Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, 2018 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nı görüşmeye devam ediyor. Meclis Genel Kurulu, 733 milyon 762 bin 300 TL olarak öngörülen Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesini oy çokluğuyla onayladı.
ARIKLI
Bütçenin görüşülmesi sırasında konuşan YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, eğitime milli eğitim demenin güç olduğunu söyleyerek, tarih kitaplarının CTP hükümeti döneminde yeniden ele alındığını ve milli olmaktan uzaklaşıldığını savundu.
Arıklı, Girne’de eğitim yılı başında yaşanan sıkıntılara değinerek, şu anda bu sorunun ne durumda olduğunu sordu.
Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesi rakamlarını karşılaştıran Arıklı, düşük bir bütçe ile bakanlığın idare edilmesi gerekeceğini belirtti.
Orta eğitim, ilkokul ve okul öncesi öğrenci sayısının arttığını dile getiren Arıklı, öğrenci sayısı artarken okulların fiziki olarak yetersiz olduğunu kaydetti.
Arıklı, okullarda ideal öğrenci sayısının 500 civarında olduğunu, okul sayısının artırılması gerektiğini ifade etti.
Öğrenci öğretmen sayılarına bakıldığında öğretmen eksikliği bulunmadığının görüldüğünü söyleyen Arıklı, düzgün bir planlama yapılırsa, sendikalar da ikna edilirse, bunun başarılabileceğini, öğretmen istihdamına gerek olmadığını belirtti.
Eğitimde statüko bulunduğunu, bunun yıkılma imkanı olmadığını söyleyen Arıklı, “Bakanım, geçmişte ele ele yürüdüğünüz sendikalarla karşı karşıya geleceksiniz. Sadece eğitimde değil ülke genelinde statükonun yegane bekçisi sendikalardır” diye konuştu.
Arıklı, Türkiye’den gelen din öğretmenlerinin ülkede eğitim vermesinin zor olduğunu söyleyerek, bu konuda adım atılmasını istedi.
Yeni üniversite yapılmasının engellenmemesi gerektiğini dile getiren Arıklı, yapılması gerekenin kaliteli eğitim verilmesi, denetim yapılması olduğunu kaydetti.
GÜRÇAĞ
UBP Milletvekili İzlem Gürçağ, eğitimin önemine vurgu yaparak başladığı konuşmasında, ülkedeki eğitim kalitesini irdeledi.
Gürçağ, devlet okullarında kadro ve altyapı sorunlarının eğitim yılı başından itibaren yaşanmaya devam ettiğini, bir çok okulda genel tadilat ihtiyacı yaşandığını belirtti.
Girne 23 Nisan İlkokulu’nun bin öğrenciye eğitim verdiğini, Girne Maarif Anaokulu da olduğunu, merkezde yaşayan ailelerin çocuklarını bu iki okula kayıt edemediğini, çünkü yer olmadığını söyleyen Gürçağ, yeni bir ilkokul ve ana okula ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Girne Turizm Meslek Lisesi’nin faaliyete girmesinin mutluluk verici olduğunu dile getiren Gürçağ, yaşanan derslik ve uygulamalı eğitim konusundaki bazı sıkıntıları aktardı.
İskele’de de özel eğitim ve iş eğitim okulu konusunda da sorunlar yaşandığını söyleyen Gürçağ, öğretmen sayısının yeterli olmadığını kaydetti.
İlk ve orta eğitimde sanat eğitimine daha çok önem verilmesi gerektiğini dile getiren Gürçağ, ülkede sanat eğitiminin yeterli düzeyde olmadığını ifade etti.
BEROVA
UBP Milletvekili Özdemir Berova, bütçenin geçtiğimiz yıla oranla azaldığını söyleyerek, eğitimi nasıl organize edilip düzenleneceği konusuna odaklanmak gerektiğini belirtti.
Bu noktada istatistiki bilginin öneminin ortaya çıktığını dile getiren Berova, bu bilgilerin toplanıp, derlenip, kullanılması adına e-devlet projesinin önemli olduğunu ancak bu projenin bir türlü hayata geçemediğini kaydetti.
Berova, Eğitim Stratejik Planı oluşturabilmek için sağlıklı veriye ihtiyaç olduğunu söyleyerek, çalıştaylarla bunun adımlarını atmak gerektiğini, bunun için de ciddi bir bütçe gerektiğini ancak bütçede buna yönelik bir kaynak bulunmadığını söyledi.
Uzaktan eğitim konusuna 1 milyon TL ayrıldığını belirten Berova, buna yönelik bir proje hazırladıklarını söyleyerek, detaylı bilgi aktardı.
