28 Temmuz genel seçimleri yapıldı…

Kesin sonuçlar da açıklandı.

Kazananlar sevindi kaybedenler üzüldü…

Hepsi bu kadar mı?

Olaya uzaktan baktığınız zaman bu kadar!

Hiçbir sorun yok, pürüz yok, hile yok…

Siz öyle sanın!

Belki bu seçim ve sonuçları size normal gelebilir ama bana göre öyle değil.

Yine birileri koltuğu garanti altına almak ve kaptırmamak için çeşitli tezgahlar yaptı.

Biz de yuttuk!

YSK da yuttu tabi…



Aşağıdaki isimlere dikkat;

Orhan Yılmaz

Ali Kara

Coşkun Ulaşer

Mustafa Ulaşer

Gökhan Aslan

Ömer Çete

Fatma Civan

Nafi Civan

Abdullah Çetin



Derya kuzusu gibi seçmen bunlar;

Ortak özellikleri oylarını Yarköy’de 44 nolu sandıkta kullanmaları.

Size ne kadar normal geldi değil mi, ne var bunda dediğinizi duyar gibiyim!

Ama biz hiç de öyle düşünmüyoruz!

Bir acayiplik var bu işte çünkü…

Acayiplik, bu 9 seçmenin adresinde!

Hepsinin de seçmen kartı Ali Özmen Safa’nın da hem adını taşıyan Safaköy’e gönderildi…

Bütün adreslerde şöyle diyor;

Selvi sokak Safaköy sitesi, İskele!

Maşallah sitede sanki de başka sokak yokmuş gibi…

Bütün seçmenler aynı sokakta toplanmış ne tesadüf değil mi?



Aslında bu yazıyı iş adamı ve medya patronu, 28 Temmuz seçimlerinde de ağırlığını bir partiden koyan hatta bazı eski bakanlara tam destek veren Ali Özmen Safa’ya ithaf etmek isterdik ama, her ne kadar bu seçmenlerin görüldüğü adresler Ali Özmen Safa’ya ait olsa da bu yazının adresi ona değil, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Nevvar Nolan’a, daha sonra da İçişleri Bakanı Gülsün Yücel’e…

Hatta Güsün hanımdan sonra gelecek yeni bakana!



Kimmiş bu isimler acaba?

İlgilerini çeker mi bilmem ama bizim gayet ilgimizi çekti ve işte belgesiyle birlikte yayınlıyoruz.

9 tane derya kuzusu gibi seçmen!

28 Temmuz seçimlerinde Ali beyin Safaköy’ünde oturmadıkları halde oradan seçmen gösterildiler ve muhtemelen başka seçim bölgelerinden buraya taşındılar.

Bu işlemi yapana oy versinler diye!

Koltuğu babadan kalma miras görenlerin yerini sağlamlaştırmak için…



Seçmen taşıma işi elbette ülkemizde bir ilk değil…

Yıllardan beridir yapılıyor, seçmen taşıyanlara yüklü devlet menfaatleri sağlanıyor.

Kimi parti ya da aday menfaati için yapıyor bunu, kimi cebini doldurmak için…

Seçim öncelerinde partiler geziliyor ve ‘benim bilmem kaç seçmenim var’ deyip bunun karşılığı bekleniyor…

Bunlara tevessül eden siyasi partiler ve adaylar var etmeyenler de var tabi!

Buyursun YSK ve İçişleri Bakanlığı, bu isimleri mercek altına alsın…

Kimmiş seçimlerden az bir süre kala seçim bölgesi değiştirip bölgeye seçmen yığanlar?

Ne için yapmışlar, kimin menfaatlerini ön plana çıkarmışlar?



Kusura bakmasınlar ama bir sözüm de seçmene;

Kendini koyun gibi güdülecek bir nesne zanneden ve üç kuruşluk menfaat için siyasilerin kirli oyunlarına alet olanlara?

Ben sizi koyun gibi görüyorum, ya siz kendinizi nasıl hissediyorsunuz?




MESAJ KUTUSU



Sayın İrsen KÜÇÜK, son bombanızı patlatmak için gün saydığınızı öğrendik. Ankara’dan gelen haberlere göre olası koalisyonda dışarıdan bakan olmak istediğinizi iletmişsiniz. Artık sizin için yorum yapmamaya karar verdim, taktir kamuoyunun.


Sayın Mehmet Ali TALAT, bazı okurlar mesaj göndermiş siz hiç tatile çıkmaz mısınız diye soruyorlar. Ülkenin en üst düzeyinde bulunmuş birisi olarak tartışmalara daha az katılmanız öneriliyor.


