19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, Lefkoşa Atatürk Stadyumu’nda yer alan gösterilerle kutlandı.

Törene Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Meclis Başkanı Hasan Bozer, Başbakan Vekili ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, 2’inci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, TC Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral İsmail Serdar Savaş, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Baki Kavun, 28. Tümen Komutanı Tümgeneral İlhan Talu, 39. Tümen Komutanı Tümgeneral İbrahim Yılmaz, 14. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Avni Angun, Yüksek Mahkeme Başkanı Nevvar Nolan, GKK Yardımcısı Tuğgeneral Mehmet Soğancı, bazı bakanlar ve milletvekilleriyle Ana Muhalefet Partisi CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, kurum ve kuruluş temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.

Stadyumdaki tören, Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Mutlu Atasayan ile birlikte gençlerin ve halkın bayramını kutlamasıyla başladı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Gençlik Daires Korosu, Güvenlik Kuvvetleri Bandosu eşliğinde Gençlik Marşı, Mücahitler Marşı ve Hayat Bayram Olsa şarkılarını seslendirdi. Türk Ulusu adına sağol çağrısı yapıldı.

Anıtkabir'den getirilen toprak Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Akça tarafından Cumhurbaşkanı Eroğlu'na teslim edildi. Cumhurbaşkanı Eroğlu, Türk ve KKTC bayraklarına sarılı toprağı öperek teslim aldı.

19 Mayıs Maratonu ödül töreninin ardından, LTL öğrencileri günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yaptı.

Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Mutlu Atasayan’ın konuşmasının ardından ise resmi geçit yapıldı ve tören gösterilerle sona erdi.

ATASAYAN

Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Mutlu Atasayan, konuşmasında, 19 Mayıs’ın, Türk milletinin akılcı, korkusuz, ileri görüşlü liderine kavuştuğu gurur günü, yeni Türk devletinin temellerinin atıldığı, Türkiye tarihinin başlangıcı, Türk kurtuluş hareketinin Samsun’da güneş gibi doğuşunun 94. yıl dönümü, Ulu Önder Atatürk’ün Türk gençliğine ne kadar çok güvendiğini belirttiği kutlu bir gün ve Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın “İşte bugün doğdum” dediği büyük gün olduğunu belirtti.

“Ulu önder Atatürk, türlü oyunlarla işgal edilen Anadolu’yu, egemenliği elinden alınmak istenen yüce Türk milletini kurtarmak için, tüm engellere rağmen pusulası bozuk Bandırma vapuru ile Samsun’a ayak bastığında; O’nu yokluktan, sefaletten, vatan dedikleri toprakları elinden alınmış, umutları kırılmış bir halktan başka bekleyen bir şey yoktu” diyen Atasayan, 19 Mayıs’ta Atatürk’ün Samsun’a ayak basmasıyla Samsun’a güneş doğduğunu ve bu güneşin ışıklarının önce Samsun’u ardından tüm Anadolu’yu aydınlattığını söyledi.

Atatürk’ün, önce, Anadolu’da birbirinden kopuk direniş hareketlerini organize ettiğini, milli orduyu kurduğunu, ardından da yüce milletini arkasına alarak birlik ve beraberlikle, azimle Kurtuluş Mücadelesini başlattığını anlatan Atasayan, “O, ezik bir milletten dipdiri, geleceğe güvenle bakan, kendinden emin bir ulus yarattı. Halkına ülke yönetiminde söz hakkı tanımak için Cumhuriyeti ilan etti ve halkına seçme seçilme hakkı tanıdı; köhnemiş idare sistemini ortadan kaldırdı” dedi.

“Böylece tüm dost ve düşmanına Türk milletinin asla bağımsızlığının elinden alınamayacağını, silahı yoksa bile yüreği ile tüm engelleri aşacağını, kendi yazgısını; ancak kendinin yazabileceğini gösterdi” diyen Atasayan, Atatürk’ün Türk gençliğine çok güvendiğini ve gençlerden çok şey beklediğini her zaman dile getirdiğini ifade etti.

Atasayan, gençlere seslenerek, Atatürk’ün, “Gençler, cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve kültürle, insanlık değerinin, vatan sevgisinin en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz” demekle, ülkesinin geleceği için gençlere olan güvenini ve geçlerden çok şey beklediğini belirttiğini vurguladı.

“GENÇLER UMUT VE AYDINLIK YARINLARIN KAYNAĞI”

KKTC’nin gençlerinin umut ve aydınlık yarınların kaynağı olduğunu ifade eden Atasayan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı;

“Sizler, KKTC’yi yaşatacak meşalelersiniz. Bizler sizlerin her türlü ihtiyaç ve beklentilerinizi karşılamak, her türlü sorunlarınızın çözümü için, sizlerin yarınlara umutla bakabilmeniz için elimizden geleni yapacağız. Bu bizim en büyük görevimizdir; çünkü biz mutlu bir gelecek için mutlu bir gençlik yetiştirmek gerektiğini biliyoruz.

Ancak sizler de hür, bağımsız, çağdaş bir ülkede yaşamak istiyorsanız; en büyük göreviniz “Çalışmak, çalışmak ve yine çalışmak” olmalıdır. Sizler iyi eğitim almış, ülkesinin çıkarlarını kendi çıkarları üstünde tutan, her şeyden önce mutlu bir gençlik olmalısınız. Bunun için çok uğraşın ve her zaman Atatürk’ün açtığı aydınlık yolda ilerleyin.” 
Editör: TE Bilisim