Okullara yaptıkları yatırımları anlatan Berova, bütçenin çoğunluğunun cari işlemler için kullanıldığını, Türkiye’nin yatırımlara ciddi katkı sağladığını, ayrılan paranın tümünü kullandıklarını belirtti.
Berova, özel okul, devlet okulu öğrencileri arasındaki dağılıma bakıldığında, ilkokullarda özel okul tercihinin daha fazla olduğunun görüldüğünü, orta ve lisede ise kolejlerin devreye girmesi ile özel okul seçenlerin oranın düştüğünün görüldüğünü söyleyerek, bakanlığı döneminde kolejlerin daha fazla öğrenci almasının önünü açtıklarını kaydetti.
Berova, Girne bölgesinde yaşanan okul sıkıntılarına, okul bütçesi uygulamasına, güneş enerjisi ile okulların elektrik enerjisi üretmesi konusuna da değindi.
Okul öncesinde yaşanan sorunlar, ilköğretimde öğretmen açığı, kamusal alanda özel eğitimde eğitim saatleri ve yasalarla ilgili konuşan Berova, Temel Eğitimi Geliştirme Projesi’nin hayata geçmesinden duyduğu memnuniyeti aktardı.
Siyasetin devlet üniversitelerinin ve kamunun içine sokulmasının sorgulanması gerektiğini kaydeden Berova, “bu konuda jet hızıyla bir karar vermek yerine, anket yapıp sonuçlarına göre adım atmak gerektiğini” savundu.
Berova, üniversite burslarının yeniden düzenleneceğinin hükümet programında yer aldığını ancak nasıl yapılacağının belli olmadığını ileri sürdü. Berova, önceki hükümet döneminde imzalanan Ekonomik Mali Protokol’de bursların aşağı çekilmesi gibi bir madde bulunduğuna dikkat çekerek, bursların artırılmasını kendilerinin de istediklerini ancak hükümetin bu hedefini gerçekçi bulmadıklarını söyledi.
ÇAVUŞOĞLU
UBP Milletvekili Nazım Çavuşoğlu, Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit’ten ömrünü eğitimde geçirmiş bir kişi olarak tecrübelerinin icraata yansımasıyla eğitimde sorunları aşacak bir performansa imza atmasını beklediklerini kaydetti.
Çavuşoğlu, Milli Eğitim Bakanlığının ülkenin geleceğini yönlendiren bakanlık olduğunu belirterek, gelenek görenek ve devletine bağlı, dünyayı okuyabilen, beyin gücüyle kazanan bir gençlik yetiştirme hedefinin başarılıp başarılmadığının tartışılması gerektiğini söyledi.
Çavuşoğlu, tam gün eğitimi kendisinin de desteklediğini, ancak bu söylemin boş olduğunu, bunun altyapısını oluşturmak için birçok şey yapmak gerektiğini ifade etti.
KKTC’de eğitimin süre olarak dünya sıralamasında ortanın alt sırasında olduğunu, eğitim içeriğinde ise son sıralarda yer aldığını ileri süren Çavuşoğlu, LYS sınavlarında KKTC’nin Türkiye’nin imkanları yetersiz olan Doğu illerinin de altında olmasının izahının zor olduğunu savundu.
Ailelerin çocukları için özel ders harcamalarının ciddi oranda olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, özel ders ve dersanelere karşı olmamakla birlikte buralarda kamuda görev yapan öğretmenlerin çalışmasını doğru bulmadığını kaydetti.
Çavuşoğlu, Bakanlığın öğretmenlere yönelik meslek içi eğitim hizmeti programı, motivasyonu artıracak ödül, ceza ve denetim sisteminin olmayışının eğitimde kalitenin artmasının önünde engel olduğunu ifade etti
Öğretmenlerin motivasyonunun yüksek ve saygınlığının en üst seviyede tutulması gerektiğinin altını çizen Çavuşoğlu, fırsat eşitliğini hem öğretmen hem öğrenci için savunduğun kaydetti.
Kolej tartışmalarına değinen Çavuşoğlu, kolejlerle ilgili sorunların 20 yıldır çözülemediğini, “eğitimde ana yola” ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Çavuşoğlu, eğitimde fırsat eşitsizliğinin kaldırılmasının herkes açısından bir gereklilik olduğunun atını çizdi.
Ülkede 40 bin yabancı işçi bulunmasının sorgulanması gerektiğini kaydeden Çavuşoğlu, eğitim sisteminin baştan ele alınması gerektiğini, sistemin zanaatkar yetiştirmediğini kaydetti.
