Nasıl ki DP’nin kuruluş aşamasında dokuzlar hareketi gerçekleşmiş ve 1992’de UBP’den ayrılanlar bugünkü DP’yi oluşturmuştu, tarih 2013 Temmuz seçimlerinde tekerrür ederek, bu kez de UBP’den sekizler hareketiyle kopma olmuş ve böylece DP’nin de ekmeğine yağ sürülerek, Serdar 12 milletvekili ile DP-UG adı altında CTP ile hükümet kurma şansına nail olmuştu. DP genel başkanı Serdar Denktaş rüyasında bile göremeyeceği bir şans yakalayıp hükümete girmesiyle beraber önceleri Lefkoşa belediye seçimlerinde UBP adayı Sayın Dana’yı destekler görünüp gerçekte tüm desteğini Harmancı’dan yana kullanmışı. UBP’nin Lefkoşa belediye seçimlerinde başarısız olmasıyla beraber Serdar kendini denge noktasında sağlam bir yere çekerek hükümete karşı iyi kağıtlar elde etmiştir. Poker’i çok iyi bildiğini, bu süreçte yaptığı blöflerden anlayabiliriz. UBP’yi sorunlu ve zayıf göstererek sağda kendini lider göstermeye çalışmıştır.

Zaman içerisinde DP-UG’den ve hükümetin gidişinden rahatsızlık duyan Zorlu Töre’nin partisinden istifa edip UBP’ye geçmesi, bu istifaların devamının geleceğini düşündürmüştü, ancak devamı gelmedi. Sebebi ise bakanlık alanların koltuğu kaybetme endişesi ve DP’yi ele geçirme düşüncesidir kanımca. Bunu destekleyen en belirgin kanıt Bengü Şonya’nın genel sekreterlikten alınıp yerine Hasan Taçoy’un gelmesiydi.

Hükümetin gidişatındaki başka bir ilginç olay ise DP-UG kanadındaki bakanların değişmesidir. Partinin ağır toplarından Kaşif’i bile dışarıda bırakarak yeni stratejiler uygulayan Denktaş gücün kimde olduğunu partililerine göstermeye çalışır. Peki Kaşif gibi ağır bir topun dışarıda kalmasına Cumhurbaşkanı Sayın Eroğlu ne demiştir? Size söyleyeyim: “Serdar ne yaptığını biliyor mu acaba?” bence de çok yerinde bir soru.Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az bir süre kalmasından dolayı Serdar kendini kıymete bindirmeye çalışıyor, ancak bunu ne UBP, ne de Sayın Eroğlu yutar.

Geçtiğimiz Cuma günü (17.10.2014) DP’nin ağır toplarından biriyle yaklaşık bir saat sohbet etme şansı buldum. Hükümetin son durumu ile ilgili çok ilginç açıklamalarda bulunan kaynağım, beni bile hayrete düşürmüştür. Hükümet meğer gerçekten de pamuk ipliğine bağlıymış ve çok yakında birilerinin düğmeye basmasıyla birlikte en geç 20 güne kadar bu hükümetin dağılmasını işten bile olmayacağını söyledi. Serdar Denktaş’ın bu tavırlarıyla Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Eroğlu’nu destekler görünüp Akıncı’ya göz kırpmayacağını kim garanti edebilir. Ne de olsa Serdar blöf konusunda oldukça uzmanlaşmıştır. Bu hamleyle siyasetteki en büyük rakibini de saf dışı bırakıp, sağın tek lideri olma hayalini gerçekleştirmiş de olacaktır. Bu söylediklerimin ne kadarının tutacağını artık hep beraber göreceğiz. 15-20 gün daha bekleyelim bakalım…