“ULUSLARARASI ALANDA YOKUZ”
Futbolda KOP açılımı ve bununla ilgili yaşanan tartışmaları değerlendiren Erhurman açmazın arttığını söyledi. Erhürman, gelinen aşamada, Türkiye ile sportif konularda ilişkinin kurulamadığı bir aşamaya gelindiğini şu sözlerle söyledi; “Biz aslında uluslararası alanda yokuz. Uluslararası alanda olmadığımız gibi en azından kendimizi eyleyebileceğimiz bir şekilde Türkiye Cumhuriyeti ile de doğru dürüst sportif ilişki kuramayız.
Bu konuda da aslında bir sürü sportif girişim de yapıldı. Ama biliyorsunuz çok tuhaf şeyler yaşadık, bu konuda gitgide daha kötüye gittik. Bir zamanlar burada Türkiye Cumhuriyeti milli takımı ile KKTC maç yapabilirken, şimdi Türkiye Futbol kulüpleri buralarda antrenman yapabilir mi diye tartışır noktayageldik. KTFF’nin içinde bulunduğu açmazı herkesin görmesi lazım. bu açmaz son yaşanan gelişmelerle birlikte daha da bir açmazlardı aslında.”
“MEMLEKETTE KİM MUHALİF OLDUYSA RUMCU DENDİ”
Erhürman, KOP üzerinden açılımı destekleyenlerin vatan hainliği ve Rumculuk’la suçlanmasına yönelik bir soruya da yanıt verdi. Erhürman, şunları kaydetti; “Bizim memlekette siyaset son 50 yıldır böyle yapılıyor. Yani bu memlekette solculara Rumcu dendi, federasyon isteyenlere Rumcu dendi. Bu memlekette kim muhalif olduysa Rumcu dendi.
Bu memlekette sağın içerisinden gelen UBP Belediye başkan adayı olmasının köşesinden dönem Sayın Hasan Sertoğlu gibi bir insana bile adeta Rumcu denmeye başladı. Bu bizim bildiğimiz bir hikayedir. Bu halk hala daha bu hikayeyi yutuyor mu diye sorarsanız bana göre yutmuyor. Ama yutanlar varsa bir daha sorgulamalılar bunu. Memlekette her karar anına geldiğimizde, her yeni bir karar açılımı yapmaya çalıştığımız da Rumculuk kelimesi ortaya çıkacaksa bu bir komedidir.”
“ÇÖZÜMLER ARANMAYA ÇALIŞILIR”
Oynanan sportif karşılaşmaların ülkeler için dünyada görünürlüğü artıran bir unsur olduğunu söyleyen Erhürman, “KOP’un altına giremeyiz” diyenlere de şu cevabı verdi; “Şu andaki karşı çıkış başka bir karşı çıkıştır ve bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bu memlekette biz ‘Rumlarla ilişki kurmayalım’ üzerinden bir politikayı sürdüremeyiz artık, çünkü derdimiz Rumlarla ilişki kurmak değil. Uluslararası ilişkiler birini sevmek, sevmemek üzerine kurulmaz. Bugün birbirinden nefret eden ülkeler yarın en ciddi iş birliğini yapabilir.
Bizim burada hedeflerimiz önemlidir. Bizim buradaki hedeflerimiz gençlerimizin uluslararası alanda spor yapabilmesidir. Bu vesile ile bizim Kıbrıs Türk halkı olarak görünürlüğümüzü sağlamak hedefimizdir. Bu hedef için herkesle görüşülür, herkesle müzakere yürütülür ve müzakerelerin sonucunda siyasi eşitlik diyeceğimiz o vazgeçilmeyecek temel ilke doğrultusunda çözümler aranmaya çalışılır.”
“BİRİLERİNİ ELEŞTİRİRKEN SOMUT KONUŞALIM”
Erhürman, ortada bir metin olmadığını ve bunun üzerinden tartışılmadığını söyleyerek siyasi eşitliğimizi sıkıntıya sokacak her türlü anlaşmaya kendisinin de karşı olacağını şu şekilde ifade etti; “Gerçekten siyasi eşitliğimizehalil getirecek bir şey varsa söz veriyorum ilk ben sizin programınızda buna karşı çıkacağım. Bu kadar yıl biz siyasi eşitlik için mücadele ettikten sonra ve BM Güvenlik Konseyinde siyasi eşitlik teyit edildikten sonra bu hakkımız uluslararası alanda tanındıktan sonra bu hakkımızdan ödün verilecek buna tabi ki karşı çıkacağım. Ama lütfen birilerini eleştirirken somut konuşalım.”
“TEK EGEMENLİK NEYDİ?”
KOP çatısı altına girmeyi eleştirenlere federasyon tezi ve 11 Şubat’ta imzalanan ortak metni incelemeleri tavsiyesinde de bulunan Erhürman, sözlerini şöyle tamamladı; “Tek egemenlik neydi? Federasyonun egemenliğiydi ve Kıbrıs Türk ile Rum halklarından neşet edecekti. Bizim aslında KOP’ta da üzerinde uğraştığımız formül o. Nedir o formül? İki halkın birlikte ortaya koyacağı, iradenin oluşturacağı bir birliktelikten bahsediyoruz. Yoksa birinin altına girmekten bahsetmiyoruz, aynen egemenlikte olduğu gibi ama ne dendi yıllarca? Tek egemenlik isteyenler, bizi Rum’un egemenliği altına sokmak istiyor.”
(STAR KIBRIS)
Editör: TE Bilisim