Okulları çok programlı okullara çevirmek gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, bu yapıldığı takdirde mesleki anlamda bir çok sorunun ortadan kaldırılacağına işaret etti.
Çavuşoğlu, KKTC üniversitelerinin kalite denetiminin yapılması ve standartların oluşturulması için YÖDAK’a görev düştüğünü ifada etti.
Çavuşoğlu, kendilerinin hazırladığı bütçe rakamlarına inandıklarını ve Bakan Özyiğit’in tecrübesine güvendiklerini ancak 4’lü koalisyon hükümeti olmasından dolayı uygulamada tereddütleri bulunduğunu bu nedenle Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesine olumlu oy veremeyeceklerini ifade etti.
AMCAOĞLU
UBP Milletvekili Olgun Amcaoğlu, taşımacılıkla ilgili sorunların toplumun karşısına sıkıntı olarak çıkmaya devam ettiğini, siyasi kaygıyla yapılan taşımacılık faaliyetlerinin realiteler üzerinden yeniden düzenlenmesi gerektiğini kaydetti.
Eğitimde yapısal dönüşüme dikkat çeken Amcaoğlu, Devlet Tiyatosu binasının yanmasından bu yana 19 yıl geçtiğini ve yeni bina yapma gereğine işaret etti.
Özel eğitim konusuna değinen Amcaoğlu, en büyük sıkıntıyı 0-3 yaş grubunun yaşadığını, Sağlık Bakanlığı ve Eğitim Bakanlığının protokol imzalaması ve bu grubun gelişimini destekleyecek program yapılması gerektiğini kaydetti.
Amcaoğlu bu yaş grubundaki bireylerin ebeveylerinin eğitimi için de programlar geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.
Okul öncesinde özel eğitime gereksinimli birey sayısının 39 olduğuna dikkat çeken Amcaoğlu, okul öncesi eğitimin zorunlu olmadığını ancak devletin bu yükümlülükten kaçmaması gerektiğini söyledi.
Amcaoğlu, eğitimde fırsat eşitliği isteniyorsa, özel eğitime gereksinimli bireylerin de 0-3 yaşından başlayarak eğitim ihtiyaçlarının karşılanması gerektiğini söyledi.
Özel eğitimde materyal açığına değinen Amcaoğlu, özellikle ilkokullarda rehber öğretmen açığı bulunduğunu kaydetti.
18 yaş üstü özel eğitime muhtaç bireylerin topluma kazandırılması gerektiğini kaydeden Amcaoğlu, ülke genelindeki merkezlerde 200 öğrencinin eğitim gördüğünü, bu merkezlerde materyal öğretmen ve yasa eksikliği başta olmak üzere bir çok eksiklik bulunduğunu, bu çocukları meslek sahibi yapacak fiziksel ortam ve programlar olmadığını söyledi.
ÖZDENEFE
CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe, Anayasa’nın 59. maddesine göre kimsenin eğitim hakkından yoksun bırakılamayacağını ancak son zamanlarda bu anayasal hakkın özellikle 4-5 yaş gurubunda ihlal edilme noktası veya tehlikesinde olduğunu belirtti.
Ödemir Berova’nın bakanlık görevi döneminde planlama yerine günü kurtarma yoluna gidildiğini savunan Özdenefe, geleceği kurtarmak için stratejik planları hayata geçirecek bakanlığa ihtiyaç olduğunu, Özyiğit’in de bu yönde adımlar atma niyetinde olduğunu belirtti.
Girne’de eğitimde büyük sıkıntılar yaşandığını söyleyen Özdenefe bu kentte 5 üniversite olmasına karşın merkezde sadece bir okul bulunduğunu, 4 yaş grubu için okul olmadığını, Girne merkezde acil iki okul ihtiyacı olduğunu söyledi.
Okullarda kayıtlarda zorunlu tutulan bağışlara dikkat çeken Özdenefe, bağış miktarlarının çoğu aileleri zorladığını, bu konuyu kökten çözecek adımların atılması temennisinde bulundu.
Özel okulların Milli Eğitim Bakanlığının denetlemesinin dışında tutulması gerektiğini söyleyen Özdenefe, bu okulların da okul aile birlikleri ve müfredat açısından denetlenmesi gerektiğinin altını çizdi.
TATAR
En büyük bütçenin eğitime ayrıldığını söyleyen UBP Milletvekili Ersin Tatar, bunun karşılığının alınması gerektiğini söyledi.
Sektörün büyüklüğünün 1 milyar TL olduğunu ve muazzam bir para döndüğünü ifade eden Tatar, işin esasının çocukların iyi eğitim görmesi gerektiğini kaydetti.
