Trafik ve mesai saatleri konusunda basın toplantısı düzenleyen Kamber, Girne-Değirmenlik dağ yolunda meydana gelen trafik kazasını “göstere göstere gelen bir facia” olarak niteledi ve Oda olarak gençlerin eylemlerini desteklediklerini söyledi.
Kamber, “Canlarımızın yitmesine sebep olan bu olaya bir günde, bir yılda gelinmedi. Bu şekilde devam etmesi halinde, dün olduğu gibi daha büyük ve üzücü olaylarla karşı karşıya kalabiliriz” dedi.
Toplumsal duyarlılığın sürekli kılınmasının kazaların önlenmesi açısından önemini vurgulayan Kamber, “Saman alevi şeklinde yanıp sönen tepkiler, herkesin bildiği gibi ne trafik konusunda ne de başka diğer alanlarda sorun çözmeye yeter” dedi.
PROFESYONEL SÜRÜŞ EHLİYETİ
Kamber, Odanın uzun süredir üzerinde çalıştığı profesyonel sürüş ehliyetleri konusunda protokol imzalama aşamasına geldiklerini söyledi.
Hükümet tarafından yapılan çalışma ve okul saatlerindeki değişikliğin ve 5 tonun üzerindeki araçların trafiğe çıkış saatlerindeki düzenlemenin trafik güvenliğinde bazı noktalara geçici çözümler üretse de meselenin bütün boyutlarını kapsamadığı için sıkıntıları aşmaya yetmeyeceğini belirten Kamber, Oda’ya göre meselenin birkaç boyutunun bulunduğunu kaydetti.
TRAFİK GÜVENLİĞİNDEKİ SORUNLAR
Kamber, saatlerin coğrafi saate çekilmesi gerektiğini, yaz saati uygulamasının devamının taşımacılık, mesai yapanlar ve toplumun tüm kesimleri üzerinde sosyolojik ve psikolojik olarak olumsuz etkiler bıraktığını kaydetti.
YÜK TAŞIMACILIĞINDA CİDDİ SORUNLAR
Yük taşımacılığına bağlı olarak yollarda fiziksel sıkıntılar yaşandığını ve bu durumun trafikte can güvenliğini ciddi boyutta tehdit ettiğini kaydeden Kamber, kamu taşımacılığı ve yük taşımacılığında ehliyet verme sistemlerinin yeterince çağdaş olmadığını savundu.
Devlet, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ile üniversite temsilcilerinin sorunlara temelden çözüm bulunması amacıyla ivedilikle bir araya gelme çağrısında bulunan Kamber, Oda’nın üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu söyledi.
TULGA
KTEZO Genel Koordinatörü Hürrem Tulga da, trafik sürat kameralarının konduğu 2007’den sonra trafik güvenliğini arttıracak bir düzenleme yapılmadığını, yolların ve çizgilerinin kalitesiz oluşunun yollarda “güvensiz bir yapı oluştuğunu” söyledi.
TONAJ SINIRLAMASINA UYULMUYOR
Yük taşımacılığının yol güvenliğini olumsuz etkilediğini anlatan Tulga, “Yük taşımacılığında yolların bozulmasını engelleyen tonaj sınırlamasına şirketler uymamakta, devlet de buna göz yummaktadır” dedi.
Tulga, “20 ton yerine 30 ton, 30 ton yerine 40 ton, hem kamyonların hem de yolların kaldırma kapasitelerinin üzerinde taşımacılık yapılmaktadır. Yolların bu kadar bozuk olmasının nedenlerinden bir tanesi de budur” dedi.
Bunun muazzam bir haksız rekabeti de yanında getirdiğini kaydeden Tulga, bu konuda gerekli denetimlerin arttırılması gerektiğini söyledi ve yük kamyonlarının yola çıkmasına taş ocaklarında tartıldıktan sonra izin verilmesini önerdi.
YOLLAR GÜÇLENDİRİLEREK TAMİR EDİLMELİ
Bozuk yolların güçlendirilerek tamir edilmesi çağrısında da bulunan Tulga, özellikle Girne-Değirmenlik dağ yolunun acilen bakıma alınması, Lefkoşa çevre yolunun derhal açılması ve kamyonların bu yola yönlendirilmesi, Girne çevre yolunun doğu kısmının tamamlanması gerektiğini söyledi.
Tulga, “Şehir içinde bu kadar büyük araç olması trafik ve can güvenliği için büyük sorun yaratmaktadır” dedi.
YOL ÇİZGİLERİ KALİTESİZ
Yol çizgilerinin kalitesiz bir boya ile çizilmesinden dolayı kısa zamanda solduğunu ve görünmez hale geldiğini kaydeden Tulga, yollarda karanlıkta parlayacak ve uzun süre dayanacak boyaların kullanılmasının zorunlu kılınması, yol kenarlarında ışığı yansıtma kapasitesi yüksek ürünler kullanılması gerektiğini belirtti.
Tulga, “Giydirilmeyen ve koyu renkli asfaltlar, karanlıkta ve kötü havalarda en büyük kaza sebebidir” dedi.
“YETERLİ EĞİTİM VERİLMEDEN EHLİYET VERİLİYOR”
“Kamu taşımacılığı yapan kişilere ve özellikle kamyon sürücülerine ehliyetlerin yeterli eğitim ve deneyim gözetilmeden” verildiğini savunan Tulga, ehliyet eğitim saatlerinin yetersizdir, müfredatın da çok basit olduğunu iddia etti.
Tulga, Avrupa Birliği standartlarında sürüş eğitimi içeren çalışmalarını da hayata geçirime noktasına getirdiklerini söyledi.
Kamyonet sürmek için kamyon ehliyeti almak zorunluluğuna da değinen Tulga, “Sürüşü kolay olan, ağır yük taşımayan, trafikte herhangi bir arabadan çok da farklı olmayan kamyonetleri sürebilmek için ağır vasıta ehliyeti aldırmanın bir anlamı yoktur” dedi.
BKKTC’ye göre farklı trafik uygulamalarının bulunduğu ülkelerden alınan ehliyetlere denklik verilmesinin de yanlış olduğunu kaydeden Tulga, iş araçlarının muayenelerinin de Avrupa Birliği standartlarına göre yapılması gerektiğini belirtti. Tulga, belli bir yaşın üzerindeki araçların piyasadan çekilmesi ve yenilenmesi için bu yöndeki kredi politikaların devam ettirilmesi gerektiğini kaydetti.
CEP TELEFONUYLA KONUŞMAYA ÖNLEM
Hürrem Tulga, trafikte cep telefonu ile konuşmadan kaynaklanan tehlikeleri azaltmak için tüm iş araçlarında hoparlör ve bluetooth sistemin zorunlu kılınması gerektiğini de belirtti.
Avrupa Saat Dilimi uygulaması konusunda da Tulga, “Mutlaka bu coğrafi olaya uyulmalıdır” dedi.
Girne-Değirmenlik dağ yolunun ulaşımının güvenli olamadığını kaydeden Tulga, hükümetin, bu yolla ilgili sektörlerin de katılımıyla bir karar üretilmesini istediklerini söyledi
Editör: TE Bilisim
