Dr.Gülgün Vaiz çok önceden mesajını vermişti;
Bölümündeki 5 hekimin istifa mektuplarının cebinde olduğunu açıkladı!
Meğerse o mektupların içinde kendisininki de varmış…
Diğer istifayı düşünen meslektaşlarından daha çabuk davrandı ve daha fazla dayanamayıp istifayı bastı!
Çünkü artık sorunlar o kadar büyük boyuttaydı ki klinik şefi olarak bütün uyarılarına kulak tıkanmıştı!
Şu birkaç kelime bile istifa gerekçelerini özetleyiveriyor;
“Hastalara, doktor, hemşire ve personeline güvenli ve kaliteli hizmeti verecek koşulların yaratılmaması!”
Öncelikle belirtelim;
Dr.Gülgün Vaiz’in devlet hastanesindeki görevinden istifa etmesi büyük kayıptır…
Yıllarını bu mesleğe adamış, konusunda uzmanlaşmış, dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmiş ve bunları Kıbrıs Türk toplumunun hizmetine sunmuştur…
Tüm uyarılarına rağmen dikkate alınmamış, yıllardan beridir verilen sözler tutulmamış ve hep kaynak sorunu olduğu ön plana çıkarılarak kapılar yüzüne kapatılmıştır…
Onun asıl istifa nedeni yönetenlerin basiretsizliği, beceriksizliği ve hem hekimin hem hastanın koşullarının iyileştirilmemesidir…
Buna bir de onuru eklenince istifa artık kaçınılmaz olmuştur ve nihai kararı da almıştır!
Sağlık Bakanı Salih İzbul, bu istifayı durdurabilecek mi bilemem!
Ya da bir açıklama yapar mı, onu hiç bilmem…
Ama kendisi için iyi bir fırsat yaratılmıştır aslında!
Aynen Dr. Vaiz’in yaptığı gibi istifasını sunup o koltuğu boşaltmak…
Bir de bunu yaparken önce tüm tıp camiasından sonra da vatandaştan özür dileyerek!
Elbette yapmayacaktır!
Çünkü bizde siyasilerde genelde istifanın da bir erdem olduğu düşüncesi geçerli değildir…
Makam ve koltuk hep ön planda olmuş, toplumun menfaatlerini geride bırakmıştır!
Ne kadar yüksek bir makamdan emekli olunursa onun emekliliğe yansıyacağı kazançlar ön planda tutulur…
Şimdi bazılarınız, ‘bakan istifa etse ne olacak’ diyebilirsiniz ve çok da haklısınız!
Bakan İzbul istifa edip çekip gitse yerine yeni bir bakan atanacak ve o da sadece bakan olmanın dayanılmaz mutluluğunu yaşayacak ve tatmin olacaktır…
Daha üst düzey toplantılara katılacak, Ankara ve yurt dışı gezileri yoğunlaşacak belki daha fazla itibar görecek ama bütün bunlar ülkede sağlık sisteminde yaşanan olumsuzlukları gidermeye yetmeyecektir!
Hekim istifaları devam edecek, bitek üzere olan Onkoloji Hastanesi’ne yine doktor bulunamayacak, ikinci iş yasağı yine delik deşik edilecek ve özel hastanelere olan ilgi daha fazla artacaktır!
Ama yine de;
Göreve geldikten sonra çok şeyler vaat eden Bakan İzbul bu görevini teslim edip özel kliğinin başına dönmeli ve bun yaparken de özür dilemeyi unutmamalıdır!
Bu arada dün de sayfamızda paylaştığımız eski Sağlık Bakanı ve istifa eden Gülgün hanımın eşi Eşref Vaiz’in kısa açıklamasını buradan bir kez daha paylaşmak istiyoruz…
Ve burada ciddi mesajlar verilmek istendiğini düşünerek;
“Bu ülkede önce Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı, daha sonra Başbakanlık Müsteşarlığı, sonra da Sağlık Bakanlığı yaptım.
Üst düzey kamu görevinde enerjinizin yarısını icraat yapmaya, diğer yarısını da size köstek olmaya çalışan kendi bürokratlarınızla uğraşarak harcasınız.
Herkes halk için uğraştığını söyler ancak en büyük faturayı da günün sonunda halk öder. Devleti ve mevkisini işkence aracı olarak kullanan bürokratların toptan tedavi edilmesi lazım…”
 
(Eşref VAİZ)
 
 
 
Türkiye’den 2 günde geldi ama!
 
 
“Türkiye'deki bir yayınevi tarafından adıma gönderilen CP022058841TR barkotlu paket 12 Kasım 2015 tarihinde adaya giriş yaptı.
Paket siparişimi 10 Kasım tarihinde yapmıştım yani Türkiye'den adaya gelişi 2 günde gerçekleşti.
Paketi almak için Yenişehir Postanesi’ne 3 kez gittim. Her seferinde "4-5 gün sonra gel" dediler.
Kısaca paket (kitap) elime henüz ulaşmadı. Ne zaman ulaşacağı da belli değil.
Bir paketi aynı şehir içinde bir yerden diğer yere 14 gündür götüremeyen bir sisteme gel de mandıra deme…”
 
(Hasan ÖZDER)
 
 
Kadına şiddete hayır!
 
Son günlerin ağızlardan düşmeyen sloganı bu:
“Kadına şiddete hayır!”
Etkinlikler yapılıyor, yürüyüşler düzenleniyor, nutuklar atılıyor!
Hepsine tamam, bir itirazım yok…
Konu kadına karşı bedensel ve sözlü şiddet!
Kadınına vuranın eli kırılsın…
Ama maşallah şiddete hayır diyen erkeklerin sayısı bir hayli fazla!
Bu da iyi!
İyi de şiddet demek sadece kadına kötü davranmak mı demek?
Sokakta ‘kadına şiddete hayır’ diyen bazı erkeklerin kadınlarını aldatmasına ne diyeceksiniz!
Bazıları çok kızacak ama…