HK Ajans

Dünya Oto Direktörleri Serde Debreli Atatüzün ile Hasan Debreli Mercedes
Benz’i anlattı.
Bu hafta araba sektöründen Dünya Oto ve babalarının hayallerinin arkasından
yürüyen iki genç girişimci ile sizi buluşturuyoruz. Yıldıray Debreli’nin, 19
yaşında Dünya Oto binasında Almanya’ya staja gitmek için izin bekleyen bir
gençken, daha sonra bu şirketi satın almasıyla başladı Dünya Oto’nun hikayesi.
O zamanki şirket sahipleri staj yapmasına izin vermeyince Yıldıray Debreli
kendi imkanlarıyla Almanya’ya gitti. Mercedes markasına gönülden bağlı olan
Yıldıray Debreli, sonunda Mercedes’in bayiliğini yıllar sonra almayı başardı.
Yıldıray Debreli, 2000’li yılların sonunda bayiliği alana kadar hiçbir
mecburiyeti olmamasına rağmen Oto Galerisi’nde 30 yıl boyunca ağırlıklı
olarak ikinci el Mercedes araç sattı. Yıldıray Debreli’nin vefatından sonra iki
çocuğu Serde Debreli Atatüzün ile Hasan Debreli, bugün onun hayallerini
sonsuza kadar yaşatmak için çalışıyor. Atatüzün ve Debreli, yıllar önce
babalarına verdikleri sözün arkasından Dünya Oto’yu büyütmek,
kurumsallaştırmak ve ileriye taşımak için yoğun bir mesai harcarken, bize
Mercedes’in bugün artık her yaşa hitap eden modelleri ve uygun fiyatları ile
piyasada önemli bir paya sahip olduğunu belirttiler. Dünya Oto’nun
Gönyeli’deki Merkezinde Serde Debreli Atatüzün ve Hasan Debreli ile
Mercedes’i ve ekonomiyi konuştuk. İşte detaylar…..
2007’den bu yana sektördeyim
SORU: İş hayatının içine girmeye nasıl karar verdiniz. Özellikle bir kadın olarak
zorluklar yaşamadınız mı?
SERDE DEBRELİ ATATÜZÜN: Üniversitede işletme eğitimimi
tamamladıktan sonra Kıbrıs’a döndüm. Aile şirketimizde babamla birlikte
çalışmaya karar verdim. Zaten küçüklüğümüzden bu yana babamızın işinden
dolayı sürekli arabalarla iç içe idik. Arabalara da çok meraklıydım. 2007 yılında
Kıbrıs’a dönüş yaptım ve 9 yıldır da, şu an Mercedes Benz distribitörü olan
Dünya Oto LTD direktörlüğünü yapıyorum. Bir kadın olarak sektörde olmak
tabii çok görünen bir şey değil ama işimizi severek yaptığımız için karşımıza
çıkan zorluklarla mücadele etmeye devam ediyorum. Başarı odaklı bir kişiliğim
var. Müşteri memnuniyetini ön plana koyduk. İşimizi büyütmek için bir yandan
uğraş verirken, diğer yandan kurumsallaşma yolunda adımlar atıyoruz. Ben
başarının çok çalışmakla ve inanmakla geleceğine inananlardanım.
Her şeyi sıfırdan öğrendim
SORU: Burayı kardeşinizle birlikte devralmanız nasıl oldu?
ATATÜZÜN: 2007 yılında babamla birlikte çalışmaya başladıktan kısa bir süre
sonra bu şirketi devralma durumu çıktı karşımıza. O zaman tabii yurt dışında
eğitim aldığım için babamıza destek olmamız gerekiyordu. Kendisi zaten “ Ben
35 yıldır bu sektördeyim çocuklar. Siz devam edecekseniz bu yatırımı
yapacağım” diyerek Dünya Oto Mercedes Benz distribitörlüğünü aldı.. Biz de
kardeşim Hasan ile birlikte, “ Evet edeceğiz” dedik ve bu firmayı devraldık.
Daha sonra tabii babam rahatsız olduğu, sağlık sorunları yaşadığı için bayağı zor
günler geçirdik. Babamı erken kaybettik. O andan itibaren sorumluluk bizim
omuzlarımızdaydı. Babama verdiğimiz söz vardı ve onun hayallerini ileriye
taşıma hedefimiz. Firmayı toparlamak için 7/24 çalışmaya başladık. Annem de
bize o süreçte çok destek oldu. Her şeyi sıfırdan öğrendim diyebilirim. Geçmiş
tecrübelerimiz burada karşılaştıklarımızla çok farklıydı. Ama yılmadık.
