Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, saatlerle ilgili kararı Türkiye’den gelen taleple değil hükümetin kararıyla aldıklarını; mesai saatlerinin değişmesini ise iki aydır görüştüklerini, ayaküstü alınmış bir karar olmadığını belirterek müzakere ve uzlaşmaya açık olduklarını söyledi.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinde Ersin Tatar ve Serdar Denktaş’ın ardından sözü CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman aldı.

ERHÜRMAN: “HALKIN DUYARSIZ KALMASINI MI TERCİH EDERDİNİZ?”

Erhürman, son günlerde yaşanan olayları değerlendirdiği bir konuşma yaptı ve dünkü eylem sırasında yaralanan gösterici ve polislere acil şifalar diledi.

Hamile olan bir polisin eylemde görevlendirilmesini “öngörüsüzlük olarak” değerlendiren Erhürman, bunun tekrarlanmamasını umduğunu kaydetti.

Erhürman, eylemde gözaltına alınan kişilere ilişkin de hükümetten bilgi istedi.

Girne-Değirmenlik dağ yolundaki kazanın ardından meydana gelen gelişmeleri değerlendiren Erhürman, kaza sonrasında halkın çeşitli kesimlerinin duyarsız kalmasının mı tercih edileceğini sordu.
Toplumun kaza sonrasında tepki, duyarlılık ve toplum bilinci gösterdiğini söyleyen Erhürman, bunun üzülünecek değil, sevinilmesi gereken bir olay olduğunu kaydetti.

Erhürman, düzenin değişmesi gerektiğine ilişkin bir toplumsal tavır geliştiğini, bunun da mutlu olunacak bir tavır olduğunu, iktidar ve muhalefetin düzenin değişmesi yönünde hemfikir olduğunu ancak nasıl değişmesi noktasında farklılıklar bulunduğunu ifade etti.

Ülkenin, böl ve yönet anlayışıyla yönetilmesinin doğru olmadığını söyleyen Erhürman, demokratik bir tavır ortaya konduğunda, bunun yaralı ve gözaltılarla sonuçlanmasını, atılan bir slogan üzerine toplumun ikiye bölünmeye çalışılmasını olumlu bulmadığını belirtti.

Erhürman, “Herkesi bunlardan vazgeçmeye çağırıyorum” dedi.

“KAZA SORUŞTURMASI YAPILSIN, SORUMLULAR ORTAYA KONULSUN”

Ciddi ve şeffaf bir yönetimin, kazanın ardından gerekli incelemeyi yapması ve sorumluları ortaya koyması gerektiğini söyleyen Erhürman, “Bilimsel bir veriye ihtiyacımız var. Bu veriyi sunması gereken de ülkeyi yöneten idaredir” diye konuştu.

Erhrüman, bu noktada Türkiye’de yaşanan, gençlerin Adana’da bir yurtta öldüğü yangın olayında çok kısa sürede bilirkişi raporu yayımlanması örneğini gösterdi.

Eyleme katılan gençlerle gurur duyduğunu dile getiren Erhüman, hükümetin eylem yapan gençlerle görüşmemesinden üzüntü duyduğunu kaydetti.

Erhürman, hükümetin doğru yönetim anlayışı ve bilimsel temelli politikalarla hareket etmesi gerektiğini ifade etti.

“TEKNİK SIKINTI NE?”

Ülkenin bir süre Türkiye ile farklı saat diliminde kaldığını ancak bir kaos yaşanmadığını dile getiren Erhürman, hükümetin teknik sıkıntı yaratacağı gerekçesiyle saatleri değiştirmek istemediğini, bu sıkıntıların neler olduğunu açıklamasını istedi.

Avrupa standartlarında yol yapmak adına maaş kesintisi yapılacağı yönündeki açıklamaları da değerlendiren Erhürman, bir kesinti yapılacaksa doğru, ciddi projeler yapılması gerektiğini dile getirdi.

Erhürman, kuyu ve T izinleri, istihdam, arsa dağıtımı konularında ciddi dedikodular bulunduğunu söyleyerek, bu konularda Maliye Bakanlığı bütçesine kadar hükümetten bilgi istedi.

TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun kısa bir süre önce adaya geldiğini, Cumhurbaşkanı ve siyasi partiler ile görüştüğünü, daha sonra iktidar ve muhalefetin Kıbrıs sorununa ilişkin aynı görüşte olmasından memnuniyet duyduğunu söylediğini belirten Erhürman, daha sonra Serdar Denktaş’ın bir kabulü sırasında “beşli konferansı desteklediğini ancak olası bir referandumda hayır diyeceğini” söylemesinden şaşkınlık duyduğunu dile getirdi.

DENKTAŞ: “HAYIR KAMPANYASI BAŞLATMADIM, KİŞİSEL GÖRÜŞÜMÜ DİLE GETİRDİM”

Erhürman’ı yanıtlamak üzere yeniden kürsüye gelen Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Kıbrıs sorununa ilişkin müzakerelerin içeriği ile ilgili yaptığı değerlendirmelerden sonra “hayır” diyeceğini açıkladığını söyledi.

“KAMPANYAYI METNİ GÖRDÜKTEN SONRA BAŞLATACAĞIM”

“Hayır kampanyası” başlatmadığını, sadece kişisel görüşünü dile getirdiğini belirten Denktaş, henüz ortada bir metin olmadığını, kampanyayı metni gördükten sonra başlatacağını söyledi.

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun adaya gelişinde yapılan görüşmelere de değinen Denktaş, “İçerikte değil, önümüzdeki süreçte mutabık kaldık” dedi.

Denktaş, maaşlardan kesinti yapılması önerisine değinerek, kaynak sıkıntısına işaret etti.

KAZA RAPORU HÜKÜMETTE

Polisin kaza ile ilgili raporunu tamamladığını ve hükümete bilgi verildiğini söyleyen Denktaş, yollarda sorun yaşandığının bilindiğini, bunun yerel kaynaklarla yapılması yönünde çaba harcanacağını kaydetti.

Denktaş, saatlerin değişimi konusunda Türkiye ile ulaşım, havayolları, bankacılık açısından olumsuzluklar yaratabileceğini düşündüklerini bunun üzerine karar alındığını, kimseden farklı ses çıkmadığını söyledi.
Kazanın ardından okulların başlamasına yönelik sendikaların tavrını eleştiren Denktaş, mesai ve okul başlama saatleriyle ilgili kararlarında ısrarcı olduklarını belirtti.

“SAATLER KONUSUNDA TÜRKİYE’DEN TALEP GELMEDİ, KARARI HÜKÜMET ALDI”

Denktaş, Türkiye’den saatler konusunda herhangi bir talep gelmediğini, kararın hükümetin aldığı bir karar olduğunu söyledi.

Yıllar önce trafik kazasında ağabeyini kaybettiğini dile getiren Denktaş, o yolun kazadan sonra tamir edildiğini, dolayısıyla eylem yapan öğrencileri anladığını, yanlarına giderek konuşmak istediğini ancak o sırada öğrencilerin arkasından birinin gelerek öğrencileri tahrik ettiğini, küfür ettirdiğini belirtti.

Denktaş, eylemlerde her zaman eylemcilerin yanına giderek konuştuğunu, ancak bu sefer büyük bir acının üzerinden siyaset yapıldığını, bunun canını sıktığını belirtti.

Gençleri öne sürerek devlet mülküne hasar verme girişiminde bulunanlar olduğunu söyleyen Denktaş, provokasyonu yapanların devletten maaş aldığını, maaş aldığı yere zarar verdiğini kaydetti.

“SİVİL İTAATSİZLİĞE KARŞI YASA YOK”

Denktaş, sivil itaatsizliğe karşı bir yasa bulunmadığını dile getirdi.
Mesai saatlerinin 08.30’a alınması konusunun son iki aydan beri görüşüldüğünü, kararın ayaküstü alınmış bir karar olmadığını söyleyen Denktaş, kazadan sonra bunun uygulanmaya başladığını belirtti.
Denktaş, sendikaların da bu uygulamadan haberdar olduğunu dile getirdi.

Müzakere ve uzlaşmaya açık olduğunu söyleyen Denktaş, eylemlerden değil acı üzerine yapılan siyasetten ve provokasyonlardan öfke duyduğunu söyledi.
Editör: TE Bilisim