Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) Maliye eski Bakanı Ahmet Uzun, partiyi yöneten kadroların popülizm yaptığını savundu, sert açıklamalarda bulundu. Bugün parti yönetimindeki şahısların geçmişte de yönetimde olduğunu anımsatan Uzun, 5 yıl öncesine dönerek “Bana Asil Nadir’in üzerine yürü dediler, sonra da gidip kendisinden özür dilediler” diyerek tepkisini orataya koydu.

Ahmet Uzun AS TV’de yayımlanan ‘Aytuğ Türkkan ile Günaydın Çözüm’ programına katılarak şok ifşaatlarda bulundu.
Maliye Bakanı olduğu dönemde, parti yönetiminin kendisine “Asil Nadir’in üzerine yürümekten mi korkan” dediğini, kendisinin de bu konuda ‘ortak karar’ talep ettiğini söyledi. Uzun, bu konuda şunları söyledi:

“Korkmam ama sonuçta güçlü biri, medya önemli... Partide konuştuk ve konunun üzerine yürüme konusunda karar alındı. Niyetimiz oraya bir kayyum atamak ve bu kişi vasıtasıyla orayı çalıştırmak. Çünkü borcu sadece vergi borcu değil, devlete başka borçları da vardı. Bu arada erken seçim kararı da vurdu bu olayın üzerine. Sağcısı solcusu Asil Nadir’i korumaya aldı. Sonrasında kendi arkadaşlarım bana ‘çekil’ dedi... Asil Nadir bu olaylar sonrası hem bize hem partiye küstü! Popülizm o kadar alıp başını gitti ki; ne oldu biliyor musunuz, gidip Asil Nadir’den özür dilediler. Benim arkadaşlarım. O gün de yönetimdeydiler şimdi de yönetimdedir bu arkadaşlar. Bana “üzerine yürü” deyip sonra da özür dilediler. Yoldaşlık kavramında bunlar sırıtan olaylardır. Bana “dur” dedin, neden gidip özür diledin. Özür dileyecek bir şey varsaydı beni de götürseydiniz özür dilemeye.”

Kutlay Erk’i eleştirdi
“Popülizm konusunda Derviş Eroğlu’ndan şikayet ederken, Allah bize İrsen Küçük’ü gönderdi. Beterin beteri var mesajı verdi. Şimdi de sanki Küçük’ü aklarcasına “alın aha İrsen mi Özkan mı?” noktasına geldik. İçim sızlıyor benim partimin yöneticileri bunları göremiyor, sanki her şey güllük gülistanlıkmış gibi davranılıyor” diyen Ahmet Uzun, CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk’in, DİYALOG gazetesinde yer alan açıklamalarını da eleştirdi. Uzun şöyle dedi:
“Sayın Genel Sekreter, ‘Mehmet Ali Talat’ın parti ile bağı yok, sadece ahbaplık ilişkimiz var’ şeklinde bir açıklama yaptı. Hade yahu! Yani bu partiye terini, gözyaşını, kanını akıtan insanları sen kestirip attın... Sen Talat’ı attığına göre, bizim gibileri çoktan sildin demektir. Sen ve bariyan idare edeceksin bu partiyi. O zaman partinin boyu da o kadar olur. Yani partinin yarısını kullanman demektir. Bu vefa mı?”

Ahmet Uzun parti içerisinde yaşanan cumhurbaşkanı adayı kim olacak şeklindeki tartışmayı da yanlış bulduğunu ifade ederek parti yönetimine eleştiride bulundu.

“Sibel Siber saygı duyduğum ve sevdiğim bir isimdir. “Adayım” dediyse mutlaka birileri partide bu yönde telkinde bulunmuştur kendisine. Bu yapılabilir mi yapılır ama parti yönetimi bu mu? Kendi adaylarının posasını sıkıp sokağa mı atacaksın? Neredeyse cumhurbaşkanlığı için mülakat açacaklar. Sözlü yazılı sınav yapacaklar, geçeni de cumhurbaşkanı mı yapacaklar? Sen kendi adayın ile ilgili bu derece tereddütlerin olursa, vatandaş da bunu görür. Varsa iç hesaplaşman onu kimseye duyurmadan yapacaksın. Böyle demokrasi olmaz! Kendi adaylarını dövüyorsun, sonra da kamuoyunun önüne koyacaksın.

Bu kurumu sen yönetmek istiyorsun diye senden önceki tüm yönticilerin üzerine çarpı koyacaksın da rahatlayacaksın. Bu kadar güvenin yok mu senin kendi kendine. Gelip sandalyeyi mi çekecekler altından? Herkesi ittiler şimdi de Mehmet Ali’yi itiyorlar. Nedir düşünce, küçük olsun benim olsun! Sayın Talat’ın tartışılmadan aday olması gerekir.”

Yönetim başarısız

Mevcut parti yönetiminin partiyi yönetmekten aciz duruma düştüğünü savunan Ahmet Uzun, “Yerel seçimde başarısızlık var. Lefkoşa, Mağusa, Girne kaybedildi, “hedefimiz 14’tü onu bulduk başarılıyız” demek toplumu aptal yerine koymaktır. Sen açıkgözsün? Ülke yönetiminde de başarısızlık vardır. Zaten referandum sonucu tek başına istifayı gerektirir.” 

DİYALOG GAZETESİ
Editör: TE Bilisim