Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Doğuş Derya, Cansu Örmeci’nin sunduğu Öğlen Ajansı programının konuğu oldu. Aile Yasası’nı ve kadına yönelik şiddeti değerlendiren Derya, Türkiye’de yaşanan Özgecan Aslan cinayeti ile ilgili Lefkoşa’da yapılan eyleme katılmama sebebini ise gerek kendisi ile gerekse Kadın Hakları için çalışan örgütlerle istişare içinde bulunulmadığı için katılmadığını belirtti.

“KOŞULLARI EŞİTLEMEK GEREKİYOR”

Aile Yasası’nı değerlendiren Derya; “Yasalarda bugün 18 yaşını bitiren herkesin oy kullanabileceği, 25 yaşını bitiren herkesin de aday olabileceği söylenebiliyor ama bir bakıma oy kullanma eğilimlerine veya aday olma eğilimlerine kadınlar siyasetten birazcık geri duruyorlar. Demek ki sadece fırsat eşitliği yeterli değil, koşulları da eşitlemek gerekiyor” dedi.

“BUNU GENELDE MUHAFAZAKAR İKTİDARLAR ÖNERİYOR”

Ev kadınlarına maaş bağlanma konusuna karşı çıkan Derya, sebebini ise şu sözlerle açıkladı; “Ev kadınlarına maaş bağlamanın şöyle bir dezavantajı var. Bunu genelde muhafazakar iktidarlar öneriyorlar. Kadının sanki ev içindeki emeğine karşılık bir maaş veriyorlarmış gibi görünüyor ama o kadının piyasaya çıkıp da çalışma hayatını engelleyen bir şey bu. Eğer devlet ev kadına maaş bağlayacak bir bütçeye sahipse, bunu kadına maaş bağlamak yerine kadının üstlendiği hizmetleri veren kurumlar yaratarak harcaması lazım. Mesela çocuk bakımı için devlet ne kadar ücretsiz kreş açarsa kadınların da iş arayıp, ekonomik yaşamda üretime müdahil olmak için daha çok zamanı olur. Veya yaşlı bakımını sağlayacak düzgün huzur evleri.”

“SİSTEME İSYANDAYIM”

Özgecan için Lefkoşa’da düzenlenen cenaze törenine katılmamasını Kadın Hakları’nı savunan örgüt ve derneklerle istişare içerisinde bulunmamasına bağlayan Derya, böyle bir günde yas tutmak yerine isyan edeceğini ise şu sözlerle ifade etti; “Böylesi bir cinayet durumunda ben siyahlar giyip yas tutmak yerine morları giyip mücadele etmeyi tercih ederim. Çünkü ben yasta değilim. Ben buna karşı isyandayım. Kadınları ötekileştiren, öldüren, tecavüz eden sisteme karşı isyandayım.”

“SAMİMİ OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM”

Derya, aynı zamanda cenaze törenine katılmayan UBP’li milletvekillerinin ise samimi olmadığını iddia etti ve nedenini ise şu sözlerle açıkladı; “Cenaze törenine katılan bazı UBP’li Milletvekilleri en önde yürüdüler. Bir kere bile kadın hakları ile ilgili bir şey yapmamışlar, bir kere bile kadına yönelik şiddeti ortadan kaldıracak önlem almamışlar, ondan sonra vicdan rahatlatmak için gidiyor, yürüyüşe katılıyor bunun samimi olmadığını düşünüyorum.”

“MİNİ ETEKLİ BİRİNE DÖNÜP BAKIYORSUN”

Derya, bu tip ölümler de ise erkeklerin öncelikle kendilerini sorgulamaları gerektiğini ise şu sözlerle belirtti; “Ben istiyorum ki, o tip cenaze törenlerine katılan erkeler özellikle vicdanlarında bir yara açılmışsa, kadınların bu şekilde şiddete maruz kalmasından üzüntü duyuyorlarsa, önce erkekliklerini sorgulasınlar. Bir kadının öldürülmesinde üzülüyorsun, bağırıyorsun ama ondan sonra mini etekli birine dönüp bakıyorsun, çünkü kadını cinsel obje olarak görmeye koşullanmış bir yapı içinde büyümüşsün. Sana itaat etmediği zaman öfkelenip şiddet hakkı görüyor musun kendinde? Bunu sorgulamak lazım. Zaman zaman söylediğim şeylerden rahatsız olanlar, kemikleşmiş iktidar çevrecikleri belki iktidarlarının sarsılabileceği kaygısı ile ötekileştirip, dışlamaya çalışıyorlar. Marjinal gösterip önemsizleştirmeye çalışıyorlar. Ama dünya tarihinde feministler hep böyle oldu.” 

(STAR KIBRIS)
Editör: TE Bilisim