Sorunlardan kaçmak yerine üzerlerine gittik ve onları çözmek için kararlı
adımlar attık. Önemli mesafeler kat ettik. Ama tabii ki öyle bir sektör ve
ekonomik rekabet koşulları içerisindeyiz ki, durmak yok. Her yeni günde yeni
kararlar ve adımlarla yola emin adımlarla devam ediyoruz.
SORU: Otomobil sektöründe bir kadın olarak arabaların teknik özellikleri ile
ilgili sıkıntı yaşadınız mı?
ATATÜZÜN: Arabalara karşı çocuk yaştan ilgim vardı. Bu arada tabii ki sürekli
bir şekilde hem burada hem de Almanya’da Mercedes’te eğitim görüyoruz.
Sürekli eğitimlerimiz var. Toplantılarımız oluyor. Zaten araçlara ilgim olduğu
için de yakından ilgileniyorum. Mercedes’te öyle bir sistem var ki oraya yani
Almanya’ya gitmeden önce burada önce online platformlardan eğitim alıyoruz.
Daha sonra da Almanya’da Mercedes-Benz firmasında eğitim amaçlı
toplantılarda yeni araçları öğreniyoruz. Bu konuda hiçbir zorluk yaşamadım.
“Mercedes ve diğerleri”
SORU: Kıbrıs Türk halkı Mercedes sürmeye çok meraklıdır. Hatta taksiler de
Mercedes. Bu sevdayı nasıl yorumlamak gerekir?
ATATÜZÜN: “Mercedes ve diğerleri” diye bir kavram vardır. Müşterilerimizden de gördüğümüz Mercedes kullanıcısı aracını değiştireceğinde
yine Mercedes’i tercih ediyor. Mercedes kullanan aracını başka bir markayla
değiştirmiyor. Bu şekilde merak sürüyor Kıbrıs’ta.
Yüzde 35-40 Pazar payı
SORU: Genel çerçevede araba sektörünün bugünkü durumunu nasıl
değerlendirirsiniz?
ATATÜZÜN: Genel çerçevede Kıbrıs piyasasındaki satışlarda düşme var. Premium sektörüne yönelme var. Bu da tabii rekabetçi fiyatlardan, araçların
kaliteyle fiyat oranının daha yüksek olmasından kaynaklanıyor. Bizim de zaten
Premium segmentte yüzde 35-40 gibi bir pazar payımız var. Fiyatlar çok
rekabetçi. Küçük modellerimiz çıkmaya başladı. Yeni jenerasyon kompakt
arabalar dediğimiz A serisi, B serisi, GLA, CLA modellerimiz çıktığı için satış
adetlerimizde artış oldu. Daha önce Mercedes “baba aracı” diye biliniyordu ve E
serisi daha fazla satılıyordu. Ama 2010 yılında verilen bir kararla 2020 yılına
yılda 1milyon olan araç üretimini 2 milyona çıkarma hedefi kondu. Şu anda
2016 yılında hedefin önündedirler. Yılda 1.6 milyon araç üretimine ulaştılar.
Bunu da tabii büyük modelleri satarak değil, küçük modellere de yönelerek
yaptılar. Yani her kişiye ürün sunabilme hedefi ile başladılar. Bu hedef
doğrultusunda da doğal olarak bizim satışlarımız ve pazar payımız arttı.
Fiyatlarımız çok rekabetçi.
26 bin-300 bin fiyat aralığı
SORU: Bir Mercedes sahibi olmak için çok para harcamanıza gerek yok artık
diyebilir miyiz?
ATATÜZÜN: Tabii ki. Şu anda 26 bin Euro’dan başlayan araçlarımız var.
20’nin üzerinde araç modelimiz var. 26 bin Euro’dan 200-300 bin Euro’ya kadar
araç alma seçeneği olabiliyor. Daha önce bu minimum 60-70 bin Euro’dan
başlıyordu. Şu an küçük modellerimizden dolayı fiyatlar düştü ve tüm halkımıza
hizmet edebilecek durumdayız.