Sayın Suat GÜNSEL, Lefkoşa dışındaki UBP örgütleri kendilerine seçim öncesi niçin et göndermediniz diye sitem ediyorlar. Hele bir tanesi bizim başımız kel mi diye sormuş. Siz en iyisi bundan sonra 5 ilçede de aday çıkarın ki eşitlik bozulmasın.


Sayın Mustafa MİS, CTP-DP görüşmeleri tam üç gün ve çok çetin geçeceğe benziyor. Süt ve yoğurdun yanında bir kilo da çökelek gönderseniz de börek açsalar diyoruz. Fena mı olur yani?


Sayın Türkay TOKEL, CTP, DP ve UBP ile sıkışıp kalınca sizin de uykularınız kaçmış. Perşembe akşamına kadar en iyisi kısa bir tatile çıkıp kafa dinlemek. Zaman bayka türlü geçmez…


Sayın Hüseyin ÖZTOPRAK, Türkay beyin bakan olma ihtimaline karşı harekete geçtiğiniz ve sizin de dışarıdan bakanlık istediğinizi duyduk. Biraz daha ısrar ederseniz Serdar beyi bunalıma sokacaksınız.

Sayın Yaşar ERSOY, tiyatro severler geçmiş yıllardaki bilet sorununun bu kez yaşanmaması talebinde bulunuyorlar. Oyunları ne kadar çok izleyiciyle buluşturursanız iyi olacak. En azından bir ay boyunca vatandaş nefes almış olacak.



Sayın Aziz GÜRPINAR, geçmiş hükümetin bakanlığının yasal olmayan icraatlarını 38 dosyada topladığınız iyi güzel de bunların neler olduğunu hangi şahısları ilgilendirdiğini de açıklarsanız şeffaflık adına güzel bir şey yapmış olacaksınız.



Sayın Betül ASLAN, 20 yıldır yaptığınız program BRT yönetimi tarafından iptal edilmiş. Bu konuda hayli üzgün olduğunuz söyleniyor. Büyük geçmiş olsun…



Sayın Selda İÇER, çalışanlara biraz daha hoş görülü ve sıcak davranmakta yarar görüyoruz. Son zamanlarda epey kırıcı olmaya başlamışsınız. Agresif olmak size hiç mi hiç yakışmıyor! Eski Selda’yı geri istiyoruz…


Sayın Aydın AKKURT, dede olduktan sonra hayatla ilişkinizi tamamen kestiğiniz yönünde haberler alıyoruz. Allah minik yavruya sağlıklı ve mutlu özür ömürler versin.


Sayın Şerife ÜNVERDİ, yeni bakan 38 dosya ile manşetlere konu olunca epey tedirgin olduğunuz gözlemlenmiş. Şimdi dokunulmazlığınız da yok Allah kolaylıklar versin. Umarız yasa dışı bir kağıda imza atmamışsınızdır.


Sayın Hüseyin MACİT, yeni sezonda futbola sponsör olmak istemeniz ve en fazla parayı bastırmanız diğer kanalları çileden çıkarmış diyorlar. Bir yerlerden piyango mu çıktı acaba? Hayırlı uğurlu olsun.


Sayın Halil ORUN, sahil şeridi projesi her geçen gün kendini daha fazla hissettiriyor da bölge halkı artık sinema da seyretmek istiyor. Kış sezonu gelmeden bu konuyu çözmenizi istiyorlar, bizden iletmesi…


Sayın Mahmut ANAYASA, dükkanın kapısına asmak için korsan bayrağı aradığınızı duyduk. Tam da meclisin karşısında ne alem olur değil mi? Sizin için terziye sipariş verdim birkaç güne kadar elinizde bilin.



Sayın Can SARVAN, şu helikopter işine girdiniz ya artık pilotluk kurslarına katılmak da kaçınılmaz oldu. En azından devlet pilot parasından kurtulmuş olacak. Hadi bakalım kolları sıvayın…



Günün Fotoğrafı




Günün Fıkrası


Gömleğin cebi

Bir işadamı tavernaya girer, bara oturur ve bir duble martini sipariş eder.
İçkisini bitirdikten sonra, gömleğinin cebine bir göz atar,
ardından barmene bir duble martini daha hazırlamasını söyler.
Bunu da bitirince, yine gömleğinin cebine bir göz atar,
sonra barmene donup bir duble daha martini siparişi verir.
Barmen;

'Bakin bayım, size bütün bir gece boyunca martini getirebilirim. Fakat, bardağı her doldurmamı istemenizden önce niçin gömleğinizin cebine baktığınızı söylemek zorundasınız.'deyince adam cevap verir;
'Karımın fotoğrafına bakıyorum.Ne zaman gözüme güzel gözükecek, işte o zaman eve gitme zamanı gelmiş olacak.'