“Var olacaksak kimliğimizle, kültürümüzle milli şuurumuzla var olacağız” diyen Tatar, milli eğitimin bu nedenle çok önemli olduğunu kaydetti
Tatar, özel okullara ihtiyaç varsa kurulmasında bir sakınca görmediğini anlatarak, özel okulların müfredatlarının Bakanlık tarafından denetlenmesi gerektiğini söyledi.
Yüksek öğretim burslarının ihtiyacı olan öğrencilere ve ihtiyaç bulunan branşlara gitmesi gerektiğini ifade eden Tatar, taşımacılıkla ilgili olarak ödemelerin zamanında yapılmamasının da mağduriyet doğurduğunu ifade etti.
Milli şuuru yerinde okuyan, dil bilen, hassasiyetleri bilen nesiller yetiştirmeyi temenni ettiklerini söyleyen Tatar, bunda öğretmenlere büyük görevler düştüğünü ifade etti.
Üniversitelere değinen Tatar, öğrenci sayısından çok niteliğe önem verilmesi gerektiğini ifade etti ve fuhuş ve uyuşturucu olaylarına dikkat çekti.
HAMZAOĞULLARI
CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları, ülkede akil insan eksikliği oluştuğunu ileri sürerek, sıkıntının bu olduğunu kaydetti
Eğitimde planlama olmadığını belirten Hamzaoğulları, üniversite öğrencisi başına fona 161,5 Tl yatırılması gerektiğini, 100 bin öğrenciden sadece 14 bin öğrenci için bu paranın fona yatırıldığını belitti.
Üniversitelerin toplu taşımacılık yapmasını eleştiren Hamzaoğulları, öğrenci taşımacılığı yapanların 7 aydır ücretlerinin ödenmediğini kaydetti
Bekirpaşa Lisesi’nin 800 öğrenci sayısına ulaştığını ve tıkandığını söyleyen Hamzaoğulları, Mehmetçik Ortaokulu’nun liseye çevrilmemesini eleştirdi.
Hamzaoğulları, okullarda rehber öğretmenin yanında psikolog da olması gerektiğine inandığını, eğitimin bu ayağının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Hamzaoğulları, Karpaz bölgesine 18 yaş üstü engelli rehabilitasyon merkezi kurulmasına acil ihtiyaç duyulduğunu ifade etti
Nakil sisteminin yanlış olduğunu ileri süren Hamzaoğulları, 9 öğretmen açığı olan okula 25 münhal açıldığını, faturayı halkın ödediğini ifade etti.
PİLLİ
UBP Milletvekili Ali Pilli, Bakan’ın eğitimde başarılı olmasının ülkenin başarılı olması anlamına geldiğini belirterek, eğitim ve sağlığın önemine dikkat çekti.
Pilli, eğitim ve sağlığa yatıırmların topluma fayda olarak döneceğini belirterek, insan kaynakalrına yapılan yatırımı desteklediğini ifade etti.
Eğitimde fırsat eşitliğine değinen Pilli, eğitimin sosyal faydasının da bu şekilde daha fazla olacağını söyledi.
Ülkenin en büyük sorunlarından birinin nitelikli ara eleman ihtiyacı olduğunu söyleyen Pilli, meslek liselerinin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Pilli, fabrikalarda çalışanların yarısından fazlasını yabancıların oluşturduğunu belirterek, yerli istihdamı özendirici adımların atılması gerektiği üzerinde durdu.
Pilli, uyuşturucuya karşı önlemlerin alınması konusunda adımların atılması beklediklerini söyledi.
Pilli, eğitimde yabancı dil konusunda istenilen seviyede olunmadığını belirterek, en az bir yabancı dili iyi şekilde konuşabilecek bir eğitim programlanması gerektiğini kaydetti.
GÜNDÜZ
UBP Milletvekili Menteş Gündüz, Burs Tüzüğünün asgari ücrete endekslenmesinin takipçisi olacaklarını söyledi.
Bordro mahkumlarının çocuklarının ihtiyaç burslarından yararlanamadığını söyleyen Gündüz, ekonomik durumu ve yan gelirleri çok daha iyi olanların bu gelirleri bordroya yansımadığı için çocuklarının burslardan yararlandıklarına dikkat çekti.
ARIKLI
YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı ikinci kez söz alarak, bazı öğretmen lojmanlarının işgal edildiğini, bu lojmanların ihtiyaçlı olan öğretmenlere tahsis edilmesini önerdi.
Arıklı ücretsiz öğrenci taşımacılığın zorunlu eğitim olan 15 yaşına kadar olması önerisinde de bulundu.
