Dün Bakanlar Kurulu’nda alınan kararlar, seçim yatırımı olarak yorumlandı.Fakat şu husus gözden kaçırıldı. “Yerel İşgücü İstihdamının Desteklenmesi Tüzüğü çerçevesinde bu kararlar üretildi. BB Özgürgün, 18-35 yaş arası KKTC vatandaşlarını ilk kez istihdam etmeleri ve ücretlerini tüzükte öngörülen oranlarda artırılmış şekilde ödemeleri halinde tüzükte belirtilen sürelerle sınırlı olarak tüm sosyal güvenlik yükümlülüğünün teşvik olarak işverene ödeneceğini belirtti. Bu yeni bir durum olarak görülüp, tepkiler verildi sosyal medyada ancak yeni tüzüğü burada hatırlatmak isterim. Yerel İşgücü İstihdamı’nın desteklenmesi projesi. Bu tüzüğün temel amacı, İhtiyat Sandığı Yasası uyarınca işverenlerden, çalıştırdıkları her yabancı işçi için kesilen %5 oranındaki “Yerli İstihdamına Katkı Primlerinin” yerel işgücü istihdamının geliştirilmesine katkı amacıyla değerlendirilmesini, yönetimini ve yerel işgücünün istihdama katılım oranının artırılması amacıyla kullanılmasını sağlamaktır.

Anladığım kadarıyla Bakanlar Kurulu da buna uygun bir karar üretti. Sadece o değil; hem kamuda istihdam edilecek gençleri, hem işverenleri, küçük esnafı ve yeni mezunlarla birlikte sporcular da bu tüzüğün içinde değerlendirmeye alındı.

Kamuoyunda bazı kesimler bu istihdam kararlarını yeni bir seçim yatırımı olarak eleştirdi.

ÖLEN ‘YABANCI’ OLUNCA…

Cuma akşamı Lefkoşa Yenişehir ışıklarında meydana gelen cinayette –ki bana göre adı kaza olamaz- cinayeti işleyen sürücü Gizem Galioğluları 262 promil alkolün yanı sıra bir de insanı deyim yerindeyse ‘mal’laştıran Zanax kullandığı ortaya çıktı. Alkolle birlikte Zanax alındığında neler olduğunu gördük. Olan bu ülkeye okumak için gelen talihsiz genç Abdul Rahman Murad’a oldu.

Kazanın sürücüsüne gelince; kanunlara göre alacağı ceza herhalde 4 sene falan olur. Hayatının baharında mezara giren gencin ailesinin acısını hiçbir zaman dindirmeyecek bir ceza.. Ben hukukçu değilim ama hatırlarsanız 2014’de Alayköy’de meydana gelen ve üç canın gitmesine neden olan sürücü Çiğdem Altınfincan’ın da cezası takip edebildiğim kadarıyla 6 seneye çıkarıldı. 3 hayata 6 sene. Cezaların takdiri adeta ödül gibi. Birkaç gündür sosyal medyaya bakıyorum son yaşanan kaza gibi cinayet konusunda pek oralı olan yok. Hayat devam ediyor biz işimize bakalım modundayız.

O hayatını kaybeden genç Kıbrıslı olsaydı neler olurdu; bunu düşünmek bile istemiyorum. Ya cinayeti işleyen sürücü yabancı olsaydı? Ortalık yıkılırdı yıkılır!

HAMİTKÖY, ‘MOLOZKÖY’ OLMA YOLUNDA İLERLİYOR

Her sabah yürüyüş yaptığım Hamitköy’ün manzarası bu. İnsan bakmaya kıyamıyor. Ne güzel bir manzara değil mi? Bakınız ve içiniz açılsın. Caydırıcı cezalar yolda diyor Turizm ve Çevre Bakanı Ataoğlu. Buyrun isterseniz buradan başlayın ceza kesmeye. Bu inşaat molozlarını hangi şirketin kamyonu saat kaçta buraya dökerek dere yataklarını tıkıyor? O bölgede yaşayan vatandaşa sorunuz ve gereğini yapınız.

HANİ İNŞAAT ATIKLARI KALDIRILIYORDU?

Haberi duyunca sevinmiştik. Yılın başında Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği, “Kazı, Yıkım ve İnşaatlardan Çıkan Atıkların Yönetimi ve Geri Dönüştürülmesi” sorumluluğunu üstlenerek, uzmanlar ve yetkili makamlarla yürüttüğü çalışmaları ilgili taraflarla paylaşmak ve görüş alış verişinde bulunmak amacıyla bilgilendirme toplantısı düzenlemişti. İnşaat atıklarının kaldırılmasına yönelik bir çalışma görmedim. Fotoğrafları görüyorsunuz. Giderek büyüyen Hamitköy’ü inşaat molozları kapladı. Hafriyatları dönüştürmekle ilgili toplantılar düzenlemekten ileri gidemiyoruz.