Ay Napa’da dayak yiyen 5 Kıbrıslı Türk gencin durumu…
Bu konudaki ilk haberler 5 gencin Elam üyesi Kıbrıslı Rum gençler tarafından dövülmesiydi!
Büyük infialle karşılandı…
Sonra Afrika Gazetesi önceki gün manşetten olayın öyle gelişmediğini yazdı!
Kıbrıslı Türk gençleri suçladı…
Bir barda taşkınlık yarattıklarını, oradan çıkarılınca da güvenlik görevlilerine şişe fırlattıklarını!
Hatta Cumhurbaşkanı Akıncı’yı da bu konuda açıklama yaptığı için eleştirdi…
Sözde gerekli araştırmayı yapmadan böyle bir açıklama yaptığı için!
Bu haberden sonra toplumun kafası karıştı…
İnsanlar ikiye bölündü!
Ama resmi makamlardan ise bir açıklama yapılmadı…
Ülkede tansiyon bir hayli yüksek!
Zaten insanlar birilerini eleştirmek için bahane arıyor…
Konu Kıbrıs konusuyla ilişik olduğu için daha bir önem taşıyor!
Ve beraberindi soru işaretleri tabi ki…
Dayak atanlar Elam üyesi Rum gençleri miydi!
Ya da dayak yiyenler gerçekten barda taşkınlık mı yaratmışlardı…
Kıbrıslı Türk gençlerinin orada yaptığı taşkınlıkların dozu ne olursa olsun bunun bedeli ölesiye dayak atılmak mıdır?
Bu ne büyük hırs ki araçlarını da hurdaya çevirmişler!
Ama topluma enjekte edilmeye çalışılan mekanın güvenlik görevlilerinin taşkınlık yapan gençleri gayet kibarlıkla mekandan dışarıya çıkarıldıkları…
Ne kadar doğru bu yazılanlar!
Dün iş adamı Meriç Erülkü’nün paylaşımı vardı sosyal medyada…
Dayak yiyen gençlerden birisinin babası ile görüşmüş, olan biteni de yayınlamış sayfasında!
Bakın ne diyor o açıklamada;
Güneyde faşistlerin saldırısına uğrayan ve gazetelerden birinde barda kavga ettiler diye haber çıkan çocuklardan birinin babası ile konuştum. "Çocuklar suçludur" diye sosyal medyada yazı yazan arkadaşlar, bunu iyi okuyun ve yapabilirseniz de utanın, hatta o insanlardan özür dileyin:
1. Çocuklar 5 kişiymiş, Ayia Napa'da eğlenmişler. Bardan çıktıktan sonra (barda olay, bardan atılma falan yok) Mc Donalds'da yemek yemişler.
2. Yemekten sonra arabaya binip geri dönerken önde dörtlülerini yakmış arabaya bakmak için yavaşladıklarında (bu araç da muhtemelen komplonun parçasıydı) arkadan gelen pickup araç onlara çarpmaya başlamış. Birkaç defa çarptıktan sonra çocukların arabası kaldırıma çarpıp lastikleri patlamış. Arkadan gelen pickup onlara çarpmaya devam etmiş. Çocukların arabası hareket edemeyecek hale geldiğinde durmuşlar.
2 çocuk sağa, 2 çocuk sola doğru tarlalardan kaçmaya başlamış. Şoför olan, airbag açıldığından dolayı arabadan çıkamamış ve saldırganlar onu dövmüş. Sonrasında da arabaya sopalarla vurup darmadağın edip gitmişler.
3. Kaçan çocukların 2 tanesi askeri bölgeden geçerek kuzeye sığınmışlar. Sınırı ihlal ederken de vurulma ihtimali varmış yani...
4. Çocuklar güneyde avukat tutmuşlar. Rum polisi kameralardan çocukların bardan normal şekilde çıktığını ve Mc Donalds'da yemek yediklerini, ardından da saldırının olduğu yola girdiklerini tespit etmiş. Soruşturma devam ediyormuş. İnşallah sonuca ulaşır...”
Son satırlarda da yazıldığı gibi inşallah bu olay çok kısa zamanda sonuca ulaşır…
Çünkü ortada bu olaya ırkçı bir saldırı olarak bakmayan bir kesim ile tamamen ırkçılık olarak değerlendiren bir kesim vardır!
Bu olay sırf bunun için acil olarak çözülmeli, gerçek neyse ortaya çıkarılmalıdır…
Çünkü ortada bir yalan vardır ve bu yalanı söyleyen de deşifre edilmelidir!
Bunda da en büyük görev halen görüşmeleri sürdüren Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’dır…
En azından ona hakem olarak güvenimiz tamdır!
 
“Beğenmeyen gitsin mi!”
 
“Bizimkilere layık görülen maaş yeni başlayana 3500 TL.  En eskiye 6500 TL.
Ama doktor TC den oldu mu 8000 TL. iaşe ibade de hediyesi.
Halbuki kamu hekimleri 8000 TL maaşla tam gün çalışmayı kabul etmişler. Peki bu adaletsizliğin sebebi ne?
Kendi halkına hekimine duyulan siyasi nefret mi? Paravericilere yalakalık mı?
Beğenmeyen çekip gitsin mesajı mı?
Sebep her ne ise bu politika sizin de sonunuzu getirir efendiler.”
 
 (Dr.Erol ŞEHERLİOĞLU)
 
 
 
Sucuoğlu: Sadece 8 bin TL maaş!
 
Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu Türkiye’den getirilen hekimler için açıklama yaptı.
Dün telefonla arayan Sucuoğlu, maaş olarak 8 bin TL aldıklarının doğru olduğunu ama bu maaşa nöbetlerin de dahil olduğunu söyledi.
Doktorların YDÜ lojmanlarında kaldığını da belirten Sucuoğlu Türkiye’den 9 doktorun getirildiğini bunların ikisinin şartları beğenmediği için geri gittiklerini ifade etti.
 
 
 
Karayolları güldürdü!
 
G. Mağusa’da Karayolları Dairesi tarafından yolun ortasına dikilen tabela bölge halkını hem kızdırdı hem de güldürdü.
“Biz temizliyoruz lütfen siz de koruyunuz” yazılı tabelada dairenin böyle bir icraata neden gerek duyduğu anlaşılamadı.
Bölge halkı yol temizliklerinin belediye tarafından yapıldığını ve Karayolları Dairesi’ni buna hiçbir katkı koymadığı ifade edildi…
 
 
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Ahmet KAŞİF, oğlunuz için Koop-Bank’tan 2.5 Milyon TL’lik kredi için epey bastırıyorsunuz ama bu konuda ciddi bir kriz yaşanmaya başlandı. Çok büyük ihtimalle de olmayacak diyorlar haberiniz olsun!
Sayın Mustafa AKINCI, Kıbrıslı Türk gençlerinin Ay Napa’da dövülmesi olayında büyük ihtimalle bir taraf  bilerek bilgi kirliliği yaratıyor. Bunu da tespit etmek size kalıyor! Olayın siyasetten arındırılacak gerçeklerin su yüzüne çıkarılmasını bekliyoruz!
Sayın Kani TANAYDIN, geçenlerde Cypruvex’de müdür odasında bazı kontraktörler tarafından fena halde darp edildiğinizi öğrendik. Şimdi asıl merak edilen konu böyle bir olayın neden gerçekleştiği! Onu da siz açıklamayın bakalım!
Sayın Mehmet HARMANCI, umarız bu kez Cuma günkü su konulu toplantı öncesinde partiniz yetkilileri ile kafa kafaya verir ve arıca çıkaran üyeleri kontrol altına alırsınız! Bu arada Boysan beyi de toplantıya katılmaya razı edin olur mu!
Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, Din İşleri Dairesi Müdürü artık haddinden fazla yorulup yıprandı ve o makamdan alınmayı bekliyor! Bu makam şimdiye kadar hiç bu kadar ayak altına düşmemişti!
Sayın Mustafa ÇOBANOĞLU, göreviniz süresinde mahkeme kararlarını uygulamadığınız için mahkemeye verildiğinizi biliyor muydunuz! Bu arada aynı konuda devler çarpışırken bakalım arada kimler ezilecek!
Sayın Uğur SAYGILI, Cypruvex Yönetim Kurulu Başkanı olarak müdür odasında darp olayı konusunda kamuoyuna bir açıklama yapmayı hala düşünmüyor musunuz! Biraz daha sessiz kalırsanız siz de taşın altında kalabilirsiniz!
Sayın Fikri ATAOĞLU, Girne’deki turizm ofisi sözleşmesini iptal ederek bu tarihi mekanı yeniden bakanlığa kazandırmışsınız, tebrik ederiz. Ama burasının boş bir şekilde kalmasına da kimsenin gönlü razı olmaz. Tam da yaz sezonu çalıştırın artık kafayı!
Sayın Talip ATALAY,  görevde kalmak için yeteri kadar Tayyip beyin adını da kullandınız ama artık nafile! Yerinize isim aranmaya başladı bile, en iyisi valizleri hazırlayın deriz! Emin olun buna en fazla Hrisostomos üzülecek!
Sayın Ali Özmen SAFA, yani öyle manşetler attırıyorsunuz ki bütün müteahhit firmaları zan altında bırakıyorsunuz! Buna ciddi tepki koyanlar var ama işte onların gazeteleri ve televizyonları yok!
Sayın Osman IŞISAL, bölge halkı artık taş ocaklarına karşı belediyenin de devreye girmesini bekliyor. Özellikle de konu sağlık olunca eylemlerin başında sizi görmek istiyorlar! Dikkate alın deriz!
Sayın Cemil KARZAOĞLU, Sosyal Konut Birimi müdürlük koltuğuna oturduğunuza göre artık çok ciddi projelerle kamuoyunun karşısına çıkmanızı bekliyoruz. Üretmesi sizden desteklemesi de bizden!
Sayın Anıl KAYA, bakanlıktaki ilk günlerinizde çalışanlardan geçerli not aldınız. Özellikle mütevazi kişiliğiniz ve kibar davranışlarınızla notunuz şimdilik epey yüksek. Bakalım Serdar beyin enerjisine de yetişebilecek misiniz!
Sayın Erdal ÖZCENK, Güney’e geçmeye artık korkmaya başladığınıza göre yanınıza yakın koruma almak durumunda kalacaksınız demektir. Şaka bir yana her nedense olarlar hep orada oluyor değil mi!
Sayın Osman KORAHAN, tahsisat ödenekleri konusunda umarız denetçilere de bu hak tanınmazsa ağırlığınızı ortaya koyarsınız! Zira kararlar onların çalışmaları sonrasında imza altına alınıyor değil mi!