SORU: En fazla satılan modeliniz hangisi?
ATATÜZÜN: Ana modelimiz C serisi. Sedan olarak 4 kapılı salon aracımızdır.
Fiyatları 31 bin Euro’dan başlıyor. Müşterilerimizin tercihine göre de 50 bin
Euro’ya kadar çıkabiliyor. 4 kapılı sedan olduğu için ailelere hitap edebiliyor.
Yöneticilere hizmet edebiliyor. Kiralık acentelerin tercihi oluyor. Bireysel
kullanıcılara ek olarak filo satışlarımız da var. Ülkemizin büyük yatırımcılarına
filo satışlarımız oluyor. 2014 yılından bu yana adadaki en büyük otellerin büyük
bir çoğunluğuna araçları biz tedarik ediyoruz. İlk olarak 2014 yılında filo
satışına başladık. Bunun öncesinde kendi iç yapılanmamızı tamamladık. Daha
iyi ve kaliteli servis verecek bir düzeye gelecek adımlar attık. Garajımızı
yeniledik. Satıştan sonra servis verebilmek de çok önemli biliyorsunuz. Bu
konuda da çok iddialıyız. Mercedes satışında da satış sonrası servis
hizmetlerinde de çok iyiyiz. Müşteri memnuniyeti odaklı olarak kalitemizi her
geçen gün artırmak için gereken ne ise yapıyoruz. Eğitim olsun, alt yapı
anlamında olsun sürekli kendimizi geliştiriyoruz.
Ekonomiden herkes şikayetçi
SORU: Bir iş insanı olarak baktığınızda bugün ülke ekonomisini hangi noktada
görüyorsunuz?
ATATÜZÜN: Şu an açıkçası herkes şikayetçi görünüyor maalesef. Her sektörde
memnuniyetsizlik var. Dövizin artışı, gelirlerin azalması, giderlerin artışı. Bu
durum bayağı bir şikayet nedeni son dönemlerde. Ticaret Odası da iş insanlarına
hizmet verebilmek için sürekli çalışmalar yapıyor. Ama tabii ki bazı sorunlar
kamu ve devlet bağlantılı olduğu için bu sıkıntıların aşılması politik adımların
atılmasına bağlıdır. Ülkemizin en temel ihtiyacı sürdürülebilir bir ekonomik
yapıya kavuşmasıdır. Ekonomide ön görebilirlik çok önemlidir. Hem bizim iş
insanları olarak, hem de halkın önünü görebilmesi ekonomik hareketlilik için
şarttır. Bu konuda da ülkemizin durumundan dolayı sıkıntılar vardır. Ve tabii ki
bu tüm ekonomik alanlarda etkisini hissettirmektedir. Ekonomide uzun vadeli
hedef ve politikalar olmalıdır. Popülizmin ülkeye yararı olmadığını artık sanırım
hepimiz teslim eder bir noktaya geldik. Rekabet edebilirlik ülkede ekonomik
kararlar alınırken dikkate alınması gereken en önemli unsur olmalıdır.
Dünyamızda ekonomide acımasız bir rekabet vardır. Bunun için Kuzey Kıbrıs
da her alanda kendisini uluslararası rekabete hazır hale getirecek adımlar
atmalıdır. Kıbrıs Türk Ticaret Odası bu konuda da önemli çalışmalar
yapmaktadır. Ülkemizde tüm kesimlerin ortak paydası sürdürülebilir bir
ekonomik yapı oluşturulması için birlikte çalışmak olmalıdır.
SORU: Sektör olarak devletten beklentileriniz nelerdir?
ATATÜZÜN: Sıkıntılarımızı dinlemeleri gerekiyor. Sektörle ilgili bir karar
alırken, sektörü de dinlemeleri gerekir. Vergi avantajları sunulabilir. Kaçak
vergi önlenebilir. Bu gibi konularda bizden de görüş alırlarsa güzel olur. Şu anda
ödediğimiz vergiler yüksek. Gümrük vergilerimiz çok yüksek. Stopajımız çok
yüksek. Bu da doğal olarak halka yansıyor. Kapıyı geçelim Güney Kıbrıs’la
kıyaslarsak araba satışlarında orada ödenen vergiler çok az. Bizde tabii yüksek
ve değişik fonlardan dolayı fiyatlar artıyor. Bunlar hep tabi maliyetlerimizi
değiştiriyor. Stopajımız çok yüksek. Bu fonlarla ilgili bir düşüş yapılıp belki
daha fazla sürümden, satıştan gelirlerini artırabilirler.
