Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hakan Dinçyürek, TRT Türk Kanalında Yayınlanan “Dünyanın Gündemi” programına katılırken NTV’nin de sorularını yanıtladı.
Dinçyürek, açıklamalarında, Asrın projesiyle adaya suyun geliş tarihinin hava şartlarının iyi olması durumunda 20 Temmuz olarak hedeflendiğini, bu tarihin Kıbrıs Türkü için çok anlamlı bir tarih olduğunu ifade etti.
1974’ten 41 yıl sonra Kıbrıs Türkünün yeni bir mutluluk yaşayacağına inandığını belirten Dinçyürek, gelecek suyun ülke insanın hem içme suyu ihtiyacını hem de tarım amaçlı kullanımını sağlayacağını hatırlattı.
Projenin Kıbrıs Türküne adeta yeniden hayat verecek bir olan bir proje olduğuna vurgu yapan Dinçyürek, emeği geçen Türkiye’nin eski ve yeni hükümetleri ile Anadolu insanına teşekkür etti.

“GÜNEY KIBRIS, TEK YANLI ADIMLARINA DEVAM EDİYOR”
Dinçyürek, Kıbrıs Rum tarafının , ada üzerinde Kıbrıs Türkünün haklarını görmezden gelerek tavır sergilemeye devam ettiğini belirterek buna karşın Uluslararası camianın Ada etrafındaki doğal kaynakların tüm Kıbrıs’lılara ait olduğunu beyan ettiğini söyledi.
Bu konuda, adanın her iki tarafının da hak sahibi olduğu düşünüldüğünde, atılacak adımlarda ortak bir platform çerçevesinde konunun ele alınması gerektiğine vurgu yapan Dinçyürek, Güney Kıbrıs Yönetimin tek başına adımlar atmayı sürdürdüğünü ifade etti.
Dinçyürek şöyle devam etti:
“Madem ki hak sahibi hem Rum tarafı hem Türk tarafıdır, ve madem ki Rum tarafı hak sahibi taraflardan biri olarak tek başına hareket ediyor. O zaman aynı haklar çerçevesinde Türk tarafı da tek başına kararlar üretebilip uygulamaya koyabilir.”
Dinçyürek,yıllardır ada etrafında sismik araştırmalar yapıldığını ama geçmişten bugüne farklı olan noktanın, müzakerelerde al-ver sürecine girilmesi ve Rum tarafının bundan rahatsızlık duyarak Barbaros Gemisini mazeret olarak gösterip masadan kalkması olduğunu söyledi.

“ÖNKOŞULSUZ MASAYA DÖNMELERİNİ BEKLİYORUZ”
Kıbrıs Rum tarafının önkoşulsuz olarak masaya dönmesinin beklendiğini vurgulayan Dinçyürek, Rumların masadan kaçan taraf olarak sonsuza kadar duramayacağını ve görüşmelerin sonuç odaklı olarak başlaması gerektiğini belirtti.
Kıbrıs adası etrafındaki ülkelerin büyük sıkıntılarla uğraştığını dile getiren Dinçyürek, istikrarlı bir Kıbrıs’ın sadece Kıbrıs’ta yaşayanlara değil, bütün bölge coğrafyasına kazanç sağlayacağını söyledi.
Dinçyürek: “Soğuk savaş taktiklerinin devam ettiği bir sürecin adada yaşayan hiç kimseye bir yarar sağlayacağına inanmıyorum.Adada kalıcı bir anlaşmanın olması, herkesin haklarına saygı duyduğu, güvenliğinin tartışılamayacağı bir Kıbrıs’ın, yani Türklerin ve Rumların menfaatinedir.” dedi.
Kıbrıs Türk tarafının masadaki tutumuyla sonuç alıcı ve çözüm odaklı barışı ve anlaşmayı arzulayan taraf olduğunu gösterdiğini ifade eden Dinçyürek, Rum tarafının aynı niyetle önkoşulsuz olarak masaya gelmesi gerektiğini söyledi.
 
Editör: TE Bilisim