“Temiz toplum adına istifa ettim” demişti Abbas Sınay…
Başka da elle tutulur bir açıklaması olmamıştı!
O çok detay vermedi, zaten kimse de bunun üstüne gitmedi!
Sonuçta dün Meclis’in aldığı karara göre vekillikten istifası kabul görmedi…
Demek ki kimse onun mesajını almak istememiş, hatta partisi bile!
Bir vekil ‘temiz toplum adına istifa ediyorum’ derse, hem de o vekil iktidar partisinin bir vekiliyse demek ki CTP de onun mesajını doğru okumamış, hatta görmemezlikten gelmiş ve kirli toplumdan yana oy kullanmıştır…
Bunun başka türlü  bir izah tarzı olamaz!
Fanatik CTP’li bir dost ile bunun sohbetini yaptık dün…
“Bu nasıl istifa bu nasıl bir meclis kararı” diye sordum!
Gülümseyerek biraz da kızarak cevap verdi;
“15 sene önceki CTP olsaydı kesinlikle böyle olmazdı” dedi…
“Peki ne olur diye” sorduğumda da şöyle cevapladı;
“Vekillikten istifa ettiği için parti disiplin kurallarına verilir, büyük ihtimalle ihraç edilir sonra da meclisteki oylamada mahalleye gönderilirdi…”
“İyi de 15 sene önceki CTP ile şimdikinin ne farkı var” diye sordum…
“Ama dalga geçen benle” diye kızdı!
Dün TBMM resmi sitesine girdim onlarda durum ne diye baktım;
136’ncı madde gayet netti…
Bir vekil istifa ederse divan başkanlığı 7 gün boyunca istifayı değerlendiriyor ve ne bir meclis görüşmesi ne de bir oylamaya gerek kalmadan istifa kabul edilip vekillik düşüyor…
Yani orada kimseyi zorla Meclis’te tutmuyorlar!
Zaten vekillikle gönlü kalmadıysa bu memlekete ne yararı olacak ki!
Ama bizde durum farklı;
Halkın seçtiğini ancak halk indirir mentalitesi hakim olsa gerek ki çoğunluk ne derse o oluyor!
Bizde de çoğunluk Abbas Sınay’ın vekilliğinin devamından yana oy kullandı…
CTP ve DP ‘aman bir vekil’ eksilmesin derken UBP, her ne hikmettir çekimser kaldı, TDP’de en delikanlıları çıktı ve istifayı kabul etti!
Ve Çakıcı bile bir vekil olduğu halde ‘bu istifanın neden gerçekleştiğini bilmiyorum’ diye konuştu!
İyi de istifa nedeni bile tam bilinmeyen Abbas Sınay’ın istifasını CTP niçin istemedi?
Abbas bey, vekillik yaptığı dönemlerde çok mu güzel işlere imza atmıştı?
Onun istifasının ülke geleceği için vahim zararlar doğuracağına mı inandı?
Yoksa Özkan bey ile arası çok iyi olup, iyi bir dost oldukları için mi bu istifa kabul görmedi?
Hani şu bıyıklılar-bıyıksızlar meselesi yani!
Hoş Abbas bey de gerçekte bıyıklıydı ama, bıyıklılara karşı hep Özkan beyin yanında durdu, desteğini hiç esirgemedi!
Özkan bey de acaba onu böyle mi ödüllendirdi acaba?
Bunlar hep havada asılı duran sorulardır…
Peki Abbas bey bundan böyle tükürdüğünü yalayıp Meclis’e gelir mi?
Bize göre asla gelmez!
Çünkü onu öyle bir küstürdüler ki, aşırı gururlu ve kırılgan olduğu için bir daha o kapıdan içeri bile gireceğini zannetmiyoruz…
Ama girmeli!
Hatta partili partisiz herkes onu Meclis’ten içeri sokmak için işbirliği yapmalı…
Kara gözü kara kaşı için değil!
Temiz toplum adına istifa etmişti ya…
Önce ne demek istediğini açıklamalı sonra da kirlenen toplumu temizlemek için var gücüyle çalışmalı…
Temiz toplum isteyip de bir kenara çekilmeye hiç mi hiç hakkı yok!
 
 
Bu memleket bizim!
 
“40 Yıllık Devletimizin Hangi Partiden Olursa Olsun Yöneticileri Bunu Açıklar mı?
Dün (14 Ekim 2014) Kıbrıs Gazetesinde Girne”de Yapılacak Haciz Satış İlanları duyurusunun son maddesi,.
34/2014 sayılı GİRNE KAZA MAHKEMESİNCE HACZEDİLEN 3 ADET SEHPA, BİR ADET GAZ TÜPÜ, 1 ADET ÇALIŞMAZ DURUMDA GAZLI ISITICI, BİR ADET KULLANILMAZ DURUMDA SEHPA VE BİR DUVAR SAATİ, 15 EKİM 2014'de ......... APT..... DAİRE... DE SATIŞA SUNULACAKTIR…”
 
(M.Kemal TÜMKAN)
 
 
 
Yasa dışı atama!
 
