19 Nisan dananın kuyruğunun kopacağı gün.

Herkes adaylar hakkında az çok fikir sahibi. Kimin nasıl bir aday olduğunun farkında olan bir halk var artık. Yani bilinçli ve ne istediğini bilen bir halk bu seçimlerde kimi cumhurbaşkanı görmek isterse onu seçecek.

Çok güçlü isimlerin bir araya gelmesinden dolayı kimin daha önde olacağı kestirilemiyor. Elbette ki adayların her biri kazanacağına inanarak bu seçime girdi ama yine de son güne kadar sonuç tahminler çerçevesinde belirsizlikle kalacak.

Kendice çalışmalarını sürdüren adaylarımız ziyaretlerine ve düşüncelerini aktarmaya devam ediyor.

Evet, 19 Nisan Kıbrıs Türk halkı için çok önemli bir gün. Ülkenin geleceğini emanet edeceğimiz adayı belirleme günü olarak tarihe geçecek. Bunla birlikte beklide ikinci tura kalınacak ve bir o kadar daha heyecanla geçecek olan bir seçim yaşanacak.

Tabi tüm bunlardan bahsederek halkın bu seçimlere ilgisinin az olduğunu da gözlemlemedik değil hani.

Halk artık usanmış durumda. Halkın siyasilere güveni kalmadı. Güveni bırakın inançları yok oldu. Umut ettikleri siyasiler, halka hayal kırıklıkları yaşattı. Herkes koltuğa gelene kadar. Verilen sözlerin unutulduğu, tamamen çıkar dünyasına dönen siyaset halkın gözünde siyasilere güvenin yitirilmesini sağladı.

Tüm bunların yanında inanarak seçime çalışanların sayısı da az. Yani eskiden cumhurbaşkanı adayı çıktığı zaman büyük heyecan duyulurdu. Sokaktaki insan sayısı daha fazlaydı. Şimdilerde konuşmaya korkan insanları görür olduk. Düşündüğünü söylemekten korkan ya da savunduğu adayın adını açıklamaktan çekinen insanlar görüyoruz.

Herkes birbirine gebe kalmış durumda!

Sevgili Serdar Denktaş’ın kulaklarını çınlatmak isterim. Adayımız yok ama desteğimiz Sayın Cumhurbaşkanımız Derviş Eroğlu’dur dedikten sonra kaç kez Derviş Eroğlu’nun yanında yer almıştır? Ya da sayın Mehmetali Talat, Sibel Siber’i sonuna kadar destekleyeceğim demesine rağmen neden seçim çalışmalarında ortalarda yok?

Serdar Beyin bu ne ilk ne de son davranışı. Yani Belediye seçimlerinde de ayni taktikle destek beyan etmiş ve sonra geri çekilerek pasif halde çalışmalarını sürdürmüştü. Böylece UBP yerel seçimlerde Lefkoşa’da hüsranla seçimi sonuçlandırmıştı. Ayni şey şimdilerde cumhurbaşkanlığı seçimi için de hissedilmeye ve dile gelmeye başladı. Diğer taraftan da Sayın Talat’ın hedeflediği yere ulaşması için Sibel Hanıma destek beyan etmesi ve ortada olmaması Serdar beyin taktiği ile bağdaşmaktadır.

Yani hedefe varmak adına destek beyan ederek ortadan kaybolanların sayısı dün bir iken bugün iki oldu. Kısmet üçe!!!