Kıbrıslı Rum siyasetçi Mihalis Papapetru Kıbrıs sorununda yaşanan son gelişmeleri değerlendiren bir makele yazdı.

Hukukçu ve diplomat olan Mihalis Papapetru eski bir milletvekili. Yorgo Vasiliu’nun partisi olan Birleşik Demokratlar’ın eski Başkanı, Kleridis hükümetinde ise Hükümet Sözcülüğü yapmıştı. Mihalis Papapetru Aynı dönemde (1999-2003) hem sözcü hem de Rum müzakere heyeti eski üyesiydi.

İŞTE O YAZI:

“Kıbrıslı Rumlar olarak yıllardır Kıbrıs sorununda birçok ‘zafer’ kazandık. Akıllara gelen soru, bunca zaferden sonra, kötüden daha kötüye gitmeyi, işgal ile göçmenlik yaşanmasını, göçmenlerin ölmesini ve onların mallarını yalnızca işgal bölgelerindeki meşhur taşınmaz mal komisyonunun amaçları için hatırlamamızı nasıl başardığımızdır. Pazar günü New York’ta da böyle bir ‘zafer’ kazandık.

Liderler daha Ban Ki Moon’ın ofisinden çıkmadan, Akıncı’nın suratını asıp, kuyruğunu bacaklarının arasına alarak ayrıldığını tüm Kıbrıs duydu. Trajik olan da şudur ki, bu tür saçmalıkları yayanlar, Cumhurbaşkanının çok yakınındaki kişilerdir. Görünen o ki bu bilgilerin kaynağı onlardı. Akıncı’nın takvim istediğini ancak bizim cesur tutumumuzun onu hizaya getirdiğini haykırıyoruz. İyi de madem iki lider çözüm hedefini 2016’nın sonu olarak belirledi ve Genel Sekreterin müzakerelere özlü bir şekilde müdahil olmasını istiyor ve mademki Genel Sekreter 31.12.2016’da görevinden ayrılacak, bu durumda gayrı resmi bir takvim konulmuş olmaz mı? Bence evet, hem de çok iyi yaptılar.

Ben hem Cumhurbaşkanının heyetinden bazı kişilerden, hem de New York’taki bazı muhabirlerden gerçekten neler olduğunu anladığımı düşünüyorum. İki lider son sürat, 2016 yılında olmasa bile, 2017’nin ilk aylarında çözüme varılması konusunda hareket etmeye karar verdiler. Belki de bunun nedeni, her ikisinin de, Aralık’a kadar esas noktalarda anlaşmaya varmamaları halinde, çözümle ilgili momentumun kaybedileceğini anladıkları içindir. Ban gidiyor, Biden gidiyor, Kıbrıslı Rumlar başkanlık ve diğer birçok şey için seçim kavgasına başlıyorlar. Bu zaman çerçevesine biz ‘takvim’ demek istemedik ancak Akıncı istedi. Dolayısıyla herkes işini kolaylaştırmak için kendi yaklaşımını satabilecek bir formül bulundu. Ancak bizim tarafta çözüm isteyen bazı akıllılar, Akıncı’nın ayağındaki halıyı çektiler ve onu mağlup olarak gösterdiler. Bunun nedeni de Nikolas Papadopulos’tan alkış almak istemeleridir.

Bu tür bir zekayla çok uzağa gidebileceğimizi düşünmüyorum. Bahse girerim ki, bugünden itibaren işgal bölgelerindeki hiper vatanseverler de, Anastasiadis’in üstesinden gelemediği için Akıncı’yı sanık sandalyesine oturtacaklar. Aklımıza şaşayım.”
Editör: TE Bilisim