Şirketimiz hızla büyüyor
SORU: Hasan Bey siz bu sektörün içerisinde kaç yıldır yer alıyorsunuz?
HASAN DEBRELİ: Açıkçası çocukluğumuzdan bu yana sektörün içerisindeyiz.
Hep babamın yanında ve sektörün içerisindeydim. Her genç erkek gibi arabalara
merakım çoktu ve bu işte olduğum için kendimi şanslı gördüm. Profesyonel
olarak bu sektöre girişim de İngiltere’deki eğitimimden sonra Almanya’ya gidip
Mercedes’te satış sonrası stajlarımı tamamladıktan sonra oldu. Daha sonra gelip
askerlik görevimi yaptıktan sonra sektöre girdim. 2013 yılında aktif olarak
çalışmaya başladım. O günden bu güne kız kardeşim Serde ile birlikte şirketin
direktörlüğünü yapıyoruz. Şirketimizin hızlı bir büyüyüşü söz konusu. Dünya
Oto 2007 yılında yönetim bizde değilken çok düşük satışlarla ve çok düşük araç
servisi girişi ile yoluna devam ediyordu. Biz bu şirkete girdikten sonra her yıl
yüzde yüz büyüme ile ilerledik. Şu an bulunduğumuz konumdan memnunuz.
Kendimizi geliştirmek için kurumsallaşma çalışmalarımıza başladık. Biz ailenin
ikinci jenerasyonuyuz. Kurumsallaşma bir iki günde olacak bir şey olmadığı için
üçüncü nesle kurumsal bir şirket hazırlamak için adım attık.
SORU: Kurumsallaşmak adına profesyonel bir destek aldınız mı?
DEBRELİ: Profesyonel desteği almaya başladık. Zaten kurumsallaşma
profesyonel destek almadan olmaz. İlk önce aile anayasamız hazırlanıyor, onu
yaptıktan sonra kurumsallaşma adım adım gerçekleşecek.
Lüks araba segmenti büyüyor
SORU: Siz sektörü nerede görüyorsunuz?
DEBRELİ: Sektör, inişli çıkışlı. Lüks araç segmenti son yıllara oranla büyüme
gösteriyor. Fakat lüks araba segmenti büyüme gösteriyor derken, burada bir de
yanılgı var. Lüks araba üreticiler orta segment arabalar üretmeye başladığından
dolayı büyüme gerçekleşti. Bu büyümeden Kuzey Kıbrıs’ta en fazla pazar payını
alan da Mercedes oldu. Mercedes gerek satışı, fiyatlarının uygunluğu ve satış
sonrasında verdiği hizmetlerle bir tık öne çıkıyor. Sonuçta yollarımızın güvenli
olmaması, trafik kazalarının çok olması, ölümlü kazaların çok olması, insanları
daha güvenli arabalar sürmeye yönlendiriyor. Bu yüzden de güvenlik dendiğinde
akla ilk gelen marka da Mercedes Benz markasıdır. Bu satışların artmasının bir
sebebi de insanların güvenli araba sürmek istemesinden kaynaklanıyor.
Güvenlik, konfor ve kalite
SORU: İnsanlar araba alırken neden Mercedes alsın?
DEBRELİ: Bir güvenlik, iki konfor, üç kalite. Bir de tabii ki Kıbrıslı Türklerin
Mercedes’e olan sevgisi. Kıbrıs’ta genelde araba dediğinde akla Mercedes gelir.
Eskiden ulaşılması zor olan bir marka, şimdi ulaşılması kolay olan bir markaya
dönüştü. Araç alırken sunulan uygun ödeme koşulları da Mercedes’e daha çok
yönlenmede etken oldu. Şu an gidip orta segment herhangi bir sıfır kilometre
araba alacaksanız piyasayı bir gezin. Fiyat olarak en uygun orta segment
arabalar Mercedes’tedir. O yüzden Mercedes sürmek, hem konforu, hem
güvenliği, hem ayrıcalığı getirir. Fakat cebinizden çıkan para da diğer orta
segment arabalar ile aynıdır.
