Sevgili okuyucu;
Dün size söz vermiştik, bir ilkokulun çok yakınındaki büfe işletmesinin Bonzai adlı uyuşturucu satan ve kullanan bir şahsa kiralandığı ihbarı aldığımızı ve bununla ilgileneceğimizi…
Öyle de yaptık…
Dün sabahın erken saatlerinden öğlen vaktine kadar bu işle uğraştık, olayın doğruluğunu araştırdık…
Çok üzülerek yazıyorum ki doğru çıktı!
İnanın ki bu ihbarın asılsız çıkmasını çok isterdik ama doğruluk payını öğrenince şaşkınlığımız bir o kadar daha arttı, üzüntümüz de tabi ki…
Dün sabah ilk uğrak yerimiz ilgili ilkokul oldu…
Okulun müdürü birkaç öğretmen arkadaşla toplantı halindeydi kendisinden ricacı olduk toplantısı bitince özel görüşmemiş gerektiğini söyledik.
Sağolsun bizi kısa bir sürede kabul etti ve ilk sorumuzu yönelttik;
“Okulunuzun hemen dibinde yeni açılan büfenin işletmecilerinin, Bonzai kullanma ve satma suçundan sabıkalı olduğunu biliyor muydunuz” diye…
Bu konuda ihbar bir gön önce ona da gitmiş ve Milli Eğitim Bakanlığı’na bir yazı yazmış…
Devlet kurumları arasında yazışmalar malumunuz biraz ağır işler ve zaten bir cevap da alamamış…
Oysa böyle bir yazı alan bakanlık müdürü bütün işini gücünü bırakıp bununla ilgilenmeliydi…
Sonra polis yetkililerine ulaştık ve büfe işletmecilerinin sabıkası konusunda bilgi istedik…
Söz konusu iki işletmecinin birisinin halen uyuşturucu satmaktan hapishanede olduğunu şu an büfeyi işleten kişinin de hem satmaktan hem de içmekten hüküm yediğini öğrendik…
Öğrendiğimize göre bu arkadaşlar bu büfeyi kiralamak için bakanlığa gitmişler ve her kimse anlaşmışlar ve ayda 300 TL kira bedeliyle işe başlamışlar…
Şu korkunç duruma bakar mısınız;
Uyuşturucu satmak ve kullanmak suçundan sabıkalı olanlar bir ilkokula ayda 300  TL ödeyerek okulun hemen sınırındaki büfeyi kiralıyorlar ve burada büfecilik yapıyorlar…
Dünyanın başka neresinde böyle bir kepazelik yaşanabilir ki?
Son olarak durumu Milli Eğitim Bakanı Mustafa Arabacıoğlu’na ilettik…
Hayretler içinde kaldı ve araştırıp en kası zamanda bu işi sonuçlandıracağı sözünü aldık…
Sonuç olarak;
Bu büfe bir ilkokulu toprakları içindedir ve okula ayda 300 TL ödemektedir…
İşletmeciler uyuşturucu sabıkalısıdır…
Devlet nasıl olduysa hiçbir araştırma ve soruşturma yapmadan bu insanların ilkokul sınırları içinde büfecilik yapmasına büyük ihtimalle bilmeyerek izin vermiştir…
Şimdi olayın aslı astarı  belli olduğuna göre gereken birim üzerine düşeni yapmalıdır hem de en kısa zamanda…
Bu arada;
Yazımızda ne ilkokulun ismi ne de müdürünün ismi ayrıca uyuşturucudan sabıkası olanların ismi bilerek deşifre edilmemiştir…
İsimler yetkili birimlere verilmiştir…
Olayın takipçisi olacağımızı da belirtmekte yarar görüyoruz.
 
 
 
Sigara yasağı delik deşik!
 
