Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda yaklaşık 11 saat süren görüşmelerde milletvekillerinin yönelttiği eleştirileri Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş yanıtladı.
Yapılan eleştirilere teşekkür eden Serdar Denktaş, muhalefetin oyunun olumsuz olmasının normal olduğunu belirterek, “CTP-ÖRP hükümetinin programını aynen okusaydık ona da hayır derlerdi” dedi.
Hükümet programında muğlâk olan konuları görüşerek bir netliğe kavuşturacaklarını vurgulayan Denktaş, iktidar olmanın siyaset yapmanın gereğinin bu olduğunu söyledi.
“UBP-DP HÜKÜMETİ OLARAK, TEK BİR SÖZÜMÜZ VAR. O DA; SON 3 YILIN CTP’Lİ İKTİDARLARINDAN BU ÜLKEYİ ÇOK DAHA İYİ YÖNETECEĞİMİZ SÖZÜDÜR”
Denktaş, “yazılanları yapmak için uğraşacağız ama tek bir sözümüz var. Bu ülkeyi son 3 yılın CTP’li iktidarlarından çok daha iyi yöneteceğimiz sözüdür. Bu sözün arkasında hem UBP hem DP duracak” dedi.
“ESAS HEDEF; TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ OLMASI GEREKEN SEVİYEYE TAŞIMAKTIR”
Türkiye ile ilişkilerin olması gereken seviyeye taşınmasının esas hedefleri olduğunu da belirten Denktaş; Türkiye ile ilişkilerin bozulmasının bir toplum mühendisliği projesi olduğunu belirterek, öncelikli projelerinin Türkiye ile ilişkileri güçlendirmek olduğunu söyledi.
Denktaş; “Türkiye ile ilişkilerin olması gereken seviyeye taşınması esas hedeftir. Bu hiç kuşkusuz esas hedefimiz olmalıdır. En azından DP olarak söylüyorum. İlişkilerin bozularak bu noktaya gelmesi planlı bir ‘Toplum Mühendisliği’nin bir neticesidir. Bu uzun yıllardan beri devam etmektedir. İstenen Türkiye ile Kıbrıs Türkünün uzaklaşmasıdır. Ve bu bir proje iseydi eğer bunu ters çevirerek, ilişkileri olması gereken noktaya getirmekte öncelikli projemizdir evet. Bu hiç garibinize gitmesin. Bunu yaparken de hangi adımı nasıl atacağımızı iki parti olarak çok çok iyi biliyoruz.”
“BU ÜLKEDE EKONOMİNİN GELİŞMESİ, ÇARKIN DÖNMESİ, KENDİ AYAKLARIMIZIN ÜZERİNDE DURMANIN YOLU, İZOLE EDİLMİŞ BU ORTAMDA TÜRKİYE İLE ORTAK PAZAR KURMAKTAN, ORTAK EKONOMİK ZEMİNİ KURMAKTAN VE 300 BİNLİK PAZARI, 85 MİLYON 300 BİNE ÇIKARMAKTAN GEÇER”
Denktaş, ekonominin çarklarının dönmesi ve kendi ayakları üzerinde duran bir yapının yaratılmasının yolunun Türkiye pazarından geçtiğini anlatarak, “bu ülkede ekonominin gelişmesi, çarkın dönmesi, kendi ayaklarımızın üzerinde durmanın yolu, izole edilmiş bu ortamda Türkiye ile ortak Pazar kurmaktan, ortak ekonomik zemini kurmaktan ve 300 binlik pazarı, 85 milyon 300 bine çıkarmaktan geçer. Uğraşımızda bu yönde olacaktır. Çünkü çözüm olsa da olmasa da bu Pazar içerisinde biz yerimizi alacağız. Çözüme ulaşamazsak Rum’un keyfini bekleyecek halimiz yok. Ürünlerimizin kalitesini artırmalıyız” dedi.
“RUM İSTEDİ DİYE İNSAN HAKLARINI AYAKALTINA MI ALACAĞIM? TABİİ Kİ HAYIR. İNSAN HAKLARINI BU ÜLKEDE EZDİRTMEYİZ”
“BU ÜLKEDE DOĞAN, BÜYÜYEN, HAYATINDA TÜRKİYE’YE GİTMEMİŞ ÇOCUK BU ÜLKENİN VATANDAŞIDIR”
Yurttaşlık yasası konusundaki eleştirileri de yanıtlayan Denktaş, bu konuda geçmişte ne söylüyorsa bugün de aynı şeyi savunduğunu belirterek, Meclise gönderilen tasarıyı değiştireceklerini kaydetti.