Mercedes artık her yaşa hitap ediyor
SORU: Gençler şimdi Mercedes arabalara yöneldi diyebilir miyiz?
DEBRELİ: Mercedes Benz firmasının tasarım şefleri daha önce 60-65
yaşlarında iken, şu anda 40-45 yaşlarında oldu. Bu yüzden modelleri
gençleştirme yoluna gidildi ve daha agresif çizgilerle daha spor görünümler
verilmeye başlandı. Yıllar önce Mercedes dediğimizde Kıbrıs’ta “Çok güzel
araba ama 20 yaşındaki bir genç, “20 sene sonra alırım” derdi. Şimdi 20
yaşındaki gençler, “spor araba alacaksam Mercedes almalıyım” diyor. Her yaş
grubuna, her segmente, her bütçeye göre aracımız vardır.
SORU: Ekonomik olarak ülkemizi siz nasıl değerlendirirsiniz?
DEBRELİ: Ekonomik olarak ülkemizde profesyonelleşme ve kurumsallaşma
şarttır. Şu an ne yasalarımız, ne şirketlerin yönetim politikaları profesyonel bir
şekilde değildir. Ülkede belirli standartlar uygulanmalıdır. Örneğin, bugün bir
galeri açmak için 4 tarafı telleyip bir tuvalet koymak yeterlidir. Bunların bir
standarda oturtulması gerekir. Standart olmadığı için sektörlere giriş kolaydır.
Bunun sonucunda ekonomik pastanın küçük olduğu Kuzey Kıbrıs’ta sorunlar
yaşanmaktadır. Bir diğer önemli sorun karşılıksız çek sorunudur. Bu konuda
devlet önleyici tedbirler almalıdır. Maalesef yasalarımız da karşılıksız çek
keseni koruyan bir durumdadır. Mahkemeler çok yavaş çalışıyor ve ticari
davalar çok geç sonuçlanıyor. Bunlar da otomatikman Kıbrıs içindeki
ekonomiye kötü etki yaratıyor. Ülkede likit sıkıntısı vardır. Şu an genel
sektörlere bakıldığında, eski zamana bir dönüş var gibi. “Ben sana elma
vereyim, sen bana armut ver” gibi bir duruma gelindi. Genel olarak piyasada
parayla değil, hep iş karşılığı işler dönüyor. Biri demir verirse, öteki ona ev,
çimento, araba veriyor. Piyasa böyle dönüyor. Bundan dolayı piyasada bir nakit
sıkıntısı var. Genel olarak çok karamsar olmak istemem ama bir iki ufak
dokunuşla bu sıkıntıların düzelebileceğine inanırım. Herkese çek verilmemeli,
karşılıksız çek veren cezasız kalmamalı.
SORU: Son olarak neler söylemek istersiniz?
DEBRELİ: Ben umudu kaybetmeyelim derim. Halen daha çok kötü durumda
değiliz. Devletin yasalarda yapacağı birkaç değişiklikle, bu arada şirketlerin
kendi içinde profesyonelleşmesiyle sorunlar çözülmeye başlayabilir. Sonuçta her
şeyi devletten beklememek lazımdır. Bir iş yeri iflas ederse bunun nedeni her
zaman devlet değildir. Herkes muhasebesini iyi tutmalıdır. Finansmanını iyi
belirleyip, ona göre adım atmalıdır. Biz bu konuda çok hassasız. Adımlarımızı
emin şekilde atmaya çalışıyoruz. Her yıl şirketimizi büyütme yolunda emin
adımlarla ilerliyoruz.
Babamızın hayalini yaşatıyoruz
SORU: Dünya Oto’nun önündeki hedef nedir?
DEBRELİ: Önümüze koyduğumuz hedef ilk önce kurumsal büyüyebilen ve bu
sektörde kalıcı devam edebilecek bir şirket olarak kalmaktır. ATATÜZÜN: Dünya Oto’nun bizim için ticari bir şirketten fazla, manevi bir
yanı vardır. Babamızın her zaman hayali olan Mercedes Benz bayiliğine, 35
yıllık ticari bir tecrübeden sonra kavuştuk. Babamız sıfırdan bu noktaya geldi.
Bizim de hedefimiz, onun bize bıraktığı bu şirketi en üst noktalara çıkarmak.
Editör: TE Bilisim