Dipkarpaz Milli Parkı, Caretta caretta Chelonia mydas türü deniz kaplumbağalarının üreme alanı olan Altın Kum Plajı, Apostolos Andreas Manastırı, Zafer Burnu ile akıllara gelir.

Bir de Karpaz Eşekleri…

Yılka atlarının ‘’eşek’’ versiyonu…

Özgür(!) ama aç, suzuz, sahipsiz, bakımsız…

Şiddete uğrayan…

Ve en nihayetinde kulakları da kesildi!

Sözüm ona Dipkarpaz Milli Parkı’nın, ‘’dünyaca ünlü’’ Karpaz Eşeği o!

Zavallı hayvancık!

Dünyanın hangi milli park, bu kadar amaçsız, tanıtımsız, sahipsiz, ıssız, anlamsız?

Dünyadaki hangi milli parkın gerçek sahipleri bu kadar umarsız bir şekilde, kah ölüme terk ediliyor, kah işkencelere maruz bırakılıyor?

Her zaman bir soru kurcalar zihnimi: ‘’Dipkarpaz’daki Milli Park, gerçek anlamda bir ‘’Milli Park’’ olarak mı tasarlandı? Yoksa, Kıbrıs Adası’nın stratejik bölgesinin gelecekteki gerçek kullanım amacını kamufle eden bir uygulama mı?’’

Bunu ben sormuyorum aslında, yukarıdaki eşeğin kesilmiş kulakları soruyor!

Karpaz Yarımadası’na biraz da farklı açılardan yaklaşacak olursak:

  • Karpaz Yarımadası’nın, Doğu Akdeniz havzasındaki stratejik önemi malumdur.

  • Karpaz Yarımadası, bölgesel politikalarda, Ortadoğu’ya yönelmiş bir ‘’ok’’ gibidir.

  • Karpaz Yarımadası, Doğu Akdeniz’de konuşlandırılmış ve hali hazırda sayıları 57 dolaylarında olan savaş gemilerinin hepsine birden en yakın bölge konumundadır.

  • Karpaz Yarımadası, Kıbrıs’ın kuzeyinde, Kıbrıslı Rum nüfusunun en yoğun bulunduğu yerdir.

  • Karpaz Yarımadası’ndaki yeraltı sularının zenginliği bilinir ama pek de dile getirilmez.

  • Karpaz Yarımadası’nın, Doğu Akdeniz’deki doğal gaz yatakları tarafından çevrelenmiş olduğu inkar edilemez bir gerçektir.

  • Avukat Barış Mamalı, 2012 yılında: "İsrail, Yahudi işadamları ve KKTC'li avukatlarla kurduğu işbirliği sayesinde KKTC'de toprak alıyor. 6 meslektaşım bu işin içinde. Hatta bir avukatın 30 şirketi var. Bu avukatın üzerinden çok sayıda arazi satışı gerçekleşmiş." şeklinde bir beyanda bulunmuştu.  Karpaz bölgesi de bu bağlamda en çok rağbet gören yerlerin başında gelmekte idi. Hala da öyle…

  • Prof. Dr. ATA ATUN, 11 Kasım 2014 tarihli “Rumların Aklındaki Harita” başlıklı yazısında, bu aşağıdaki haritayı yayınlamıştı:

Bir tarafta Karpaz Yarımadası,

Bir tarafta ‘’Dipkarpaz Milli Parkı’’,

Bir tarafta ise, sanki ‘’derin stratejiye’’ kurban edilen Karpaz Eşeği…

Ve en nihayetinde kulakları da kesildi!

Zavallı eşeğin kesik kulakları, Dipkarpaz bölgesindeki, sanki KKTC’yi aşan gizli bir politikayı ya da KKTC hükümet(ler)inin Dipkarpaz ile ilgili ‘’milli’’ bir siyasetinin olmayışını haykırıyor gibi…

Dipkarpaz Milli Parkı’ndaki eşek sahipsiz…

Derin stratejiye kurban giden kulakları artık yok!

Peki ya KKTC?

Allah korusun!

Dr. H. İlker İpekdal

İletişim: 0542-8529899