Bir okurumuz mesaj göndermiş, İçişleri Bakanlığı binasında bulunan Muhaceret Dairesi’nde bazı çalışanların sigara içtiğinden şikayetçi olmuş.
Konuyu geçtiğimiz haftalarda gündeme getirmiş Bakan Teberrüken Uluçay’a mesaj göndermiştik.
Demek ki bu işi ciddiye almamış, zira yasak olmasına rağmen sigara içilmeye devam ediliyormuş.
Ayrıca sigara içilen tek devlet kuruluşu Muhaceret Dairesi değil!
Hemen tüm kurumlarda ne yazık ki sigara içme yasağı delik deşik edilmiş ve yasaları uygulayan yok, denetleyen hiç yok!
Bir kez daha hatırlatalım dedik…
 
 
Yıldızlar kayıyor mu?
 
Lefke Belediye Başkanı dün Detay Gazetesi’ne yaptığı açıklamada ‘istifa edebilirim’ mesajı verdi…
Hem başkanlıktan hem de partisinden!
Gerekçe olarak da hükümetin kendilerine yeterli ilgiyi göstermemesi oldu!
Aziz beyi çok iyi anlıyoruz çünkü eski yönetim öyle kötü bir borçlanma içine girdi ki, borçlar da ilgili bankalarca devlet katkısından kesilince maaş bile ödenemeyecek noktaya kadar gelindi…
Daha da önemlisi CTP’nin yerel seçimlerde sloganı olan ‘Yıldızlı Belediyeler’ projesi de çökme noktasına geldi…
Yıldızlı projeler ortaya konulmadı ama yıldız kaymaları biraz daha başlamak üzere…
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Zeren MUNGAN, Bütçe Dairesi müdürünüz artık çizmeyi fazlasıyla aştı ve müsteşarınızın bile imzaladığı terfileri inada bindirerek imzalamamakta diretiyor. Lütfen gereğini yapın zira bu olay fena halde patlayacak ve bütün eleştiriler de sizi hedef alacak. Bu arada emekliler birimindeki memur arkadaşlara da vatandaşa verdikleri hizmetler dolayı öcgü mesajları var iletirseniz seviniriz…
Sayın Mustafa ARABACIOĞLU, okulların açıldığı ilk günlerde eğitim bakanları biliriz zor günler yaşar ama şu bonzai suçlusu büfe işletmecisi konusunda artık top sizin kucağınızda. Devletin bu ayıbını temizlemek de size kaldı anlayacağınız…Bu arada DP Lekoşa ilçesinde fazlaca görülmeye başlamışsınız hayırdır bu kadar mı çok bunaldınız yani!
Sayın Kutlay ERK, hükümet ortağınız 64 CAS çalışanına rest çekerken siz onlara sahip çıkıp sorunu kısa sürede çözeceğinizi söylediniz. Hatta bu konuda hükümeti bozma pahasına geri adım atmayacağınızı da söylüyormuşsunuz. Durum o kadar vahim desenize!
Sayın Sunat ATUN, sizin 5 aylık oğlan ne zaman büyüdü de kolej okuyacak duruma geldi. Siyasette olunca artık böyle biraz etik dışı biraz da yanlış haberlere maruz kalacaksınız. Gülü seven dikenine katlanır değil mi?
Sayın Ahmet AKBİL, Lefkoşa-Güzelyurt ana yolundaki araziniz üzerine çok yakında bir petrol istasyonu işletmeye başlayacağınızı duyduk. İnsanlar giyim kuşamdan kesiyor ama araçlarından vazgeçemiyor değil mi? Bu devirde en iyi yatırımlardan birisini yapıyorsunuz, hayırlı olsun…
Sayın Aziz KAYA, hükümetin ilgisizliği konusunda ne kadar şikayet etseniz yerden göğe kadar haklısınız. Siz yine de istifa yerine mücadele yöntemini seçin, öğrendiğimize göre devlet yakın bir zamanda bütün belediyelere kaynak aktaracakmış…
