Bugün, gözümüz kulağımız hem mahkemede hem de mecliste olacak.
Mahkeme istinaf davasını görüşmeye başlarken, mecliste de Başbakanlık bütçesi tartışılacak.
En fazla tartışma da bugün yapılacak.
Çünkü, Kaşif ve ekibi günlerdir bugünü bekliyor, hamle yapmaya hazırlanıyor.
İkinci tura gitmeyen Başbakan’a karşı bugün bir eylem olabilir mi, ya da bütçenin geçmemesi için akşam saatlerinde yapılacak olan oylama da bütçe muhalefetin insafına bırakılır mı bunu hep birlikte göreceğiz ama, ipler he ne kadar şimdilik Kaşif’in elinde gibi gözükse de, eğer bu tür eylem gerçekleşirse, İrsen bey daha büyük bir bomba patlatabilir.

Kaşif ve ekibi, Başbakanlık, Ekonomi ve Bayındırlık bütçelerine şerh koymayı tartışırken, Küçük cephesinde de artık ‘erken seçim’ alternatifi konuşulmaya başlandı.
Başbakan’ın yanında bulunan hemen herkes artık, Kaşif’in böyle bir eylemi sonrasında ‘erken seçim’ açıklaması yapılmasını istiyor.
İrsen bey her ne kadar erken seçimi göze alamasa şu anda ekibinin baskısı adlında.
Zaten, Başbakanlığın alt katındaki çalışmalar yoğun bir şekilde devam ederken, kimileri bunu ikinci tura, kimileri de erken seçime yorumlamaya başladı bile.

Peki, daha henüz Türkiye ile bir program imza altına alınmışken, İrsen bey böyle bir hamleye cesaret edebilir mi?
Hoş, artık bu işin cesaretle filan ilgisi yok!
Bugün, Başbakanlık bütçesi onaylanamazsa, sırada Ekonomi ve bayındırlık bütçeleri var.
Bütçesi onaylanmayan bir başbakan, kamuoyunda biraz ‘devrik başbakan’ olarak anılacağından, eğer İrsen bey bu akşam parti meclisini toplayıp, ‘erken genel seçim’ derse, benim için sürpriz olmayacak.
Zaten İrsen bey de böyle bir cesaret gösteremezse, kan kaybı da hızla artacak.

Lefkoşa Kaza Mahkemesi alınan ara emri ile İrsen beyin UBP genel başkanlık yetkilerini dondurdu.
Onun böyle bir karar alıp açıklaması imkansız görülüyor.
Ama halen parti genel sekreteri Fuat Namsoy, genel başkanın yetkileriyle donatılmış durumda ve İrsen beyin hukuken söyleyemeyeceklerini pek ala kendisi söyleyebilir ve ‘erken seçim’ deyip İrsen bey adına hodri meydan çekebilir.
Bur gerçekleşirse de işte asıl o zaman kızılca kıyamet kopacak.
Zira, İrsen beye yakın kaynaklar erken seçim kararı çıktığı anda iki ay içinde seçime gidileceğini söylüyor.
Buna bir de milletvekili adaylarının parti MYK’sı tarafından belirlenme ihtimali olduğunu eklerseniz, Kaşif ve ekibine ağır bir darbe vurulabilir.

Bunların hepsi de varsayımlardır.
Daha da öte, UBP cephesinde konuşulanlar, yorumlananlar hatta büyük tartışmalar yaratan sohbetlerdir.
Ahmet Kaşif’in ‘bütçe’ silahı kullanmasıyla, İrsen Küçük’ün de ‘erken seçim’ silahını devreye koyması beklenmekte ve bu nedenle bugünkü Başbakanlık bütçesi hiç olmadığı kadar önem taşımaktadır.
Kaşif, parti tabanı tepkisini göze alıp bu silahı kullanabilirse, İrsen bey de hükümete el sallama riskini göze alıp erken seçim derse, çok daha hareketli günler bizi bekliyor demektir.
Bugünkü mübarek gün onun için çok önemli…




MESAJ KUTUSU

Sayın Ejder ASLANBABA
, Başbakanlık’ta size tahsis edilen Dış Türkler Masası’nı terk ettiğiniz ve artık kapıdan bile içeri girmediğiniz söyleniyor. Sırf bu iş için siz parti değiştirmemiş miydiniz?

Sayın Tağmaç ÇANKAYA, devletten kullanılmış kağıtları toplamak için teşvik aldınız ama birkaç hafta toplayıp sonra vazgeçtiniz. Eski gazete biriktiren kurum ve kişilerden tepki mesajları geliyor.

Sayın Mustafa ARABACIOĞLU, DP’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak şimdiden isminizin belirlendiğini öğrendik. Bunu siyasetle barıştınız ve devam kararı aldığınız yönünde değerlendirebilir miyiz? Hayırlı olsun.

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, bütçe görüşmelerinde kürsüye çıkıp ‘memleketi bitirdik’ diyen ve bu suçtan üstüne de pay alan tek siyasetçi olarak epey göz doldurdunuz. Okuyucudan bu konuda tebrik mesajlarınız var.

