Bu olaya iki şekilde de bakılabilir…
KKTC’de devlette çalışacak doktor bulamadıkları için Türkiye Sağlık Bakanlığı ile işbirliğine gidildi ve doktorlar gelmeye başladı bile…
Bardağın dolu tarafından bakmak gerekse;
Hoş gelmişler şeref vermişler!
Başımızın üstlerinde yerleri vardır ve mademki bu konuda eksiklik vardır yapılan doğrudur…
Bakanlık yetkililerini çare ürettikleri için kutlarız!
Maksat burada elbette yılların sorunu olan hekim eksikliğine çare bulmaksa başka da bir alternatif yoktur…
Bardağın boş tarafı da var…
Türkiye’den devlet hastanelerimize doktor gelmeye başlayıp da onlara sağlanan şartlar ortaya çıkınca ister istemez bizim hekimlerden şikayetler de gelmeye başladı!
Diyorlar ki;
“Kendimizi itilmiş ve kakılmış hissettik!”
Gerekçelerinde haklı yönleri çok;
“Bize 3 bin 500 TL maaşı layık görürken, Türkiye’den gelenlere niçin bu kadar bonkör davranıyorlar!”
Burada empati yapmak gerek…
KKTC’de doğup büyümüşsünüz, onca sene okumuş ve ülkenizde hizmet vermeye gelmişsiniz ama ne yazık ki hekim de olsanız maaşınız bu kadar düşük!
Sonra dışarıdan birileri geliyor ve sizi üçe katlıyor…
KKTC’daki hastalar sağlıklı hizmet alsın diye doğru bir icraat olabilir…
8 bin TL de bir doktor kazancı için büyük bir rakam değil!
Dışarıdan geldiler diye lojman olayı da mantıklı olması gereken bir katkı..
Araba ve şoför iddialarının ne kadarı gerçek onu şimdilik kestiremiyorum ama eminim ki bakanlık bu konuda geniş bir açıklama yapıp kamuoyunu bilgilendirecektir!
Gerekliyse de konu ‘halk sağlığı’ olduğu için zaten kimse itiraz edemez…
Sağlık kalite ister, pahalıdır, sosyal devletlerde de en öp planda tutulan hayatı konudur!
Ama çelişkileri de konuşmak gerek…
Dün genç bir hekim arkadaş durumu bana bildirip de epey sitem edince gündeme getirmeyi uygun gördüm…
Elbette bu geçici bir durumdur ama KKTC’de sadece devlette çalışan hekimlerin maaşların mesailerle birlikte 5-6 bin TL olduğu gerçeği de ortada olunca insanın gücüne gitmemesi zaten anormal bir durum olur!
Onun için buradan sormayı kendimize görev addettik…
Bizim doktorlarımızın ilk giriş maaşı ne zaman arttırılacak?
Çalışma şartları ne zaman düzeltilecek!
Zira bu sorunlara önlem alınmazsa yapılan haksızlık demektir ve önümüzdeki süreçte devlet hastanelerinden istifa eden yerli hekim sayısında ciddi bir yoğunluk yaşanacaktır…
Şu anda 3 aylık dönemde karnesi hiç de kötü olmayan Bakan Sucuoğlu ve ekibi umarız olayın vahametini bir an önce anlayıp bizim hekimlerin de durumlarını iyileştirmek için çalışma başlatırlar!
Aksi halde burada devlette çalışacak yerli doktor hiç bulamazlar…
Tabi ki 3-4 saat devlette sonra da kendi kliniklerinde para basan hekimler dışında!
 

Kalite farkı!
 
Yerel yönetim demek öncelikle parti rozetini çekmeceye koyup 4 yıl boyunca herkese hizmet demektir…
KKTC’de başarılı ender belediye başkanı vardır!
Sevgili Cemil Sarıçizmeli sorunlarla boğuşan, maaş ödeyemeyen bir belediyeyi bulunca ilk günleri kabus gibi geçmişti…
Sağolsun eski başkan Beyazıt Adalıer uzun süren başkanlık döneminde başarılı olamamış ve keyfi kararlarla belediyeyi batağa sürüklemişti!
Sarıçizmeli ile bölge insanı kaliteyi ve hizmeti tanıdı…
Daha da önemlisi hizmeti sadece partiliye değil istisnasız herkese götürmeye çalıştı imkanlarınca…
Ve Cittaslow üyeliğinde inat etti, ısrar etti ve kendine inanan ekibi ile bu büyük başarıya imzasını attı…
Ve istenince oluyor dedirtti!
Bu arada Adalıer’in de kulakları çınlasın…
 
 
Makam araçları düğünde!
 
Yaz ile birlikte ada çapında yapılan düğünler bir gerçeği daha göz önüne getirdi…
Bazı bakanların bu düğünlere özel makam araçları ve şoförleri ile birlikte gitmesi!
Resmen arsızlık ve yüzsüzlük!
Düğünler genelde hafta sonları yapıldığı için bakanları o araçları kullanması ne münasebet…
Bir de makam şoförlerine ödenen ek mesailer düşünülünce devletin ensesinde ciddi bir yük!
Hafta da beş-on düğüne gidildiğini düşünün yakıt harcaması başka bir külfet…
Başbakan ve yardımcısı buna mutlak bir çözüm bulmalı!
Ne o araçlar ne de yakıta harcanan para babalarının ceplerinden çıkmıyor…
 
 
Mağusa’yı kıskandım!
 
