KKTC’de bet, gece kulübü, kumarhane kıskacında olan binlerce insan vardır. Bu bağımlılık ve tutku her geçen gün artarak insanımızı esir alıyor; evlilikler yıkılıyor, boşanmalar artıyor, aileler dağılıyor ve ülkemizi yöneten siyasilerden bu konuya yönelik hiçbir adım atılmıyor.
Ülkedeki boşanmaların birçoğu bet ve gece kulüplerine olan bağımlılıktan kaynaklanıyor. Peki bunun bilinmesine rağmen neden tedbirler alınmıyor? Boşanmaların ardından kalan çocukların bazıları çocuk esirgeme kurumlarına verilirken, bazılarına da bakabilecek durumlarda iseler büyük anneleri bakıyor. Çoğu kez aileler çocuklarını da boşamış oluyorlar. Bu çocukların psikolojileri bozuluyor ve bazıları suça eğilim kazanırken, toplumun temel taşları da sarsılmış oluyor.
Avrupa Birliği ülkelerinde bizde olduğu gibi bet oynanmıyor. Açılmaları için gereken şartlar çok daha ağırdır ve bizdeki gibi her köşe başında açılamaz. Güney Kıbrıs’ta bet ve kumar yıllardır yasak olduğu için bazı Rum vatandaşlar bu bağımlılıkları için Kuzey’e geçiyorlardı. Şimdi orada da yine tek tük açılmaya başlandı.
Bizdeki betlerde üç dakikada bir yarış vardır. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar yoğun bir yarış sayısı yoktur. Cebinizdeki beş liradan tutun da beş bine kadarbir anda kaybedebilir veya kazanabilirsiniz. Bağımlılık kaybettikçe, kaybettiklerini geri kazanmak için artıyor ve elinizdekini kaybettikçe de ertesi sabah daha da hırslanarak bet salonuna koşuyorsunuz. Gerekirse sağdan-soldan yalan da söyleyerek borç alıyorsunuz ve darboğazlar daha da daralmaya başlıyor. Halk arasında bunlara köpek ve at mağdurları diye espriler yapılmaya başlandı.
Ülkemizde bet salonu açabilmek devlete için yılda 1 milyon TL ruhsat parası vermeniz gerekir ki, bu da her yıl tazelenmekte. şu anda KKTC’de 6 bet salonunun toplam 87 tane şubesi vardır. Bir bet salonu işletmecisi 1 milyon TL ruhsat parası vererek on şube açabilir. Demek ki toplamda 60 şube olması gerekirken 27 fazla şube vardır ortada. Bunlar da devlete ayrıyeten işletme harcı ödemektedir. Devlet yılda 6-7 milyon TL kazanacak diye binlerce ailenin dağılmasına kendi eliyle sebep olmaktadır. Şimdi burada kim kazanıyor, kim kaybediyor?