Artık bir şeyin farkına varmalıyız.
Şu an bizi yöneten kişiler siyasal ideolojileri doğrultusunda seçilmiş ve ülke politikalarını ideolojileri doğrultusunda şekillendiren insanlar değildir.
Oysa politika bu nedenle yapılmalı siyasal sistemler doğrultusunda toplumsal çözümler üretilmelidir.
Ama bu bizde böyle değildir. Bizde politika denen şey yeniden seçilebilmek adına yapılan faaliyetlerdir.
Bir gerçeği KKTC vatandaşlarının idrak etmesi gerekir. Seçilenler siyasi rüşvet almayı seçenler ise siyasi rüşvet vermeyi kabul etmiş ve bunu içselleştirmişlerdir. Yani bu artık doğal bir olay olmuş yaşanılması gereken bir durum olarak kabul edilmiştir.
İdealistleri tenzih ederim ama ( ki bu sayı nüfusun yüzde üçünü bile zor oluşturur)tüm yurttaşlar sandığa giderken kim Türkiye’den daha fazla para alır, kim benim kızı işe alır, kim benim oğlana arsa verir, kim bana menfaat sağlar diyerek düşünüp oyunu kullanır.
Ancak iş icraata döküldüğü zaman hemen başlarız feryat figana . Vay elektriğe zam yaptınız. Niye kızıyorsunuz, siz istemediniz mi? CTP ve DP muhalefette olduğu dönem boyunca özelleştirmeye karşı olduklarını söylemediler mi? Şimdi iktidardalar ve kurumu kurtarmaya çalışıyorlar. Ama sizde biliyorsunuz ki bunu yaparken kendi üyelerini çok fazla rahatsız etmemeliler, şu an büyük borçları bulunanlardan tahsilatı nasıl erteleyecekleri konusunda fikir üretmeliler, eğer varsa idari kadrolarda ki kayıpları sendikayı karşılarına almamak için içlerine sindirmeliler, bunların hepsini sen istediğin için yapmak zorundalar. Çünkü senin oyunu tekrar alıp seçilebilmenin bu güne kadar olan yegâne yöntemi bu. Hayır diyen beri gelsin. Bu arada özelleştirmeye karşı bir insan olduğumu da belirtmek isterim.
Eğer elimizi açarak hala birilerinden para istemeyi, istenen bu parayı da kendi çevremize dağıtmayı , zaman bizim zamanımız bugüne kadar onlar yedi şimdi bizimkilerin zamanı demeyi ve hala UBP kurultayı esnasında işe alınan insanların eşitsizce herhangi bir kriter aranmaksızın delege veya delege akrabası olmasının bu iş için yeterli olduğunu düşünüyorsak ve üzülüyorsak , tüm bunları doğru olarak benimsiyorsak,
Hiç kimse kusura bakmasın popülizm yapması için bu insanları siz seçtiniz ve o makamlara oturttunuz. Şikayet etmeye hakkınız yok. Parmağınızın arkasına saklanmaktan vazgeçin elinizle ettiniz, boynunuzla çekeceksiniz.
Umut etmek ne yazık ki bazı yanlışları doğru yapmıyor. Umutlarımızın körelmesine neden olan kirlenmenin kaynağına inmediğiniz sürece ne yazık ki bir şey değişmiyor. Sistemi değişmek zorundasınız, eğer beceremiyorsanız başka birinin gelip değişmesine olanak sağlamalısınız. Bu başkası Avrupa birliği olur, Birleşmiş milletler olur, Türkiye olur. Varın siz verin kararınızı önünüzde koskoca 4 ay var unutmayın!!!!!