Uzun ve tartışmalı bir süreçten sonra Türkiye’den gelen su Mağusa’ya ulaştı ardından Güzelyurt’a kavuşacak…
Resmen hayat öpücüğü bu!
Tam da kuraklık ve susuzluktan kırılmak üzere iken biz Lefkoşalıların önünden geçen su Mağusa’ya hayat vermeye gidiyor biz ise burnumuzu çekiyoruz!
11 belediye meclis üyesi böyle istedi diye…
Başkent şimdilik bu kalite ile tanışamayacak!
Elbette kıskanırım ben bu durumu…
Harmancı ve ekibinden bu konuda hareket ve sonrasında da elbette bereket bekliyoruz!
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Faiz SUCUOĞLU, Lefkoşa’ya yeni devlet hastanesi vatandaşları epey memnun etti. Ama dışarıdan gelen doktora 8 bizim yerli doktorlara 3 bin 500 TL maaş biçerseniz o yeni hastanede bir tane yerli bulamayabilirsiniz! Bu konudaki çalışmalarınızın hızlandırılması bekleniyor…
Sayın Talip ATALAY, 15 yaşında kıza tacizce bulunan şahıs konusunda siz başka şeyler söylediniz ama altınızda imza olan atama yazısı ortaya çıkınca durum şimdi çok değişti! Özür dilemenizi beklemiyoruz, aksine hemen bugün istifayı basıp makamı boşaltmanız gerekiyor!
Sayın Serdar DENKTAŞ, halen rüşvetten mahkemesi devam eden bir şube amirinin Şehircilik ve Planlama Dairesi’nin başına getirilmek istenmesi partiniz tabanında da büyük infialle karşılandı. Umarız bu hatayı yapmasınız!
Sayın Osman KORAHAN, tahsisat ödenekleri belli ki bazı muhalifleri fazlasıyla rahatsız etmiş olsa ki konuyu gündemden düşürmek istemiyorlar. Sizin ve denetçilerin bağımsız ve siyasilerden uzak olabilmesi için az bile diyoruz. Bir süre kulaklarınızı tıkayacaksınız artık!
Sayın Gürkan KARA, Muhaceret Dairesi’nin başına şimdilik bir müdür bulunamayınca bu görevi de sizin üstleneceğinizi öğrendik. Bakalım daha bir koltukta kaç tane daha karpuz taşıyacaksanız! Allah güç kuvvet versin…
Sayın Sibel SİBER, iyi de ses çıkarıp sitem ettiniz, aksi halde biraz daha Meclis’in kapısını da siz açacaktınız. Elbette hak eden her çalışanın başka makamlara atanma hakkı var ama bunun da bir etik kuralı olmalı değil mi!
Sayın Çağlayan CESURER, sendikayı daha bırakalı birkaç hafta oldu ama yönetimle ilişkiler sanki de iyi gitmiyor gibi bir hava hakim. Aradaki iletişimi sağlamak için devreye girmeniz bekleniyor, bizden iletmesi!
Sayın Baki AYGÜN, Karadenizliler Derneği olarak çapraz oya karşı ada çapında eylemlere başlayacağınızı duyduk. Acaba diyoruz mevcut yönetim mecliste tek bir tane bile uşak görmek istemiyor mu dersiniz!
Sayın Ersan BERKSEL, başhekimi olduğunuz hastanenin yıllardır ustabaşı görevini sürdüren bir çalışana büyük haksızlık yapılmak üzere olunduğunu ihbar ettiler! Ek mesailerini ilgilendiren konuyu bir kurcalayın deriz!
Sayın Cemal DAĞLIKOCA, yılların kadim dostunu öyle bir kırmışsınız ki bunu nasıl telafi edeceğinizi de artık siz düşünün! Hatasız kul olmaz deyip artık çözüm seçeneklerini de siz ortaya koyacaksınız!
Sayın İsmet AKİM, Kıb-Tek’te bundan böyle yaşanması beklenen olasılıkları özel bir ekiple mercek altına aldığınız söyleniyor! Çok yakında kurumda sürpriz gelişmeler yaşanacağı iddiaları var ama takibi bırakmayın!
Sayın Mete ÖZMERTER, evin yeni hanedanının dünyaya gelmesine artık sayılı günler kalmış. Demek ki siz de Tayyip beyin izinden gidiyorsunuz desenize! Şimdiden hayırlara vesile olsun, umarız gerisi de gelir…
Sayın Kaan TOKAT, bizim bildiğimiz İş Bankası yeşile ve çevreye önen verir ve korur ama görüldüğü üzere siz manzara kapanmasın diye çam ağaçlarını kökünden kestirmişsiniz. Bunu telafi etmek için bakalım kaç yüz tane fidan dikeceksiniz!
Sayın İsmail ARTER, Lefkoşa’dan önce Türkiye’den gelen suya kavuştunuz ya ne kadar sevinseniz azdır. Yakında Lefkoşa’yı terk edip sizin bölgeye yerleşenlerin sayısı artarsa hiç şaşırmayın! Afiyetle kullanın…
Sayın Hasan ARTUNER, uzun bir bekarlık döneminden sonra yeniden dünya evine girdiğinizi memnuniyetle öğrendik. Mutluluğunuz daim olsun, bir yastıkta kocayın inşallah. Allah utandırmasın artık…