Dün Meclis'te Elektriğin Türkiye'den kablo ile getirilmesi konusunda yapılan Genel Görüşmede, sorduğumuz sorulara, ortaya koyduğumuz görüşlere her zamanki gibi kapsamlı yanıt alamadık. Anlaşılan o ki, hükümet aynen Su Protokolunda aynen Kıta sahasını sınırlandırma anlaşmasında vd olduğu gibi, önüne konan her kağıdı sorgusuz sualsiz imzalayarak, Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını gözetme düşüncesi ile hareket etmeyecektir.
Elektrik Kablosu ile ilgili anlaşma yapmak için giden, Enerji Anlaşması ile dönen bir hükümet var karşımızda. Hem ne yaptığını bilmeyen hem de sorumlulukla hareket etmeyen.
Toplum, STÖ, Siyasi Partiler, Meclis kesinlikle umursamıyorlar. Ben yaparım olur diyorlar. Üstelik genel geçer açıklamalarla soruları yanıtsız bırakıyorlar.
Düzeni değiştirecekmiş Serdar bey. Varolan çarpık düzenin mimarları şimdi düzeni değiştireceğim diyor. Bu düzen evet değişmeli ancak Serdar beyin istediği gibi değil. Asla.
Hukukun üstünlüğüne dayalı, adil ve kalıcı bir çözümle değişmeli. Kıbrıslı Türklerin iradesi ile değişmeli. Açık ve hesap verilebilir bir düzene doğru değişmeli.
Yoksa birileri ömür boyu bu topraklarda babalarının çiftliği gibi adaletsizliğin, eşitsizliğin oyununu oynamaya devam edecekler.
Kıbrıslı Türkler ne bu çarpık düzene ne de bu düzeni yaratanlara mecburdur.
Bu ülke sahipsiz değildir. Bu ülke bu çarpık, iradesiz ve ezik zihniyete hiç mecbur değildir.


Editör: TE Bilisim