Özel sektörün kar amacıyla hareket ettiğini ve istenirse kendisini denetimden de uzak tutabileceğini göstermiştir. Yıllarca hükümet edenlerin özelleştirme, göç yasası, hizmet alımı, partizanlık uygulamaları ve kamuya yatırım yapılmaması, kamusal hizmetleri özel sektöre peşkeş çekmesi ile karları artan şirketler “Güç Delisi” olmuştur.

Yaşananlar, kamu alanında doktor, öğretmene yatırım yapmayan, yeterli kadro açmadan özel sektöre kamusal hizmetleri peşkeş çeken, kamusal hizmetleri taşeronlaştıran, niteliksizleştiren anlayışın nerelere yol açacağı bir kez daha ortaya konmuştur.

Uzlaşma yoluyla, idare et mantığı ile siyaset çıkarını koruma anlayışı ile özel sektör karını korumaya yönelik formülü ve yüzsüzlüğe devam etmesi sağlanmaktadır.

Bu ülkenin kaynaklarını yaratan büyük çoğunluğa, kamusal hizmet olan sağlık ve eğitimi “Devlet”, özel sektörden daha nitelikli hale getirmek için uğraş içerisinde girerek, gözden çıkarmayarak, kar amaçlı şirketlerin bu alanlarda tekelleşip, sadece parası olana sağlık ve eğitim hakkını lüks hizmet haline dönüştürmesi engellenmektedir.

CTP-DP Hükümeti, kamuya göç yasası, taşeronlaşma, özelleştirme ile yaratılan sistemin destekçisi olmaya yönelmeye devam etmektedir. Yapılan hataların muhasebesini yapmamıştır. Sn. Eroğlu politik rant için “Düşmanın düşmanı dostumdur” edalarında hareket etmektedir. Kar odaklı anlayışın, kamusal nitelikli hizmeti yok etmesine izin vermek, özel şirketlere kul olmak anlamı taşımaktadır. Yaratılan ucube rejimde, siyasi dengeler ve rantlarla görevini sürdürmeye çalışan, fosilleşmiş tartışmalar yapmak yerine, kamusal hizmetleri nasıl nitelikli, kamusal, parasız ve herkesin ulaşabileceği hizmetler haline dönüştürüleceği şartlar ortaya konmalıdır. Kamusal hizmetin nitelikli hale getirilmesi devlet yönetenlerinin sorunu olmalı, aymazlıktan kaçınılmalıdır.




Tahir GÖKÇEBEL
Başkan
Yönetim Kurulu (a.)
 
Editör: TE Bilisim