“Rum’un keyfi için vatandaşlık yaparsanız masayı berhava edersiniz” sözlerini eleştiren Denktaş, insan haklarını bu ülkede ezdirmeyeceklerini vurguladı.
“Rum’un keyfi gelinceye kadar hayatı durduramayız. 2004’te biz “evet” dedik, Rum “hayır” dedi. 2004’ten beri bize verilen sözlerin hiçbiri tutulmuş değil. Ve ben oturup yine Rum’un keyfini bekleyeceğim. Rum istedi diye insan haklarını ayakaltına mı alacağım? Tabii ki hayır. Ama insan haklarını bu ülkede ezdirtmeyiz. Bu ülkede doğan, büyüyen, hayatında Türkiye’ye gitmemiş çocuk bu ülkenin vatandaşıdır. KKTC kimlik kartını almadı diye bu çocuğa ‘git memleketine’ diyemem, demeyeceğim. Onun için her ne ise insan hakları o hakları uygulayacağım.”
“BEN TÜRKİYE’NİN SEÇİLMİŞ, ATANMIŞIYLA KIBRIS KONUSUNDA YANLIŞ GÖRÜRSEM TARTIŞIRIM. GERİ DURMAM. AMA BUNU SOKAĞA DÖKMEMEYE ÇALIŞIRIM”
“TÜRKİYE DEVLETİNE OLAN YAKINLIĞIM, SEVGİM VE İNANCIM DEĞİŞMEZ. ÖYLE BİR EVDE BÜYÜMEDİM. ARAMIZDAKİ FARK İŞTE BU”
Serdar Denktaş, “ben Türkiye’nin seçilmiş, atanmışıyla Kıbrıs konusunda yanlış görürsem tartışırım. Geri durmam. Ama bunu sokağa dökmemeye çalışırım. Bu Türkiye devletine olan yakınlığım, sevgim ve inancım değişmez. Mesele bireyler değildir. Sistemle çarpışırım, gerektiğinde kavga da ederim. Ama bu Türkiye karşıtlığımı doğuramaz. Öyle bir evde büyümedim. Aramızdaki fark işte bu” dedi.
MÜŞAVİRLER MESELESİ… İSTİHDAMLAR KONUSU…
“CTP’Lİ BELEDİYELER ARACILIĞI İLE ORTAYA ÇIKAN TAŞERON, BAŞKA BİR DEYİŞLE ‘KÖLELİK SİSTEMİ’ SON BULACAK”
Müşavirler konusuna da değinen Serdar Denktaş bu dönemde gerekiyorsa müşavir de olacağını, hayata geçirmek istenen projeleri yapmak için bu değişikliğin yapılacağını söyledi.
Denktaş, istihdamlar konusunda ise Mali bütçesi bu durumda olan devlette kimsenin istihdam sözü veremeyeceğini, ancak ihtiyaca göre yapılabileceğini, CTP’li belediyeler aracılığı ile ortaya çıkan taşeron sisteminin, başka bir deyişle ‘Kölelik Sistemi’nin son bulacağını kaydetti.
“EVET, ÖZELDE SENDİKALAŞMA OLMALI VE AMA SENDİKAL MANTALİTE DEĞİŞMELİ”
Özel sektörde sendikalaşmanın bitmesinin sebebinin ise hükümetlerin kamudaki sendikaların uçsuz bucaksız isteklerini kabul etmesinin ardından sendikaların özelde de bunları talep etmesinin bir sonucu olduğunu belirten Denktaş, “evet özelde sendikalaşma olmalı ve ama sendikal mentalite değişmeli. Aksi takdirde hiçbir özel sektör buna yanaşmaz” dedi.
BASINA DESTEK…
Basın desteği konusunda ise formülü kendi aralarında tartışmakta olduklarını kaydeden Maliye Bakanı Denktaş, bir sonuca ulaştığında bilgiye getireceklerini kaydetti.
SU KONUSU…
Su konusunda yaşanan tartışmalara da değinen Serdar Denktaş, halkın bu noktada CTP’den kurtulduğuna sevindiğini kaydetti.
7 POLİS YASA TASARISI…
Denktaş, 7 polis yasa tasarısı ile ilgili hükümet programında yer almadığını çünkü bunu doğru bulmadığını daha önce dile getirdiğini anlattı.
