Mesajında Kıbrıs Türk Halkı’nın varoluş mücadelesinde 8 Ağustos 1964 tarihinin çok önemli bir dönüm noktası olduğuna işaret eden Ahmet Savaşan, üniversite eğitimlerini yarıda bırakarak Erenköy’e direniş için koşan ve bölge halkıyla omuz omuza mücadele vererek stratejik bir köprübaşını tutan öğrencilerin, 20 Temmuz Barış Harekatı’na ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluşuna giden yolun temel taşlarını oluşturduğunu vurguladı.
Öğrencilerin Erenköy’de etrafı kuşatılmış, aileleriyle bağlantısı olmayan, sarp ve dağlık bir bölgede yöre halkıyla birlikte mücadele ettiğini belirten Savaşan, çoğunun asker olmadığı için silahları tanımadığını, bir kısmının 2-3 haftalık atış eğitimiyle silah kuşanarak, doğru düzgün, planlı askeri organizasyon, kumanda merkezi olmadan, mevzi bile denemeyecek düzenekler içinde direndiğini anımsattı.
Erenköy Direnişi’nin insani boyutlarının genç kuşaklara yeterince aktarılamadığını söyleyen Savaşan, şunları kaydetti:
“Bu önemli destanda; başta Türkiye'mizden olmak üzere tahsillerini yarıda bırakarak Erenköy'e çıkan o günün beş yüz civarındaki gencini, iki yüz civarındaki mücahidimiz ile cefakar kadınlarımız yanında bölge halkını bu günlere gelmemizde ve devletimize kavuşmamızda verdikleri olağan üstü mücadeleden ötürü saygı ve minnetle anıyor, hayatta olmayanlara Allah’tan rahmet diliyoruz”
