Yeni yılın bu ilk haftasında sağlık konusu üzerinde durmak istedim. Umarım tüm insanlar hiçbir sorun yaşamadan yeni yıla girmişlerdir. Malum yılbaşı arifesinde fazla yemeler veya fazla alınan alkolün yarattığı sıkıtılar olur. Sağlık hepimiz için olmazsa olmazdır.
Yeme içmemiz yanında giyimimize de dikkat etmediğimiz takdirde istemeden hasta olmak var. İnsan erken yaşlarda buna fazla önem vermez. Oysa her zaman kendimize iyi bakmalıyız. İnsanın yaşı ilerleyince her şeyin başının sağlık olduğunu daha iyi anlıyor.
Sağlık yoksa, paranız pulunuz olmuş neye yarar. Ne kendinize ne de size ihtiyaç duyan eşinize, çocuğunuza, ailenize ve de çevrenize bir faydanız olamaz.
Ülkemizde gerek devlet hastaneleri gerek özel hastaneler ve de özel doktorlar var. Herhangi bir sağlık sorunu için gidilebilecek yerler geniş. Ama ne yazık ki bazı hastalık belirtileri karşısında duyarsız olunuyor.
Devamlı başı ağrıyor, kahve içmediğinden olduğunu düşünür, göğsü ağrıyor, adalesi tutuldu zannediyor. Oysa hemen en yakın hastaneye veya doktora başvurmakla bir şey kaybetmeyiz.
Geçen gün bir akrabam eve ziyarete geldi. Köylümüz birinin damadının genç yaşta vefat ettiğini söyledi. Duymamıştım. Bir de ‘hiçbir şeyi yoktu’ dedi. Damarı patlamış ve de öldü. Oysa bir süredir başı ağrımakta imiş.
Baş ağrısı, tansiyondan olur, göz bozukluğundan olur. Özel doktora gidilemiyorsa en yakın devlet hastanesinin ilk yardımına gitmek mümkün.
İnsanlar doktora gitmeden kendi kendilerine yorumlarla iyileşmezler. Ayrıca sağlığımızdan tasarruf da söz konusu olmamalı. Çünkü doktora gidilmemesi veya geç gidilmesi olumsuzluğu artırmaktadır.
Önerim sıkıntılı bir durumda hemen devlet hastanelerinden birinin ilk yardımına başvurmaktır.
Rahmetli babam kalp rahatsızı idi. Kendini iyi hissetmeyince, kardeşim onu devamlı bakındığı doktoruna götürdü. Kriz geçirmekte idi ancak doktor bunu fark edip anında müdahale edemedi ve önünde öldü.
Oysa ilk yardıma gitse, serum, oksijen verme ve de damar açıcı iğne müdahalesi ile hayatta olabilirdi.
Doktora gitmekte tereddüt edilmemeli. Eskiye göre hem doktorlar daha dikkatli hem de bu alandaki teknoloji bayağı ilerlemiştir. Teşhis ve tedai olanakları artmıştır.
Rahmetli annem bel fıtığı ve kaymasından ötürü Ankara’da ameliyat olduğunda kalçasından kemik alarak beline konmuştu. İyileşip ayağa kalkması için iki ay yatması gerekti.
Oysa ben geçen yıl bel ameliyatı geçirdim. Belime konan vidalardan sonra bir hafta sonra evde ve de yürüyebilmekte idim.
Ülkemizdeki sağlık imkan ve olanakları bayağı gelişmiştir. Bir ifade ile ‘elini uzatsan bir doktora değersin’. Bu imkanlar varken insanlarımızın özellikle gençlerin ölmeleri hoş değil.
Sağlık dolu gün dileklerimle.