Emrullah bey basın toplantısında Ercan’da gözle görülür iyileştirilmeler yaptıklarını söyleyince, doğrusu ilk inanmamıştım…
Belki de Ercan ihalesiyle ülkenin en değerli ve stratejik önemi olan bir yerin, devletin elinden çıkarılmış olmasının verdiği ön yargılarla da böyle düşünmüş olabilirim.
Sonuçta, havacılık alanında geçmiş hiçbir tecrübesi olmayan bir iş adamı geliyor, parayı basıyor ve devletin malını çekip alıyor.
Sanki de içinizden bir şeyi koparıyor…
Devlet doğru dürüst yönetim gösteremeyip, milli değerleri elden çıkarınca bu tür tepkiler doğal karşılanmalıdır…
Sonuçta Beşir Atalay da KKTC’ye yaptığı ziyarette İrsen beyin gözünün içene baka baka beceriksizliğimizi yüzümüze vurdu, iktidarların bir halta yaramadığını bilimsel verilerle açıkladı…

Ne yalan söyleyeyim, dün Ercan’da gerçekleştirdiğim gözlemde etkilendim…
Ya da hiç beklemediğim bir görüntü karşısında hayretler içinde kaldım…
Eski Ercan gitmiş, yerine yepyeni bir Ercan gelmiş.
Belki ilk bakışta, başarılı bir makyaj olarak görülse de, özellikle binanın içindeki iyileştirmeler gayet başarılı olmuş.
Hem alt hem de üst katta yapılan çalışmalar, Türkiye’deki ya da Avrupa’daki havalimanlarından hiç de geri kalmamış.
En çok önem verdiğimiz ve basında da çok defa yazılıp çizilen tuvaletlerin durumu bile, iyileştirmenin başarılı olduğunu gösteriyor…
Binanın genel temizliği ona keza.

Göze batan olumsuzluklar da yok değil tabi ki…
Örneğin araçların park edildiği ücretli alanda halen hiçbir güvenlik önlemi alınmamış.
Sadece kulübeye adam koymuşlar resmen para basıyorlar.
Yani burada aracınız Allah’a emanet.
Yine valiz taşıdığınız araçlar halen paslı ve çok acil olarak yenileriyle değiştirilme ihtiyacı var.
Çok büyük ihtimalle, bunlar da önümüzdeki günlerde yenilenecek ama artık ücretli olacak…
Ne kadar para, o kadar köfte hesabı…

Ercan’ın bir başka yüzü de CAS çalışanları…
Onları bir kez daha asık suratlı gördüğümüz için üzüldük…
Her biri de bin 600 TL ile nasıl geçineceklerini, kredi kartları ile taksitleri ödeyemez durumda olduklarını ifade ettiler…
Şöyle bir empati yaptığınızda yerden göğe haklı olduklarını anlıyorsunuz.
Genelde 3 bin TL civarında maaş alan çalışanların KTHY’deki depremden sonra maaşlarının yarıya düşmesi insanlarda sosyal bir bunalım yaratmış ama yine en azından işsiz kalmadıkları için de kendinizi teselli ediyorsunuz…

Bu yazıyı kaleme alırken, İstanbul’dan Başındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ersan Saner aradı, konuşma ihtiyacı duyduğunu söyledi.
Ve hemen ardından ekledi;
“Merak ederim şimdi köşe yazarları ne yazacaklar” diye…
Köşe yazarlarına sitem ederken bizi de mi kastetti bilmeyiz ama inancımız odur ki tüm meslektaşlarımız ellerine doğru ve mantıklı bilgiler verilince, sadece olumsuz değil olumlu eleştiriler de yaparlar…
Zaten illa ki yanlış değerlendirme yapan bir köşe yazarı, muhakkak ki okuyucusunun değil, belli odakların kalemidir, bu da bizi bağlamaz…

Ersan Saner, bugün basında da çıkan bilgileri bize de aktardı…
Öncelikle bazı havayolu şirketlerinin eylem hazırlığında olduğu yönündeki haberleri bilmeyen yok…
İlk olarak ilgili şirketlerle anlaştıklarını, eylem kararının kalktığını, zaten eylem düşüncesinin de yanlış ve kirli bilgilerden oluştuğunu söyledi.
Buradaki bazı havayolu şirketlerinin temsilcilerinin perde gerisinde iş karıştırdığını, bazı organlara yanlış bilgiler verdiğini de şikayet etti.
Uçak şirketlerinin yolcu başına 3 Euro’luk indirimden haberdar olmadığı için böyle bir eylem kararı aldıklarını söyleyen Saner, şu anda taraflar arasında hiçbir uzlaşılmayan konu kalmadığını müjdeledi, biz de sevindik.
Ama iş karıştıran bazı uçak şirketlerinin buradaki temsilcilerinin ismini kendi ricası üzerinde burada açıklamıyoruz.

Bakan Saner ile Değirmenlik Belediyesi’ne Ercan’dan sağlanan katkıyı da konuştuk.
Bu konuda direkt olarak DP Genel Başkanı Serdar Denktaş’a suçlamalarda bulundu ve bu katkının Lefkoşa Belediyesi’ne giderken, o dönem Değirmenlik belediye başkanının DP’li olması sebebiyle Serdar Denktaş’ın popülizm yaptığını şikayet etti.
Sonuçta, Bakan Saner aramakla çok da iyi yaptı;
Kendisine altını çizerek şöyle dedik;
Biz sizin bildiğiniz o kalemlerden değiliz, ülke yararına yapılan tüm icraatlara da destek veririz…
Bu kadar basit!






