Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dinçyürek, 22 Şubat Dünya Su Günü vesilesiyle yaptığı yazılı açıklamada, “Bakanlık olarak suyun sürdürülebilir kalkınmanın en önemli araçlarından biri olduğunu hatırlatır, suyu tasarruflu kullanmak, daha iyi yönetmek için var gücümüzle çalıştığımızı belirtmek isterim. Su için temel ilkemiz, daha bilinçli tüketim ve daha iyi yönetimdir” dedi.

Gelecek nesillere temiz, sağlıklı, yeterli ve ulaşılabilir su kaynakları ve her yönden daha yaşanılabilir bir dünya bırakmanın evrensel bir hedef olması gerektiğini vurgulayan Dinçyürek, Bakanlık tarafından yürütülen en önemli projenin, Anamur-Dragon Çayı üzerinde inşa edilecek Alaköprü Barajı’ndan sabit debi esasına göre KKTC’ye yılda 75 metreküp su ağlayacak KKTC Su Temin Projesi olduğunu belirtti.

“YAKLAŞIK 5 BİN HEKTARDA SULU TARIM”

Projeyle, yeraltı ve yüzeysel tatlı su kaynakları kısıtlı olan KKTC’ye 50 yıllık bir perspektifte içme, kullanma ve sulama suyu temin edileceğini hatırlatan Dinçyürek, “Adanın en büyük ovalarından biri olan, ancak kuraklıktan verimli kullanılamayan Mesarya ovasında 4 bin 824 hektarlık alanda yapılacak sulu tarım ile yüksek gelir artışları sağlanacaktır” dedi.

Dünyada benzeri bulunmayan KKTC Su Temini Projesi çerçevesinde 2 baraj, 107 kilometrelik boru hattı ile 2 terfi merkezi inşa edileceğini kaydeden Diçyürek, suyun KKTC’ye 2015 yılı içerisinde  temin edilmeye başlanacağını belirtti.

“SU SAFLIĞINI KAYBEDİYOR”

Suyun, sanayi ve evsel atıklar, tarım ilaçları ve yanlış kullanım gibi nedenlerle her geçen gün temizliğini, saflığını kaybetmekte olduğunu belirten Dinçyürek, hızlı nüfus artışı, suyun israf edilerek kullanımı, küresel ısınma, iklim değişiklikleri, ormanların azalması gibi nedenlerle de su kaynaklarının her geçen gün azalmakta, sulak ve verimli toprakların kuraklaşmakta olduğuna dikkat çekti.

“İŞBİRLİĞİ ŞART”

Denizlerin, okyanusların, yer üstü ve yeraltı su kaynaklarının korunması, çölleşmeyle mücadele ve küresel ısınmaya bağlı iklim değişiklikleri sorununun tüm insanlığı ilgilendiren bir konu olduğunu ifade eden Dinçyürek, “Bu sebeple yerel yönetimlerin, merkezi hükümetlerin ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarının su kaynaklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda işbirliği yapmaları şarttır” dedi.

Editör: TE Bilisim