Sayın Kemal ALTUNCUOĞLU, hadi yine iyisiniz ve dört ayak üstüne düştünüz. Hükümet çok yakında derneğinize 500 bin TL gibi ciddi bir rakam aktaracak ve özlemle beklediğiniz kredileri dağıtmaya başlayacaksınız. Sonra gelsin aktif siyaset…
Sayın Mustafa AKINCI, yani sizi çok sever sayarız ama bizim ile ilgili bir şey öğrenmek isterseniz bizi direkt olarak aramanızı isteriz. Umarız en kısa zamanda buluşur detaylı olarak dertleşiriz, seçim çalışmalarında başarılar dileriz…
Sayın Ahmet GÜLLE, Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin havlandırma sisteminin kaç yıldır temizlenmediğini biliyor muydunuz acaba? Yılların mikrobunu temizlemek size düştü gibi görülüyor. Kolay gelsin…
Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, en geç pazartesi günü sizin için bomba haberlerim olacak. Artık derin bir nefes alabilir ileriye daha umutla bakabilirsiniz. Ama acele etmeye hiç gerek yok sabretmeniz gerekiyor…
Sayın Hasan ERDURAN, hadi gözünüz aydın devlet yeni bir atış poligonu yapıyor ve avcı arkadaşlar artık yol kenarlarındaki tabelalara değil atış poligonundaki hedeflere fişenk sıkacaklar… Bunun için küçük kutlama bile yapabilirsiniz değil mi?
Sayın Aslan BIÇAKLI, spor camiası Kulüpler Birliği başkanlığınızı ilk günden kutlamaya başladılar. Tek rakibinizin de adaylıktan çekileceği söyleniyor. O zaman şimdiden hayırlı ve uğurlu olsun…
Sayın Okan DONANGİL, 6 yıllık başkanlıktan sonra Basketbol Federasyon’unu zamanında bırakmanız üzücü oldu ama en azından belki bundan siyasiler de kendilerine düşen payı çıkarır ve makamların babalarından miras kalmadığını anlarlar.
Sayın Vatan MEHMET, son birkaç aydır dünyayı ayağa kaldıran IŞİD’i sıkı bir takibe aldığınız gözlemleniyor. Bu merakınız nereden geliyor bilemeyiz ama ofise uzun menzilli bir füze gönderirlerse sakın şaşırmayın. Bu sıralar görüşmeyelim olur mu?
Sayın Hakan YILDIRIM, Kanal T’den ayrılarak Diyalog TV’ye transfer olduğunuzu öğendik. Hayırlara vesile olsun. Ara sıra mekan değişikliğinde yarar vardır değil mi?yeni kanalınızda da başarılı çalışmalarınızın devamını dileriz…
Sayın Soley AKÇABA, Sanayi Dairesi’nin asansörünün bir süredir bozuk olup çalışmadığı yönünde çalışanlardan mesajlar geliyor. Bir el atıp tamir ettirmekte yarar var değil mi?
Sayın Şener LEVENT, bizim sitenin yazarlarını gazetenizde iktibas edebilirsiniz, ancak kaynak göstermek de mesleğin gereklerindendir diye düşünüyoruz. Haksız da değiliz değil mi?
 
GÜNÜN FOTOĞRAFI: 

 
Günün Fıkrası
 
Kongre

Feminist kongresinde Amerikalı kadın söz alır:
"Ben çok iyi bir şirketin genel müdürüyüm, bir gün alışveriş yapmaktan bıktım ve kocama dedim ki; 'Bundan sonra alışverişi sen yapmalısın.' Birinci gün yapmadı, ikinci gün yapmadı, üçüncü gün yaptı..." 
İngiliz kadın kürsüye gelir:
"Ben uluslararası bir şirkette üst düzey yöneticiyim. Bir gün kocama dedim ki; 'Bulaşık işlerine artık sen bakmalısın.' Birinci gün yapmadı, ikinci gün yapmadı, üçüncü gün baktım yaptı..." 
Fadime çıkar kürsüye:
"Ben de bir gün kocama dedim ki, 'Ben bu çamaşır işinden bıktım. Bundan sonra çamaşırları sen yıka.' Birinci gün görmedim, ikinci gün görmedim, üçüncü gün şişlik inmeye, gözüm yavaş yavaş görmeye başladı."