Aslında bu yazı sadece KKTC Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu’na değil.
Aynı zamanda;
Hatay Kültür ve Dayanışma Derneği Başkan Vekili Mehmet Ali Bebek’e…
Hatay Bütünleşme Derneği Başkanı Mustafa Bük’e…
Ak Hataylılar Derneği Başkanı Mehmet İpek’e…
Öz Hataylılar Derneği Başkanı Musa Erdem’edir…
Çünkü bir seçim sürecinde daha bu ülkeyi vatan bilen ve vatandaş oyan Hataylılar zan altında kalmış, onların insan olmasından daha ziyade, kimlerden, hangi partilerden seçim rüşveti aldığı ya da teklif edildiği gündem maddesi olmuştur…
Bu pisliği temizlemek de öncelikle burada yaşayan Hataylı kardeşlerimize ve onların oluşturduğu örgütlere düşer…

Konuyu dün Bertan Zaroğlu ile görüştük…
Ama yeteri kadar cesur olamadı!
Bazı siyasilerin direkt ya da dolaylı olarak seçim rüşveti önerdiğini söyledi…
Bunu yazacağımızı söylediğinizde ‘yaz abi’ diye cevap verdi ama, partilerin ve partililerin ismini sorduğumuzda isim vermekten çekindi…
Biz de kendisine, isim vermekten çekindikleri müddetçe özellikle gettolaşmış bölgelerin zan altında kalmaya devam edeceğini, bunda da en fazla kendilerinin zarar göreceğini ifade etmeye çalıştık…
Umarız bu yazıdan sonra, biraz cesaretlenir ve yapılan ahlaksız teklifleri kamuoyuna açıklayarak, Surlariçi’nde yaşayan vatandaşlarımızın satılık olmadığını da ortaya koyar…

Lefkoşa Surlariçi, çok hassa bir bölge…
Burada devlet var ama yok!
Daha doğrusu devlet genelde polisiyle var, çünkü adli olayların büyük bir bölümü burada oluyor…
İşsizlik burada, kayıt dışılık burada, sefalet burada…
Burada siyasetçi de var ama sadece seçim günlerinde.
Siyasiler alacaklarını aldıktan sonra, bir dahaki seçimlere kadar bölgenin yakınından bile geçmiyorlar…
Sonra, hangi yüzle gidiyorlarsa o da ayrı bir tartışma konusu…

Bertan Zaroğlu, 5 Hataylı dernekten üyesi en fazla olanın başkanı.
Üniversiteyi burada bitirmiş ve biraz şansının biraz da siyasetin cilvesiyle vatandaş olmuş…
Sonra da UBP delegesi…
Temiz ve düzgün kişiliğe sahip, siyasilerin de önem verdiği bir genç…
Tabi ki onların isteklerini yerine getirdiği müddetçe…
Pazar günü yapılan seçimler belli ki kendisini haddinden fazla üzmüş.
Çünkü bir kez daha ‘Surlariçi satılıktır’ imajı ortaya çıkmış…
Bunun sebebi ise hem bölge insanının zaafları, hem de aç gözlü siyasetçilerin ahlaksızlığı…

Bertan Zaroğlu, dün açık ve net konuştu…
Bölgenin satılık insanlardan oluştuğu imajının her geçen gün tırmanmasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi…
Pazar günkü seçimlerde, kimlerle nasıl muhatap olduğunu, kimlerin neler vaat edip, sırt sıvazladığını anlattı…
Anlatmadığı bir tek iki siyasi partinin kendisine neler teklif ettiği oldu?
Hangi partiler, hangi isimlerle kendini ziyaret etti ve ne kadar maddi destek teklif ederek, oy ticareti yapmaya çalıştılar, işte en önemlisini bizden sakladı…
Bunları isim isim açıkladığı an, işte o zaman hem Surlariçi’nin hem de hemşerilerinin önünü açmış olacak…
Bu bölge insanı bundan böyle ‘satılık’ olmaktan çıkıp, bazı siyasilerin yüzüne tükürmemiz için bize iyi bir fırsat doğacak…
Hadi Bertan Zaroğlu, biraz cesaret!
Açıkla ki, bundan sonraki seçimlerde Surlariçi’ne giren siyasiler, bir değil bin kere düşünsünler…
Siyasetin çirkin yüzünü göstermek senin elinde…




MESAJ KUTUSU


Sayın İrsen KÜÇÜK, ay sonuna doğru kabinede revizyona gideceğiniz ve en az dört bakanı değiştireceğiniz konuşulmaya başladı. Bu haberi duyanlar bazı bakanlar fena halde tedirgin oldular haberiniz olsun…

Sayın Ahmet KAŞİF,
İrsen beyle üç bakanlık konusunda anlaştığınız ve Pazartesi günü yeni kabinenin açıklanacağını duyduk. Ülke siyaseti şok gelişmelere gebe desenize…Hayırlı ve uğurlu olsun…

Sayın Kemal DÜRÜST, kısa bir aradan sonra bakanlık koltuğu göründü diyorlar. Siz zaten bakan olarak dünyaya gelmişsiniz, sade vatandaşlık hiç de yakışmamıştı değil mi? Hadi bakalım hayırlısı, eski mesai arkadaşlarınız dört gözle sizi bekliyor…