Taşımacılık ücretlerinin okulların açık olduğu günlere göre ödenmesi önerisini ifade eden Arıklı, okul müdürlerinin sürekli değil de 5 yıllık dönemler için seçilmesi ve seçimlerde ilçe encümenlerinin de söz sahibi olması önerisini de dile getirdi.
Arıklı, KKTC’nin üniversiteler adası olması gerektiğini belirterek, “Kalitesini artırmaya çalışalım, altın yumurtlayan tavuğu kesmeye çalışmayalım. Üniversite sayısının artmasında beis yoktur. Kaliteyi elden bırakmayıp üst seviyede tutalım” dedi.
ÖZYİĞİT
Önerileri ve eleştirileri yanıtlayan Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit, eğitimin sürekli konuşulması gerektiğini belirterek eğitimin dinamik süreç olduğuna vurgu yaptı.
Özyiğit, Ersin Tatar’ın bir eleştirisine verdiği yanıtta, Kıbrıs Türk toplumu ve Türkiye için 18 Mart’ın ayrı yeri ve önemi bulunduğunu, Çanakkale Zaferi’nin son derece anlamlı olduğunu, bu zaferi saygıyla selamladığını kaydetti. Özyiğit, dün sosyal medyadan bir gösteri ile ilgili yaptığı paylaşımın bir yerlere çekilmeye çalışıldığını söyledi.
Bakan Özyiğit, meslek liselerinin önemine dikkat çekerek, meslek liseleri mezunlarının ille üniversiteye gitme zorunluluğu olmadan işe başlayabilmeleri için sertifikasyon programı için çalıştıklarını söyledi.
Üniversite sayılarının artmasında gerekli kriter ve koşulların yerine getirilmesi kaydıyla bir endişeleri bulunmadığını söyleyen Özyiğit, önümüzdeki akademik yılda Rauf Denktaş Üniversitesi ile ARUCAD Üniversitesi’nin öğretime başlayacağını açıkladı
Özyiğit, ülkeye gelecek üniversite öğrencileri için kriterleri belirleyen Kayıt Kabul Tüzüğünün hazırlanarak Bakanlar Kurulu’nun gündemine geldiğini öğrenci takip sisteminin hazırlanacağını ifade etti.
İskele’de Bekirpaşa Lisesi’nden kolejin ayrılmasının şart olduğunu çalışmalarını yaptıklarını belirten Özyiğit, Kumyalı Meslek Lisesi’nin de bir an önce tadilata girmesi gerektiğini,. İskele’deki kolejin ayrılmasının öncelikleri arasında yer aldığını kaydetti.
Girne’deki okul eksikliklerine işaret eden Özyiğit, Beylerbeyi’nde 4 yaş grubu için adımların atıldığını ifade etti.
Özyiğit, eğitimde uzlaşılacak son noktayı yasal statüye kavuşturmak için Meclis’e getireceklerini ve böylece eğitimde devlet politikası oluşturulmasını amaçladıklarını söyledi.
Bakan Özyiğit, öğrenci taşımacılığının istismar edildiğini belirterek Serhatköy örneğini verdi. Özyiğit, Serhatköy’deki öğencilerin köyde okul varken Güzelyurt’a gittiğini, devletin de bunlara taşımacılık ödediğini, Dipkarpaz’daki okuldaki öğrenci sayısının yarıya düştüğünü, bunların yanlış yaklaşımlar olduğunu, öğrenci taşımacılığının merkezi ihale sistemine bağlanmasının da yanlış olduğunu söyledi.
DAÜ’de siyaset yapma yasağının kaldırılmasına değinen Özyiğit, DAÜ’nün devlet üniversitesi olması yanında vakıf üniversitesi olduğunu, burada yasağın kaldırılarak bir anomalinin giderildiğini ifade etti.
Bakan Özyiğit, okul öncesi eğitimin başlı başına bir birime dönüştürülüp İlköğretim Dairesi altında dizayn edileceğini kaydetti.
Özel eğitimin hassas oldukları bir nokta olduğunu kaydeden Özyiğit, binaların da engellemeyecek şekilde planlanması gerektiğini, özel eğitimde çok ciddi eksiklik ve aksaklıklar olduğunu belitti.
Hane halkına yardım ödeneğinin kuruşu kuruşuna özel eğitime harcanacağını vurgulayan Özyiğit, bu harcamaların da kamuoyu ile paylaşılacağını ifade etti,
Özyiğit, AÖA’deki tüm öğrencilerin kriter aranmaksızın burstan yararlanması gerektiğini düşündüğünü, bunu hükümete taşıyacağını kaydetti.