DENKTAŞ’TAN LİMAN VE TELEKOMÜNİKASYONDA ÖZELLEŞTİRME KONUSUNDAKİ ELEŞTİRİLERE YANIT…
Liman ve telekomünikasyonda özelleştirme konusundaki eleştirileri de yanıtlayan Serdar Denktaş, limanlarda hizmetlerin liberalleşmesi ve yatırımların yapılmasının gündemlerinde olduğunu, telekomünikasyonda ise yatırımların yapılabilmesi için bir üçüncü şirketle ortaklık yapması gibi bir düşünceleri olduğunu ancak her iki yerde de özelleştirmenin düşünülmediğini söyledi.
ELEKTRİK KONUSU…
Serdar Denktaş, elektrik konusunda ise Türkiye ile enterkonnektenin şart olduğunu dile getirerek, “geriye kalan kısımda ise Güney Kıbrıs’la paralel yapıyı uygulamalıyız. 3’e bölünecek. Güneyde 2’ye bölünecekse 2’ye bölünsün. Satalım özelleştirelim değil. Halkın daha ucuz elektrik kullanabilmesi için akılcı ve rasyonel bir yöntemle sunma hepimizin görevidir” dedi.
DENKTAŞ: “70 MİLYON AÇIK BULUNDUĞUNU ANCAK KISA BİR SÜREDE BU BORCU ÖDEYEBİLECEĞİMİZİ HESAPLADIK. İLK GÜNDEN TÜRKİYE’NİN KAPISINI ÇALACAK DEĞİLDİK”
“İç borçlanma ile siyasete yeni bir ayıp yapıldı” şeklindeki eleştirileri de yanıtlayan Serdar Denktaş, “70 milyon açık bulunduğunu ancak kısa bir sürede bu borcu ödeyebileceğimizi hesapladık. İlk günden Türkiye’nin kapısını çalacak değildik” dedi.
Maaş ödeyebilen hükümetin başarılı sayıldığı bir siyasetin kabul edilemez olduğunu ifade eden Denktaş meclisin ivedi olarak gönderin dediği Merkez Bankası yasasını meclise sev etmelerini “al gülüm ver gülüm” olarak nitelendirilmesini eleştirdi.
VERGİ REFORMU…
Denktaş, vergi reformu konusunda adımlar atacaklarını belirterek, “askerin ve öğrencinin yarattığı potansiyelin vergilendirilmesinden bahsettiklerini” kaydetti.
Maliye Bakanlığının bölünüp parçalandı eleştirilerine ise esprili bir şekilde “daha önce pazarlık yapardım bir sürü bakanlık alırdım, bu defa pazarlık yapmadım bu defa da güvenmedikleri için elinden aldılar yarısını dediler. Bu işin aslı müşterek karar üretebilen, birbirine güven duyan ortakların memleketin hayrına iş yapan birbiri ile paslaşarak iş yapan bir hükümetiz. Bürokratik sıkıntıları ise çok çabuk bir şekilde hallederiz.” dedi.
KIBRIS KONUSU…
Serdar Denktaş, Kıbrıs konusunda ise yeni bir düşünce ortaya koymadıklarını, düşüncelerini aktardıklarını belirterek, masayı berhava edecekleri yönündeki eleştirilere katılmadığını söyledi.
Ortaya çıkacak olan metnin referanduma sunulacağını anımsatan Denktaş, o gün geldiğinde partilerin oturup ne yönde oy kullanacağına karar vereceğini söyledi.
Devlete inanan ve yola devletle devam edilmesine inanan bir hükümet olduklarını kaydeden Denktaş, Rum’un bizimle eşit statüde anlaşma yapmak istediğine inanmadıklarını belirtti.
“KKTC, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDEN SONRA BAĞIMSIZLIK KAVGASI VEREREK KURULMUŞ İKİNCİ TÜRK DEVLETİDİR”
KKTC, Türkiye Cumhuriyeti’nden sonra bağımsızlık kavgası vererek kurulmuş ikinci Türk devletidir. Rum tarafı ile görüşmeler olurken, egemenlik, siyasi eşitlik konusunda tavrım, duruşum her ne ise, Türkiye ile de aynı seviyede devam ettiririm. Sizler, Rum ile görüşmelerde KKTC’ye bizler kadar sahip çıkmıyorsunuz.
Editör: TE Bilisim