“Levent Bey, Gazimağusa Çevre Koruma Dairesi Sorumlusu 1.Derece mimar olan "Ç. C." Kamu Hizmeti Komisyonunun onayı ve izni olmadan yasadışı biçimde İçişleri Bakanının yazısıyla İskele Kaymakamlığına görevlendirildi. Neymiş orada müfettişlik yapacakmış ve bu sayede önümüzdeki Belediye seçimlerine çevre oluşturacakmış. Oysa İskele Kaymakamlığında 1. derece mimar kadrosu bile yok. Her şeyiyle partizanca ve yasadışı…”
 
(N.K.)
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, Girne Belediyesi’nde CTP sempatizanı çalışanlara karşı ir kıyım başlattığınızı duyduk. Pazar günü belediye binasında işçiler arasında yumruklaşmalar olmuş. Biz sizi mülayim birisi olarak bilirdik, yanıldık mı acaba?
Sayın Özdemir BEROVA, Güzelyurt’ta ir okuldaki skandal konusunda artık devreye girip soruşturmayı daha fazla uzatmadan bitirmeniz gerekiyor. Ortaokul öğrencileri bile sokakta bu konuyu konuşuyor, bizden uyarması!
Sayın Hasan TAÇOY, son İstanbul ziyaretinde TOKİ yöneticileri ile önemli temaslar yaptığınızı ve yakında KKTC’de dev gökdelenler dikeceklerini duyduk. Siz yine de yerli örgütlerle de bunu paylaşın ki başınız ağrımasın. Onlar da bu işin içinde olursa ne şiş yanar ne kebap değil mi?
Sayın Mehmet HARMANCI, K.Kaymaklı bölgesinde Jumbo Bazaar’ın karşısındaki dere kenarına başlatılan inşaatın dereyi daralttığını biliyor muydunuz? Bölge halkı inşaatı uzmanlara inceletmenizi istiyorlar.
Sayın Abbas SINAY, isteseniz de istemeseniz de artık daha 3 yıl kadar vekil kalacaksınız. Gelin bırakın inadı ve meclis kürsüsüne çıkıp temiz toplum için var gücünüzle çalışın. Fazla naz aşık usandırır derler değil mi?
Sayın Mehmet ADAHAN, belediyeden durduğunuz çalışanlar için belediye meclis kararı olduğunu söylüyormuşsunuz ama bazı üyeler bundan haberleri olmadığını belirten mesajlar göndermeye başladı, bilginiz olsun istedik…
Sayın Türkay TOKEL, LAÜ’ye yıllık 400 bin TL’ye kiraladığınız yurt binası biraz pahalıya gelmedi mi? Bölgeden farklı sesler yükselmeye başladı bilesiniz. Ayrıca KIB-TEK istihdamı için 3 kontenjan sadece Lefke’ye verilmiş, Güzelyurt örgütü kızgın bilesiniz…
Sayın Oğuz KÖSE, 12 yıl süren sendikacılık macerasına son verme kararı aldığınızı bunu da bir veda partisi ile kutladığınızı öğrendik. Televizyon programcılığı daha ağır bastı desenize. Hayırlı ve uğurlu olsun…
Sayın Ahmet BABA, bir kez daha sigarayı bırakma denemesi yaparak şansınızı yine deneyeceğiniz sosyal medyada olay haline gelmiş. Demek ki paylaşmak güzel ama her şeyi değil…Ayıklayın şimdi pirincin taşını takipçiniz çok olacak gibi görülüyor…
Sayın Ali ÖZOK, 500 yakın öğrenci ilk başlangıç olarak hiç de fena değil. Bu arada hocalarınızın büyük gayreti gözlerden kaçmıyor, onlarla ne kadar övünseniz azdır. Kolay gelsin, Allah utandırmasın…
Sayın Mehmet ÇAKICI, Pembe Evi kapatmakla çok büyük hata yaptınız. Uyuşturucu yaşının 11’e düştüğü ülkemizde öyle merkezlere en faza ihtiyacımız olan bir dönemden geçiyoruz. Bir daha düşünseniz diyoruz…
Sayın Erhan BAŞAY, Fenerbahçe galibiyetinden sonra hiç konuşmayıp dostlarınıza sadece küçük pusulalar bırakmışsınız. Pusulayı alanlar ne yazdığını bir türlü söylemeyip, sır gibi saklıyorlar. Hayırdır inşallah!
Sayın Resmiye CANALTAY, hafta sonu Dracula filminde görülmüşsünüz. Korku filmlerini bu kadar sevdiğinizi bilmiyorduk doğrusu. Ayaklarınız yere değiyor muydu yoksa havada mıydı?
Sayın Alihan PEHLİVAN, Cumartesi akşamı 21.00 sularında buz gibi havuza dalarak bir nevi eylem yaptığınız söyleniyor. Hayırdır sizi bu kadar kızdıran şey neydi, zatürre olmazsınız inşallah…
Sayın Zeki ÇELER, Lefkoşa maratonunda sizden daha çok köpeğinizin ilgi çektiği söyleniyor. Bu arada yarışı sizden önde bitirdiğini duyduk. Demek ki daha çok antremana ihtiyacınız var desenize…
 
GÜNÜN FOTOĞRAFI:


Derin Burgaç 9'ncu yaş günününü arkadaşlarıyla pijama partisi yaparak kutladı

Günün Fıkrası
 
İhanet

Çeşitli milletlerden kadınlara "Kocanız sizi aldatırsa ne yaparsınız?" diye sormuşlar işte yanıtlar: 
- Amerikalı: alacağım nafakayı hesaplamaya başlarım.
- Fransız: dünyada başka erkek mi yok hemen yenisini bulurum.
- Rus: votkalarla sarhoş olurum
- İngiliz: viski ne güne duruyor.
- İtalyan: kocamı öldürürüm.
- İspanyol: kocamı da sevgilisini de öldürürüm.
- Alman: kendimi öldürürüm.
- Japon: önce kocamın sevgilisini, sonra kendimi öldürürüm.
- Arap: hocaya gider muska yazdırırım.
- Türk: kocam beni aldatmaz!