Sayın İrsen KÜÇÜK,
Süreyya Gürses’i öyle bir üzmüşsünüz ki gittiği her yerde şikayet ediyor. Eğer gönlünü almazsanız kurultayda sadece kendi oyunu değil çok sayıda oyu diğer tarafa yönlendirecekmiş.

Sayın Reşat AKAR, sizin başarılı muhabir arkadaşlar TAK sınavında da başarılı olunca yakında ayrılık görüldü diyorlar. Kızmayın aksine gurur duyun, siz yenilerini mutlaka yetiştirirsiniz.

Sayın Turgay AVCI,
UBP’den çok yakında hiç beklemediğiniz bir teklif alabilirsiniz. Beyin takımı zehir gibi çalışıyor, yeni formüller üretiyor. Yeter ki ufukta seçim gözüksün.

Sayın Sezai SEZEN, sizin köyde ne konuşursanız, kiminle bir görüş paylaşırsanız anında telefonlar işlemeye başlıyor. Artık pusulayı Saray yönüne çevirdiğiniz ve olası ikinci turda İrsen beyden desteğinizi çekeceğinizi duyduk. Sabırlar taştı desenize…

Sayın Ulaş KIVILCIM,
süresiz izin günleri nasıl geçiyor? Kurultay için yoğun mesai yaptığınız söyleniyor. Böyle devlet dünyanın başka neresinde bulunur değil mi?

Sayın Erdoğan MANİ
, dün Taşkınköy’de küçük bir trafik kazası geçirmişsiniz. Büyük geçmiş olsun. Allah beterinden saklasın.

Sayın Cafer GÜRCAFER
, Güney Kıbrıs’ta işler epey iyi gidiyormuş. Yıllardır peşinde olduğunuz gemiyi de satın alıp gazino için dizayn ediyormuşsunuz. KKTC sularına da demir atacak mısınız?

Sayın Volkan ÇANAKÇI,
İrsen bey ikinci tur için sizden çok şey bekliyor. Ekibin önemli isimlerinden birisi olarak delegeleri yakın kontrolde tutuyormuşsunuz. Bu sıralar değil iple zincirle bağlamak lazım değil mi?

Sayın Öcal TOPAL
, Başbakanlığın alt kattaki operasyon bölümünün mefruşat ve elektronik donanımını tamamen siz yapmışsınız. Bağışta mı bulundunuz yoksa faturalı mı merak konusu olmuş.

Sayın Faiz SUCUOĞLU,
çok yakında deniz aşırı bir yerden gelenler kapınızı çalacak ve kurultay kararınızı bir kez daha gözden geçirmeniz istenecek. Ama gece yarısı mı olur yoksa sabah kahvaltısına mı gelirler işte onu öğrenemedik.

Sayın Alican KABAKÇI, sizi bildik bileli sokağa ineceğinizi söylerseniz de inince de hemen tatlı sözlere kanar tarlaya geri dönersiniz. Tarımcı kesimi siyasetçilerle bu kadar haşır neşir olursa olacağı da budur değil mi?

Sayın Akın AKTUNÇ, kurultay öncesinin aranılan isimlerinden birisi olarak bu süreçte epey sessiz kaldığınız gözlemleniyor. Yoksa artık yer altına mı girdiniz de bize sizden bir haber gelmiyor.

Sayın Halil FALYALI, gözünüzden önemli bir ameliyat geçirdiğinizi öğrendik. Büyük geçmiş olsun. Desenize Saray’ın gözüne geldiniz. Meral hanım bir okuyup üflesin bir şeyciğiniz kalmaz.

Sayın Ahmet KESKİN, müsteşarlık için ilk girişiminiz başarısız oldu ama önümüzdeki günlerde yeni taktikler deneyeceğinizi öğrendik. Bu yaştan sonra başka işiniz kalmadı mı Allah aşkına, mahalleye gidip torun baksanız daha iyi değil mi?

Sayın Ali Rıza USLUER,
bölgede kontrol biraz daha elinizden kaçacak gibi görülüyor. Artık gelen telefonlara bakmayıp, sabır çekmeye başlamışsınız. Bu arada beyaz eşya satışları nasıl gidiyor?

Sayın Halil ESENDAĞLI,
İrsen beyi yalnız bırakmamak için yemin ettiğinizi öğrendik. Gerçek dostlar kötü günde belli olur değil mi? Bu arada yeni cipiniz hayırlı ve uğurlu olsun. Kazasız belasız sürüşler dileriz.

Sayın Sermed EMİN, Irak’ta pasaport sahibi olmak için birlerce dolar rüşvet vermek zorunda kalmışsınız. Siz görmeyeli hemşeriler iyice aç gözlü olmuş desenize. Bu arada eliniz de boş gelmiş, tepki var bilesiniz.




Günün Fıkrası

Kadının eli…

Fransız erkeğine sormuşlar.
“Kadının elini niye öpersiniz?” diye.
Fransız cevaplamış:
“Kadına saygı duyarım. Erkek ile bir bütünü tamamlar.”
Alman erkeğine sormuşlar. “Kadının elini niye öpersiniz?”
Alman cevaplamış:
“Kadın kutsaldır. Hayatın devamını sağlar, doğurur.”
Türk erkeğine sormuşlar. “Kadının elini niye öpersiniz?”
Türk erkeği cevaplamış;
“- Bir yerden başlamak lazım!”