MESAJ KUTUSU

Sayın Ahmet KAŞİF, daha üç gün önce meclis boykotu yok dediniz, ama bugün tüm muhalif vekillerle birlikte boykota başladınız. Bu arada muhalefet de size inat nisabı sağlamak için elinden geleni yapıyor, sizin hesaplar alt üst oluyor değil mi?

Sayın Ünal ÜSTEL, Girne limanı konusunda bazı entrikalar döndüğünü söylediniz de bu entrikaları kimlerin döndürdüğünü söylemeyi unuttunuz sanırız. Suçluyu görüp de ihbar etmemek de suç sayılır değil mi?

Sayın Hamza Ersan SANER, hangi uçak şirketinin hangi temsilcisi perde gerisinde bazı tezgahlar çeviriyor bunu da açıklamak size düşer. Ama yok ben yapmam derseniz biz bunu seve seve yaparız…

Sayın Emrullah TUNALI, Ercan’ın makyajı hiç de fena olmamış da yarım günlük oto park ücretinin 20 TL olması da biraz abartılı oldu. Biraz damping yapmakta yarar var…

Sayın Özay ÖYKÜN, sahte evrak olayı hem hayal kırıklığı hem de büyük bir üzüntü yaratmış diyorlar. Son birkaç gündür yemeden içmeden kesildiğiniz ve size yakın kişilerin böyle işlere bulaşmasının yasını tutuyormuşsunuz.

Sayın Kadri FELLAHOĞLU, belediyeden durdurulacak bazı çalınlar parti içinde minik bir kriz yaşanmasına neden olmuş. Yakında bazı kurmaylardan çok ciddi bir mektup alacağınız söyleniyor. Biz de merak ettik doğrusu…

Sayın Ahmet KAPTAN, 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle SMS kanalıyla kutlama gönderen tek sendika başkanı olmuşsunuz ve özellikle üyelerinizden büyük beğeni toplamışsınız. Bu işin siyasetini iyi biliyorsunuz değil mi?

Sayın Dilek ÇETEREİSİ, yıllar önce adadığınız bir kurbanı bugün yarın keseceğinizi öğrendik. Hayırdır sizi bu kadar sevgiden çılgına çeviren olay neydi? Yoksa ara sıra kan akıtmak iyidir mi diyorsunuz?

Sayın Mustafa KAYMAKAMZADE
, 65 yaş yasası Meclis’ten geçmeyince hiç de ummadığınız bir emeklilik yaşadığınız söyleniyor. Daha ne istiyorsunuz işte, bunu tadını çıkarın ve balık malzemelerinin siparişini şimdiden verin.

Sayın Özdemir TOKEL, kurultay geçti geçeli tek bir köşe yazısı bile yazmayıp kabuğunuza çekilmişsiniz. Okuyucularınız keskin yazıların niçin devam etmediğini soruyor, bizden iletmesi…

Sayın Taner DERVİŞ, öyle bir mesaj gönderdiniz ki defalarca okuduğum halde hiçbir şey anlayamadım. Lütfen daha anlaşılır bir şekilde bir kez daha gönderiniz biz de buradan yayınlayalım…

Sayın Zekai ALTAN, Büyükkonuk Eko Gün etkinliği için yemeden içmeden kesilip günün 24 saati çalıştığınızı öğrendik. Ha keşke yılan hikayesine dönen OTEM açılsaydı da sizin gibi birkaç turizmci daha yetişseydi. Elinize emeğinize sağlık…

Sayın İrfan Tansel DEMİR, ülkenin Orman Dairesi müdürü olarak nasıl olur da Boğaz piknik alanındaki ağaçlara çivi çakılmasına razı olursunuz anlamak mümkün değil. Makamınıza hiç de yakışmayan durum ortaya çıktı…

Sayın Ali Çetin AMCAOĞLU, Cypruvex’in bir bankaya olan borcundan dolayı hesaplarının dondurulduğu iddia ediliyor. Haberiniz var mı yoksa son duyan kişi siz mi olacaksınız?

Sayın Yunus RAHMİOĞLU
, vatandaş 1 Mayıs’ı piknik alanlarında geçirirken siz yine mangalı teknede yakmayı tercih etmişsiniz. Bu arada güneş yağı kullanmayı ihmal etmemekte yarar var değil mi?

Sayın Mustafa YEKTAOĞLU, sorumluluk bilincinin kalmadığı bir mecliste başkan yardımcısı olmak acaba nasıl bir duygu? Hadi bir ilki gerçekleştirin ve makam aracını Hasan beye teslim edip, kamuoyunun gönlünü kazanın. Var mısınız?

Sayın Kemal ALTUNCUOĞLU, geçen sefer esnaf kredilerinde epey ecel terleri döktünüz ve başarısız oldunuz umarız bu kez şeytanın bacağını kırarsınız. Çok sayıda üyeniz geçen yılı unutmadı, bilesiniz…


GÜNÜN FOTOĞRAFI


Günün Fıkrası

Prezervatif


Temel bir gün doktorunu acilen çağırır:
- Doktor bey çabuk yetiş bizim velet bizim brezervatufu yuttu çabuk gel de çıkar.
Doktor tam eşyalarını toplamış kapıdan çıkarken bir telefon daha arayan gene Temelmiş. Temel bu sefer şunları diyormuş:
- Doktor gelmene gerek kalmadı yenisini bulduk.