GEBAD Başkanı Şükrü Umarbeyli toplantı sonrası yaptığı açıklamada, bankaların kullandırmış olduğu kredilerde yaşanan gecikmelerden dolayı anapara faizini değil anaparayı dahi toplama zorluğu çektiğini ve paraların zamanında dönmemesinden dolayı mağdur olup yerine para koymak zorunda kaldığını açıkladı.
Kredilerin mevcut teminatlarına göre (kefalet, nakit bloke, rehinlik, gayrimenkul ipotekleri, demirbaş rehinlikleri v.s) ve bunun yanında vadelerine göre faiz oranlarının belirlendiğini kaydeden Umarbeyli, genel olarak bankaların koydukları cezanın (temerrüt faizinin) ise zamanında yapılmayan geri ödemeler ve taksitler için geçerli olduğunu bildirdi.
“Borç İlişkilerinden Dolayı Hapislik Cezalarının Affedilmesi Yasa Tasarısı” konusunda ise Umarbeyli, bunun insanların borçlarını ödememesine, kişi ve kurumların da alacaklarını hiçbir zaman tahsil edememelerine neden olacağını savundu.
Alacak-verecek davalarında hukuki sürecin devre dışı kalmaması gerektiğini kaydeden Umarbeyli, hukukun huzur ve güven için olduğunu ifade etti.
GİAD Başkanı Arsen Angı da, Birliği’nin birçok avukatın ve bazı hukukçu ile akademisyenin ortaya koyduğu gibi aslında mevcut yasalara göre kişinin borcu için değil, mahkeme emrine riayet etmediği için hapislik cezasına çarptırıldığının gözden kaçırılmaması gerektiğini kaydetti.
Bazı borçların “astronomik ve/veya fahiş meblağlara ulaşması ve/veya kesinlikle ödenemeyecek boyutlara gelmesi” meselesinin yasal düzenlemelerle kontrol altına alınması gerektiğinin birçok kesim tarafından kabul edildiğini söyleyen Angı, buna karşın sorunu salt “mazbata mağdurları” sorunu olarak göstermenin doğru olmadığını ifade etti.
Alacaklarını tahsil edemeyen dürüst iş insanlarının mağduriyetinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini kaydeden Angı, borç ilişkilerinde uygulanacak kuralları düzenleyen yasa tasarısı ve poliçeler (değişiklik) yasa tasarısını dernek olarak incelemeye devam edeceklerini kaydetti.
