.
Herkese iyi bir hafta sonu dilerim…