Sayın Sunat ATUN,
sizin makamda dört kişinin bulunduğu odada konuşulanları acaba kim dışarıya sızdırdı? Bu konuda minik çaplı bir araştırma başlatmışsınız. Ha keşke bize de sorsaydınız, belki bazı ip uçları verebilirdik…

Sayın Özdemir TOKEL, Mete ve Rasıh’tan sonra sizin adınız da BRT müdürlüğünde konuşulmaya başlandı. Partinin seçim çalışmalarını size teslim eden İrsen bey niçin böyle bir karar almasın ki? Hadi bakalım hayırlısı…

Sayın Bertan ZAROĞLU, seçim rüşveti teklif edenlerin ismini de ha keşke açıklasaydınız. Şimdi benim de okuyucuların da uykuları kaçacak. Biraz cesaret lütfen…

Sayın Ahmet ZAİM, tabanca gösteren bürokrat konusunda soruşturma başlattığınızı memnuniyetle öğrendik. Kendini kovboy zanneden bu şahsiyeti kamuoyu merak ediyor. Umarız hükümetin bu konuda bir baskısı söz konusu olmaz…

Sayın Ertuğrul HASİPOĞLU, siz Rum hastaları burada tedavi olmaya davet etmeye, önce Girne Hastanesi’nin yeni açılan bölümüne birkaç hemşire istihdam edin de devletin ayıbı artık bir son bulsun. Böyle giderseniz en fazla gaf yapan bakan ünvanını kazanacaksınız…

Sayın Hasan TAÇOY
, bazı belediye meclis üyesi adaylarından yoğun tepkiler geliyor. Pazar günü liste yaptığınız ve bazı isimleri bilerek makasladığınız iddia ediliyor. Umarız bu size genel seçimlerde olumsuz olarak yansımaz…

Sayın Muharrem FAİZ, kamuoyunda yaptığınız anketler konusunda büyük bir tartışma başladı. Bu konuda detaylı bir açıklama yaparsanız hem siz hem de şirketiniz için hayırlı olacak.

Sayın Serhat AKPINAR, sonunda siz de sağlık sektörüne girmeye karar vermişsiniz. Türkiye’nin önde gelen bir sağlık kuruluşuyla yakında imzaların atılacağını duyduk. Hayırlı ve uğurlu olsun…

Sayın Kudret ÖZERSAY
, yerel seçimlerde uğraşmadık ve yerden yere vurmadığınız hiçbir siyasi parti kalmadı. Demek ki artık Temiz Toplum Partisi’nin kuruluşu yakındır. Zamanlama için bundan iyisi olamaz…

Sayın Kazım AND,
bazı yargıçların yeni mazbata yasası konusunda tavır koydukları yönündeki açıklamalarınız epey manidardı. Madem ki isimleri sizin elinizde var bunları kamuoyuyla paylaşmak istemez miydiniz?

Sayın Hasan SERTOĞLU, partiniz Lefkoşa seçimlerini kaybetmiş oldunuz ama siz kazanan aday oldunuz. En azında kamuoyu sizin gibi dürüst siyasilerin de olduğunu görmüş oldu. Asıl şimdi siyasetin en ortasında bulunmanız gerekiyor.

Sayın Münür ÖZTÜRK, mesajınızı aldım ama sizin hiç üzülmenize gerek yok. Sizin gibi temiz ve başarılı gençler siyasete adım atarken, arasındaki çürük elmaları temizlemek zorundadır değil mi?

Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, yeni kabine çalışmaları çerçevesinde sizin bakanlıkta bir değişiklik olacak diyorlar. Sporcu kimliğiniz olduğuna göre yeni makamda hiç yabancılık çekmezsiniz değil mi?

Sayın İlkay KAMİL
, tam da emekli olacakken bu bakanlık iddiaları da nereden çıktı? Her gün Girne-Lefkoşa yolu çekilir mi Allah aşkına? Hadi bakalım hayırlısı…

Sayın Salih EGEMEN, Pazar günkü Lefkoşa seçimlerinde tam isabet yaparak bu konuda büyük bir sükse yapmışsınız. Demek ki artık şirketi genişletip sahaya tam takım girmek gerekiyor değil mi?

Sayın Turgay AVCI,
dün akşamüzeri denize nazır mangal yaktığınız görülmüş. Komşularınız bakanlık kutlaması diyorlar, inanalım mı?


GÜNÜN FOTOĞRAFI




Günün Fıkrası

Boğa

Temel gezmek için İspanya’ya gider etrafı turlar alış veriş yapar ve karnı acıkır restorana gider, siparişini verir o sırada karşı masada oturan adamın yemeğine gözü takılır, kocaman oldukça gösterişli bir yemektir.
Temel hemen garsonu çağırıp
- Bende o yemekten istiyorum
der.
Garson özür dileyerek
- O sadece ayda bir yapılan boğa güreşlerinde öldürülen boğanın hayalarıdır ve isterseniz gelecek ay için rezerve yapabilirsiniz, der.
Temel yemeği ayırttırır ve bir ay sonra tekrar aynı restorana gider. Garsonu çağırıp durumu belirtir. Arkadan yarım saat geçer ve yemek gelir ama bu Temel’in geçen ay gördüğü yemeğin sadece onda biri kadardır. Kızar ve garsonu çağırır
- Benim gördüğüm çok daha büyüktü neden bu böyle
der.
Garson cevap verir
- Eee efendim hep boğa kaybedecek değil ya!